Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/96 E. 2022/150 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/96 Esas
KARAR NO : 2022/150

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 03/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan —- uyarınca davalının edimini yerine getirmediğini, anlaşma uyarınca davalı tarafa verilen çekin iadesinin talep edildiğini, davalı tarafın davacıya çeki kullandığını, ancak çeki verdiği kişiden iade alarak davacı tarafa vereceğini söylediğini, çekin davacı tarafa iade etmediği gibi davaya konu çek ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını bildirdiğinden bahisle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; bedelsizlik definin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, davacı şirket tarafından çekin müvekkilinden önceki cirantaya hukuki ilişki nedeniyle verildiğinin kabul edildiğini, müvekkilinden önceki cirantalar ile keşideci arasındaki bedelsizlik iddialarının müvekkilini etkilemeyeceğini bildirdiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket,—-dosyasına dayanak teşkil eden— —— çeki, şirket yetkisili sıfatıyla 2 nolu davacıya keşide ederek—işlerinde şirkete — ve buna göre aracılık ücreti alan … emrine tanzim ettiğini, aracı …, davalı ..— yaptığı ve —davacı müvekkiline—– ettiği bu anlaşma için sözkonusu çeki verdiğini, aslında çekin ödeme günü — olduğunu, bu tarihin sonradan — yapıldığını, davalı malı teslim etmediği için müvekkili şirketin de çeki ödemediğini, hatta bankaya da talimat verdiğini, bunun üzerine davalı taahhüt ettiği —-sonu itibariyle getireceğini bu konuda bir kusuru olmadığını, kendisinin de henüz teslim alamadığını beyan ederek— olduğunu, bunun üzerine davaya konu çekin tarihi —revize edildiğini, ancak davalı yine edimini yerine getirmediğini, müvekkili şirketin de akdi feshettiğini artık kendisinden alım yapmayacaklarını belirterek çekin iadesini istediğini, davalı .— çeki kullandığını, ancak o kişiyi tanıdığı için çeki alıp getireceğini beyan ettiğini, ancak çeki getirmediği gibi davalının kendi alacaklısı olan takip alacaklısına çekin bedelsiz kaldığı ve iade edilmesi gerektiği açıklandığı halde haksız ve kötü niyetli olarak — davacı ve şirket yetkilisi —davacı hakkında — sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, her iki tarafın ticari defter ve kayıtları incelendiğinde sözkonusu çekin karşılığında davalı tarafından teslim edilen herhangi bir mal olmadığı, fatura veya sevk irsaliyesi olmadığının görüleceğini beyan etmiş, —- dayanak teşkil eden ——- çekten dolayı davalılara davacı müvekkillerin ayrı ayrı hiç bir borçlarının olmadığının tesbitini ve talebin kabulünü,—- sayılı—- davanın birleştirilmesini, bedelsiz kalan —niyetli davalıdan istirdadına, takibin iptalini, icranın durdurulması talebinin kabulünü, % 20 den az olmamak üzere haksız takipten dolayı müvekkili davacılar lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini maddi ve manevi tazminat haklarını saklı tutmak suretiyle davanın kabulünü, yargılama giderleri ile —- davalı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davalıları davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık takibe ve davaya konu çekin gerçek bir borç alacak senedi olmadığı bedelsizliği iddiasına dayalı menfi tespit ve devamında istirdat istemine ilişkindir.
Dava, çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkin olup, “hamilin, borçlunun borçlu olmadığını bile bile senedi kötüniyetle iktisap ettiği —- dayanılarak keşideci tarafından hamil ….—- lehdardan sonraki ilk ciranta olan ——- aleyhine açılmıştır. Davacı şirket, aracı olduğunu iddia ettiği dava dışı ..—- lehdar olarak yer aldığı davaya konu çeki keşide etmiş olup işbu çekin davalı … —- ciro edildiği, bu davalı ile olan ticari ilişki neticesinde malların teslim edilmediği dolayısıyla çekin bedelsiz kaldığını iddia ederek işbu davayı açmıştır.
Bedelsizlik bir kambiyo senedinin ihdasına neden olan temel alacağın herhangi bir nedenle mevcut olmamasıdır. Bir kambiyo taahhüdünün temel alacağı geçersizse ya da sona ermişse, o kambiyo taahhüdü bedelsiz demektir.Bu durum diğer imzaların geçerliliğini etkilemez. Bedelsizlik iddiası, 6102 sayılı TTK’nun 687. maddesi anlamında bir kişisel defidir. Burada, kambiyo senedinden doğan kambiyo ilişkisi dışındaki nedenlere yani temel borç ilişkisine dayanılmaktadır. Bedelsizlik, bir kişisel defi olduğundan keşideci tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karsı ileri sürülebilir (6102 sayılı TTK, m. 687, 659.I, 825, I). Çünkü, keşidecinin sadece lehtarla arasında bir temel borç ilişkisi vardır. Fakat borçlu, senedi bilerek kendi zararına devraldığını kanıtlamak koşuluyla (6102 sayılı TTK, m. 659.II, 687, 825/II) hamile karşı da bedelsizlik def’ini ileri sürebilir.
Anılan yasa hükmünün uygulanabilmesi için öncelikle keşideci ile lehdar arasındaki bedelsizlik iddiasının kanıtlanması gerekmektedir. Ancak davacı taraf lehdarın aracı olduğunu iddia etmiş bulunmakta dolayısıyla aralarında temel ilişki olmadığı anlaşılmaktadır. Dava keşideci şirket tarafından lehtar aleyhine açılmış bir dava değildir. Davalılardan —-lehtardan sonraki ilk cirantadır, diğer davalı … ise çekin hamilidir. Keşidecinin lehdara borçlu bulunmadığı kanıtlanmadıkça hamilin senedi iktisabında kötüniyetli olduğunu söylemek, yukarıda belirtilen yasa hükmünün konuluş amacıyla bağdaşmaz. Davalı hamilin bononun bedelsizliğini bildiğini ve davacı keşidecinin zararına hareket ettiğini usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerekir. Davacı, davalı hamilin kötüniyetini kanıtlamadıkça, bedelsizlik iddiası ile bu davalıya karşı talepte bulunamaz. Davalı … yönünden davanın bu sebeple reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan diğer davalı …—– ile davacı arasında her ne kadar temel ilişki bulunduğu iddia ve beyan edilmiş ise de bedelsizlik definin yalnızca lehtara karşı ileri sürülebileceği anlaşılmakta olup davalı ..——- çekte lehtar olmadığı, lehtardan sonraki ilk ciranta olduğu anlaşılmakla bedelsizlik defi bu davalıya karşı ileri sürülemeyeceğinden —– yönünden bu sebeple davanın reddine karar verilmiştir.
Öte yandan davalı … vekili her ne kadar kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de; İİK 72/3-4 maddesinde icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, tedbir kararı verilmişse ve davanın alacaklı lehine neticelenmesi halinde alacaklının alacağını geç almaktan dolayı uğradığı zararların giderilmesi için %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedileceği düzenlenmiş olup mahkememizce İİK 72/3 maddesi gereğince verilen bir tedbir kararı bulunmamakta olup davalı alacaklı yönünden İİK 72/4 maddesindeki tazminat koşulları oluşmadığından davalı yanın kötüniyet tazminatı talebinin reddine ilişkin aşağıdaki gibi karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Diğer davacı … yönünden yapılan değerlendirmede ise; —– incelenmesinden —– davacı şirket olduğu, davalı gerçek kişinin şirket adına çeki keşide ettiği anlaşılmakta olup davacı … yönünden açılan davanın davacının keşideci olmaması sebebiyle kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacı her ne kadar tazminat talebinde bulunmuş ise de davalının takipte kötü niyetli olduğunu ispat yükü; davacının (borçlunun) üzerinde olup dosya kapsamında davalının icra takibinde kötüniyetli olduğunu yasal delillerle kanıtlayamamış olup, dosya içeriğinde de kötüniyetin varlığını açıkça ortaya koyacak bir yöne rastlanmamıştır. Bu nedenle de davacı tarafın kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
——. Sayılı ilamı ile mahkememiz dosyasına birleştirme kararı verildiği kararın dosya içerisine fiziki olarak alınmadığı duruşma tutanaklarında birleştirmeye ilişkin bilgi bulunmadığı hakim değişiklikleri nedeniyle bu durumun sehven dikkate alınmadığı birleşen dosyada sehven karar verilmediğinin anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın … —— KABULÜNE,
2—–sayılı dosyasında takibe konulan —– seri numaralı —–bedelli düzenleyeni …, lehtarı …————–icra takibinden dolayı davacı …—– davalılara borcu olmadığının tespitine, takip bu davacı yönünden takibin iptaline, koşulları bulunmadığından davacının kötüniyet tazminatı isteminin reddine
3-Davanın davacı …—— REDDİNE, Şartları oluşmadığından davalı ..——- kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 2.582,11 TL’den dava açılırken yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 2.522,81 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 başvurma harcı, 8,50 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 127,10 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı ..——- verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 152,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı .—– verilmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan —- göre belirlenecek 5.670,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davası reddedilen … yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- uyarınca belirlenecek—-vekalet ücretinin davacı … —- alınarak davalı .—- verilmesine,
10———- ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
11-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.