Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/101 E. 2022/422 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/101 Esas
KARAR NO : 2022/422

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2022
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ———- kendisinin —-olduğu —– numaralı —– —– bedelle satın aldığını, satın alınan işbu —– — sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalattırıldığını, poliçe kapsamında, fatura tarihi itibari ile ilk 1 yıl süre ile sınırlı olmak üzere kapsam dahilindeki ürünün; ani ve beklenmedik bir olay neticesinde kazaen zarara uğramasından kaynaklanan ve —– Sigortası Genel Şartları kapsamında yer alan hasarları ile teminatın kapsamının belirlendiğini, müvekkilinin yolda yürümekte iken yoldan geçen bir şahsın kendisine çarpması neticesinde—— müvekkilin elinden düşmesi ——- müvekkilin hatası dışında hasara uğradığını, Sigorta şirketine yapılan müracatın olumsuz sonuçlandığını, yapılan —– görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını beyanla; — kapsamında müvekkilin zararının tazmin edilmesi amacıyla öncelikle — aynı marka,—- aynı değerde ——— değiştirilmesini, mümkün olmaması halinde ——— değerinin müvekkile ödenmesini, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı— vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın davacısı bulunan——— satın almış olduğu ——— —–, hasarlanmış olduğu ve buna ilişkin zararının karşılanmamış olduğu iddiası ile —— başvuruda bulunduğunu, —— Heyeti tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde ise, müvekkil şirket tarafından davacının zararının sözleşme şartları kapsamında karşılandığı ve davacının taleplerinin, dayanak sözleşme/—- kapsamında reddinin gerektiği şeklinde, karar verildiğini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, —– tüketici uyuşmazlığı söz konusu olup davanın görev bakımından reddi gerektiğini, davacı————olaya ilişkin zararı tam ve eksiksiz olarak sözleşme şartları ve teminatı kapsamında karşılandığını, davaya —— alındığını, ——poliçesi ile ——-olduğunu, ——– kapsamında ürünün onarımının ——-olmaması durumunda, ürünün fatura üzerindeki tüketici alış fiyatı üzerinden %40 kesinti uygulanarak kalan tutar kadar hediye çeki verilecektir şeklinde bir madde yer aldığını,— belirlenecek hediye çeki, satış konusu ürünün marka ve—– ürünlerin satış——-olduğunu, “——– maddesinde, açıkça ——–onarılamaması halinde ürünün fatura üzerindeki tüketici alış fiyatı üzerinden %40 kesinti uygulayarak kalan tutarın ödeneceği açıkça belirtildiğini, somut olayda, davacı — hasar ihbarının olduğunu, işbu hasar ihbarına ilişkin olarak, —. nezdinde ivedilikle hasar dosyası oluşturulduğunu, hasar kaydı ile tüketiciyi mağdur etmeyecek şekilde sonuçlandırıldığını, hasar dosyasının, onarımın ekonomik olmaması nedeniyle başvuru muafiyetli çek ile sonuçlandırıldığını ve bu kapsamda, Keyifli —————– tanımlanarak, hasar dosyası sonuçlandırıldığını, Davaya konu sözleşme şartları incelendiğinde –. tamamen kendi takdirine bağlı olarak ürünün onarılması yerine ürünün fatura üzerindeki tüketici alış fiyatı üzerinden %40 kesinti uygulayarak kalan tutarı ödeme hakkına da sahip olduğunun, taraflarca kabul edildiğini, davacı — somut olaya ilişkin tüm zararı — tarafından tam ve eksiksiz olarak, sözleşme şartları kapsamında karşılandığını beyanla; Davanın reddine karar verilmesini, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı — özetle; Davalının zararı ——dayanak zararı — teminat kapsamı uyarınca tam ve eksiksiz olarak karşılanmış olduğundan, işbu haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiğini,— Sözleşmesi’nin “– başlığı altında somut olaya ilişkin olarak; —- ile sınırlı olmak üzere kapsam dahilindeki ürünün; Ani ve beklenmedik bir olay neticesinde kazaen zarara uğramasından kaynaklanan — Sigortası Genel Şartları kapsamında yer alan hasarları, kapsamaktadır.” şeklinde teminat kapsamını açıklayan düzenleme mevcut olduğunu, ürünün tamamen hasarlanması durumunda, ürünün fatura üzerindeki tüketici alış fiyatı üzerinden %40 kesinti uygulanarak kalan tutar—- verildiğini, “– maddesinde, açıkça cihazın onarılamaması halinde ürünün fatura üzerindeki tüketici alış fiyatı üzerinden % 40 kesinti uygulayarak kalan tutarın ödeneceğinin açıkça belirtildiğini, müvekkil Şirketin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirerek davacının mağduriyetini giderdiğini ve üründen yararlanabilmesini sağlandığını, davacının haksız kazanç sağlamaya çalıştığı oldukça açık olup davanın reddi gerektiğini, işbu davanın kabul edilmesi halinde açıkça davacının sebepsiz zenginleşmesine neden olunacağının açık olduğunu beyanla; Davanın Reddine, ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Sigorta poliçesi kapsamında satın alınan —meydana gelen hasarın tazmini için açılan alacak davasıdır.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca TTK’da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nın 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6335 Sayılı yasanın 2. maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesinin— değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür. 6100 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun Görevin Belirlenmesi ve Niteliği başlıklı 1. maddesi gereğince görev kamu düzenindendir. Yine HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca görev, dava şartlarından olup, HMK.’nın 115/1 maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un Amaç başlıklı 1. maddesinde aynen “Bu Kanunun amacı; —- uygun olarak—— koruyucu, zararlarını tazmin edici, —- korunmasını sağlayıcı, ————önlemleri almak, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.” hükmü bulunmaktadır. Yine aynı Kanunun 2. maddesi düzenlemesinde, “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmü bulunmaktadır.
6502 Sayılı yasanın 3. maddesinde yapılan tanımlamalar uyarınca, d)Hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan ya da yapılması taahhüt edilen mal sağlama dışındaki her türlü tüketici işleminin konusunu, ı) Sağlayıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, k) Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, l) Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler—- bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı yasanın 73. Maddesinde ise, Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” hükmü düzenlenmiştir. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı anılan yasal düzenlemeler ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı —— almış olduğu —-oluşan zararının tazminini isteyen tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki işlemin de tüketici işlemi niteliğinde olduğu, — tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun” kapsamında şirketler ile tüketiciler arasındaki taşıma sözleşmesinden kaynaklanan her türlü ilişkinin anılan kanun kapsamına alındığı, davanın yeni tüketici kanunun yürürlük tarihinden sonra açıldığı, davacının—- cevabına göre —defter tuttuğu dolayısıyla tacir sayılamayacağı, konusunu oluşturan temel ilişkinin niteliği gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı, Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu görev hususunun HMK 1. maddesi kapsamında kamu düzenini ilgilendirdiği, HMK 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olduğu ve HMK m.115/2 gereğince gereğince; mahkemece, resen ve davanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiğinden açılan davada Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu da göz önünde bulundurularak mahkememizin görevsizliğine ve dosyanın yetkili ve görevli–Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli–Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı