Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/846 E. 2022/626 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/846 Esas
KARAR NO:2022/626

DAVA :Alacak (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/12/2021
KARAR TARİHİ:29/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; —olduğunu, davalı — yılı başlarında — ile ilgili taşınmaz görüşmeleri için bir araya geldiklerini, görüşmede — parselde kayıtlı net — yüzölçümlü taşınmazı sunduğunu, davalı tarafın işbu taşınmaz ile ilgili olumlu düşündüğünü, davalının ağır hastalığı sebebiyle görüşmelere diğer davalı — ile devam edebileceğinin davalı—- tarafından bildirildiğini, davalı—vefatı üzerine—ile olumlu veya olumsuz görüşme sağlanamadığını ve davalıya ulaşamadığını bildirildiği, davalı tarafa sunmuş olduğu taşınmaz ile ilgili davalı tarafça projeye başlanıldığını şifahi olarak öğrendiğini bildirdiğinden bahisle şimdilik — aracı—hizmetinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı — vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı — vefat ettiğini, dava konusu uyuşmazlığın TBK 520 madde hükmü uyarınca — sözleşmesi hükümlerine göre çözüleceğinden mahkememiz görevine itiraz ettiğini, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının eldeki davayı davalı —- mirasçılarına yöneltmesi gerektiğini, bu hususta davacıya kesin süre verilmesi gerektiğini, eldeki davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava, —- sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır.
Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir.Bir davada birden fazla dava şartının bulunması halinde dava şartlarının hangi sıraya göre değerlendirileceği önem kazanmaktadır.
HMK’nın 114. Maddesinde belirtilen dava şartları, öğretide— ana başlık altında incelenmektedir: 1-Mahkemeye ilişkin dava şartları (mahkemenin görevli olması, yargı yolunun caiz olması vb.); 2-Tarafa ilişkin dava şartları (tarafların taraf ve dava ehliyetinin, dava takip yetkisinin bulunması); 3-Davanın konusuna ilişkin dava şartları (davayı açmakta hukuki yararın bulunması, tasarrufun iptali davasında aciz belgesinin alınmış olması, davanın derdest olmaması Dava şartlarının hangi sırayla inceleneceğine dair kanunda açık bir hüküm bulunmamakla birlikte bu konuda, usul ekonomisi gibi, yargılama hukukuna hakim olan ilkeler yanında, dava şartının niteliğinin de dikkate alınması gerektiği açıktır. Nitekim HMK m.115 f.1’in gerekçesinde, “.Genel dava şartlarının inceleme sırasının ne olacağı hususu ise pozitif bir düzenlemeye elverişli bir nitelik taşımaması sebebiyle, tümüyle doktrin ve yargı uygulamasına bırakılmıştır” denilmek suretiyle, bu konu öğreti ve uygulamaya bırakılmıştır.
Belli bir dava şartının yokluğu halinde diğerlerinin incelenmesine gerek kalmayacak ise ilk önce o dava şartının incelenip karara bağlanması gerekir. Mahkemeye ilişkin dava şartları en önce, tarafa ilişkin dava şartları ikinci sırada, davanın konusuna ilişkin dava şartları ise en son incelenmelidir (
Bu huhuki açıklamaya göre görev mahkemeye ilişkin dava şartı niteliğinde olması nedeniyle, öncelikle göreve ilişkin dava şartının mahkemece değerlendirilerek, mahkemenin görevli olması halinde diğer dava şartının incelenmesi gerekir.
Eldeki davada hukuki yarar dava şartının mevcut olup olmadığı hususu görevli mahkemede değerlendirilmesi gerekeceğinden mahkemeçe öncelikle görev dava şartı hakkında karar verilmesi doğru olup, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkoınusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır. TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.Somut olayda uyuşmazlık TTK 4. maddesinde sayılan sözleşmeler arasında düzenlenmemesine göre mutlak ticari dava niteliği bulunmamaktadır. Bu durumda dava da ticaret mahkemesinin görevli olup olmadığının belirlenebilmesi bakımından davanın nispi ticari yani uyuşmazlığın her iki tarafın ki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığının da tespiti önem arz edecektir.
Davacı şirketin ticaret sicil kaydının —resen terkin edildiği, davacı—tacir olmadığı, davacı tarafından — yılında— hizmeti verildiğinin beyan edildiği, davanın nispi ticari dava niteliği de bulunmadığı anlaşılmakla, davaya bakmakla görevli 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye hukuk mahkemesi olduğundan davanın görev dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren — hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli— Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı asilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren — hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile — Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.