Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/596 E. 2023/470 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/596 Esas
KARAR NO: 2023/470
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/09/2021
KARAR TARİHİ: 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ——- Şti. ile müvekkil şirket arasında ——- müşteri ve ——- hesap numaralı Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalanmıştır, işbu sözleşmeye bağlı olarak davalı borçlu ticarethanesinde elektrik enerjisi tüketiminde bulunduğunu, davalı Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi gereğince üzerine düşen yükümlülükleri gereği gibi ifa etmeyerek taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde enerji tüketim bedellerini ödemediğini, Enerji tüketimine ilişkin ödenmeyen fatura bedelleri, gecikme faizi ile birlikte toplam olarak 72.776,65 TL olduğunu, işbu borcun tahsili amacıyla —— E. sayılı dosyası üzerinden borçlu aleyhine takip başlatıldığını, davalı tarafından tüketim bedeli borcuna ilişkin tebliğ edilen ödeme emrine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, Davalı her ne kadar borcu olmadığını iddia etse de müvekkil şirket nezdinde yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde, belirtilen borç miktarı tahakkuk ettirilmiş olup davalının iddialarının aksine herhangi bir ödeme kaydına rastlanmadığını, Davalı adına olan söz konusu faturalarda eski borç da belirtilmekle tüketim bedellerinin ödenmediğinin sabit olduğunu, Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abonenin, sözleşme iptal edilmediği sürece, elektrik dağıtım şirketine karşı kaçak elektrik kullanımı ve normal kullanım bedelinden dolayı sorumluluğunun devam edeceğini, ——- Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, —— Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır. Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez. İtirazın iptali istemine konu, ——- Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mahkememizce aldırılan 21/12/2021 tarihli bilirkişi raporu ile elektrik dağıtım şirketi olan —— tarafından, davalı aleyhine ——- Esas sayılı dosyası üzerinden 46.309,43 TL asıl alacak olmak üzere toplam 56.381,56 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı ve 56.381,56 TL tutarın tamamının ödendiğine dair ödeme dekontlarının dosyada mevcut olduğu, Ödemelerin ——-yapılmış olmasının, bu alacağın kaçak elektik tüketimiyle ilgili olduğu ve dava konusu tüketim faturalarıyla ilgisi olmadığı anlamına geleceği, Fakat dava dosyasına, Sayaç değiştirme tutanağı ve sayaç muayene raporu sunulmasına rağmen, Kaçak elektrik tutanağı ve bu konu hakkında herhangi bir bilgi/belge sunulmadığı, 56.381,56 TL tutarın——- tarafından dosyaya sunulan yazıda, davalı ——. Şti.’nin en son sicil kaydının 17.11.2019 tarihinden itibaren —— Mah. —— Cad. No:—– —— adresinde yapıldığının, belirtildiği, davacı ——- ile davalı —— Şti. arasında —— Mah. —— Cad. No:—– ——- adresinde kurulu bulunan dava konusu —— nolu tesisatta —— müşteri ve ——- hesap numarası üzerinden imzalandığı iddia edilen Abonelik Sözleşmesi dava dosyasına sunulmadığı, mahkeme tarafından, davalı şirketin dava konusu tesisatta abonelik sözleşmesinin olduğunu ve davalı tarafından bu tesisatta elektrik tüketimi yapıldığına karar verilmesi durumunda, davacı elektrik şirketinin, 63.237,73 TL asıl alacak, 5.662,38 TL işlemiş faiz ve 1.019,23 TL faizin KDV’si olmak üzere, Toplam 69.919,34 TL alacaklı olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce aldırılan 16/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ile dosya kapsamında bulunan 01/04/2021 tarihli 5.003,6 TL- 02/04/2021 tarihli 9.082,80 TL- 10/05/2021 tarihli 5.002,4 TL- 11/05/2021 tarihli 9.082,8 TL- 18/06/2021 tarihli 14.082,8 TL – 12/07/2021 tarihli 14.080,79 TL- Toplamda 56.335,19 TL olan ——- dekont ——- bankalar arası hesaba havale belgelerinin ispata mecbur olduğu, davacı tarafın dilekçesinde belirttiği gibi 4 elektrik faturası alacaklı olduğu asıl alacağın 78.174,80 TL , Gecikme zammı bedelinin 3.708,04 TL , gecikme zammı KDV’sinin 667,43 TL olduğu, —— Esas sayılı dosyasında Asıl Alacak 46.309,43 TL- Gecikme Faizi ve diğer alacak kalemleri 10.072,13 TL- Toplam Alacak 56.381,56 TL olarak hesaplandığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce aldırılan 10/12/2022 tarihli bilirkişi raporu ile ——- tarafından dosyaya sunulan yazıda, davalı —— Şti.’nin en son sicil kaydının 17.11.2019 tarihinden itibaren —— Mah. —— Cad. No:—— —– adresinde yapıldığı, davacı——- ile davalı —— Şti. arasında 12.03.2020 tarihinde —– Mah. —— Cad. No:—— —— adresinde kurulu bulunan —— nolu tesisatta ——- müşteri ve ——- hesap numarası üzerinden Abonelik Sözleşmesi imzalandığı ve bu tarihten aboneliğin iptal edildiği tarihe kadarki tüm tüketim faturalarından sorumlu olacağı, davalı tarafından Tablo-1‘de belirtilen davaya konu faturaları ödediğine dair herhangi bir ödeme belgesi sunulmadığı, davacı elektrik şirketinin, 62.978,36TL asıl alacak, 5.436,68TL işlemiş faiz, 978,60 TL faizin KDV’si ve 1.703,65 TL geçmiş dönem faizi olmak üzere, toplam 71.097,29 TL alacaklı olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Mahkememizce aldırılan 26/03/2023 tarihli bilirkişi ek raporu ile davacı elektrik şirket alacağının, 62.978,36TL asıl alacak, 5.436,68TL işlemiş faiz, 978,60TL faizin KDV’si ve 1.703,65 TL geçmiş dönem faizi olmak üzere, toplam 71.097,29 TL alacaklı olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce ilk alınan kök ve ek raporlara davacının itirazı üzerine yeni bir elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alındığı ikinci raporla ilk raporun uyuşmaması nedeneniyle mevcut raporlar arasında çelişki bulunması nedeniyle çelişkiyi gidermek amacıyla tekrar rapor alındığı ve alınan raporun ve eklerinin 10/12/2022 tarihli rapor ve eki 26/03/2023 tarihli raporlarda çelişkilerin açıklandığı yapılan teknik inceleme ve hesaplama dosya içeriğine ve hadiseye uygun bulunduğundan ayrıca mevcut çelişkinin teknik verilere dayanarak giderdiği görülmekle 10/12/2023 tarihli kök ve 26/03/2023 tarihli ek rapor mahkememizce hükme esas kabul edilmiştir. Bu nedenle davalının sorumlu olduğu miktar itibariyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Alacağın varlığı ve miktarı likit olduğundan mahkemece koşulları oluşan icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
1-Davalının—— Esas sayılı dosyasındaki —— E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile, takibin 62.978,36 TL asıl alacak, 5.436,68TL işlemiş faiz, 968,60 TL KDV,(geçmiş dönem faizi 1.703,65 toplam 71.097,29 TL üzerinden devamına, asıl alacağa % 16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar gecikme zammı, gecikme zammına %18 KDV işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Kabulüne karar verilen asıl alacak miktarı %20 ‘si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 4.856,66 TL’nin dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.242,85 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 3.613,81 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 1.242,85 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.302,15 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.300,00 TL bilirkişi ücreti, 303,10 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.603,10 TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %97,69 oranında olmak üzere 3.519,87 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ ye göre belirlenen 11.375,57 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin haklılık oranı gözetilerek 1.289,51 TL sinin davalıdan, 30,49 TL sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı şirket sahibi İsa Zonturoğlu’ nun yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde—— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/06/2023