Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/636 E. 2023/347 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/636 Esas
KARAR NO: 2023/347
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/10/2021
KARAR TARİHİ: 25/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; icra dosyasına konu ve bu çekten başka 5 adet çeki müvekkilinin ticari ilişkide olduğu —— cirolamadan beyaz ciro halinde 30/07/2021 tarihinde —– firması ile ticaret yaptığı —– isimli kişiye kargoladığını, sonrasında çeklere ait kargo poşetinin çalındığı bilgisini aldığını, —– tarafından çeklerin zayi olduğuna ilişkin —— sayılı dosyası üzerinden çek iptali davası açıldığını, ek olarak kargo firması şubesi hakkında ihbarda bulunduğunu, davaya konu çeki müvekkilinin cirolayarak —— vermediğini, müvekkili tarafından çek cirolandıktan sonra güneş enerjisi malzemeleri ticareti yaptığı —— verdiğini, müvekkili ile sonraki cirantanın ticari ilişkisinin söz konusu olmadığını bildirdiğinden bahisle müvekkilinin sözde borçlu olduğu davaya konu icra dosyasındaki alacak için davalıya borçlu bulunmadığının tespitini, ciro silsilesinin kopuk olduğunun tespitini, senetteki tahrifatın da baz alınarak takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128. madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davaya konu 20.000 TL bedelli çek nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı, …’in çeki iktisabında kötüniyetli olup olmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında bulunan çek fotokopisinden, —– şubesine ait 28/12/2019 keşide tarihli 20.000 TL bedelli —– seri numaralı çekin keşidecisinin davacı , lehdarının —- çekin arkasında ciro silsilesinde sırayla ——- ciro imzasının bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı keşidecinin çekteki imzasını inkar etmediği, çekin —– ticari ilişki nedeniyle verildiği, —– cirolamadan aras kargo firması ile ticaret yaptığı —– isimli kişiye gönderilirken kargoda kaybolduğunu, lehtar tarafından çek iptali ve imza inkarına dayalı davalar açıldığını ileri sürdüğü anlaşılıyorsa da; TTK 818/1-c maddesi atfıyla, 677. Madde de düzenlenen imzaların bağımsızlığı ilkesi gereğince imzanın sahiplerini bağlayacağı, ciro silsilesindeki davalı ciranta olup, ondan önce ve sonra ciroların bulunduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bulunan soruşturma evraklarından kargoda hırsızlık fiilinden dolayı bilinmeyen kişiler hakkında soruşturma yapıldığı anlaşılıyorsa da; çeki düzenleyerek keşide eden keşidecinin çek bedelinden sorumlu olduğu, çekin kötüniyetli olarak ele geçirildiği ve çekin çalındığını bildiği halde alarak tedavüle konu edildiğinin davacı tarafından ispatlanması gerektiği ancak davacı tarafça dosyaya bu yönde delil sunulmadığı anlaşılmakla Çek borcu sebepten mücerret bir borç olup davacı tarafın hamiline düzenlenen çeki keşide ettiğini kabul etmektedir. Çekteki davacıya atfen atılan imza inkar edilmemiştir, bu durumda sonraki cirantalarla ticari ilişki bulunsun veya bulunmasın davacı çek borçlusu olarak kabul edilmelidir. HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcut olup ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken yatırılan 376,49 TL harçtan karşılanarak bakiye 196,59 TL harcın davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/05/2023