Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/280 E. 2023/120 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/280 Esas
KARAR NO: 2023/120
DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/05/2021
KARAR TARİHİ: 01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında eser sözleşmesi ile davalı firma müşterisinin talep ettiği yatın müvekkili şirket tarafından tasarımının yapılması konusunda anlaşıldığını, davalı müvekkiline ulaşarak elinde —– olup olmadığını sorduğunu, müvekkilinin olumlu yanıtı üzerine örnek tasarımı müşterilere sunduğunu, bu aşamadan sonra başlayan ticari ilişkide, davalı taraf projede bir tasarım şirketinin daha olduğunu ve en geç —– hangi şirket ile projeye devam edileceğinin kararlaştırılacağını müvekkiline beyan ettiğini, ilgili tarihte davalı tarafın projeye müvekkili ile devam edileceğine yönelik beyanından sonra taraflar arasında sözleşme akdedildiğini, akdedilen sözleşmeye göre proje —- oluşacağını, tasarımın hangi aşamasının hangi —– tasarlanacağı açık şekilde sözleşmede tanımlandığını, davalı şirket ve dava dışı şirket müşterisi tarafından ekte sunulan ——- yazışmaları ile sabit, —-kapsamına girmeyen düzenlemeler talep edildiğini, müvekkili şirket iyi niyetiyle bu düzenlemeleri yaptığını ve ön ödeme dahi almadan ilgili projeyi %75-80 oranında tamamladığını, sözleşme konusu tasarımdan üç adet üretileceği ve satılan ürün başına ——şeklinde sözleşme akdedilğini, müvekkilinin tasarımları ilerletip davalı tarafça—— çalışması kapsamına giren birtakım işleri de ön ödeme yapılmaksızın tamamladığını, taraflar arasında davalı taraf —— bittiği halde 3 seferde gecikmeli bir şekilde —- ödemelerini tamamladığını, bu süreçte de sürekli olarak müvekkilinden —-kapsamına girmeyen düzenlemeler talep edildiğini, müvekkilinin sözleşmeye bağlılık prensibi çerçevesinde daha ilk ödemesi tamamlanmadan davalı tarafça istenen işlemleri yaptığını ve hızlı şekilde ilerleme kaydettiğini, söz konusu müvekkiline ait tasarımın dava dışı —-isimli şirketin —– hesaplarında paylaşılması ile durum ortaya çıkan durum davalıya bildirildiğini, davalı tarafından incelemenin devam ettiği hususu taraflarına ihtar edildiğini, bu ihtarnameye cevaben yeni bir ihtarname ile müvekkili şirketin alacağı talep edilmişse de, davalı taraf gönderdiği son ihtarname ile müvekkilinin projesinin ayıplı olduğu, imalatı mümkün olmadığı gerekçesiyle sözleşmenin feshedildiğini taraflarına bildirildiğini, davalı taraf müvekkilin kendisiyle paylaştığı tasarımları müvekkilin rızası olmaksızın dava dışı——- gönderdiğini ve dava dışı şirketin müvekkilinin tasarımlarını kullandığı noter kanalıyla tespit edildiğini, müvekkilinin rızası olmaksızın tasarımlarının kullanıldığı davalı ve dava dışı şirket tarafından yürütülen proje neticesinde, tasarımın kullanılmaması gerekmekte olduğunu, davacı taraf —- aşaması bittiğinde alması gereken olan —-çeşitli bahanelerle gecikmesinden sonra 3 seferde alabildiğini, davalı tarafın müvekkilinin projesinden faydalanarak ilgili yatın imalatına devam ettiğinin bilindiğini, ne var ki müvekkilinin tasarımının kullanıldığı proje neticesinde yatların suya inmesi ve tasarımın fiilen kullanılması müvekkili bakımından ciddi bir zarara yol açacağını, müvekkilinin rızası olmaksızın tasarımlarının kullanılması suretiyle devam eden projenin, müvekkiline fikri mülkiyet haklarının ve işbu dava konusu sözleşmede uğradığı zararın ödenmeden sonuçlanması, davalı tarafın müvekkilin tasarımlarından haksız kazanç elde etmesi anlamına geleceğini tüm bu nedenlerle sözleşmeye göre bakiye alacak olan—- ödeme günündeki —tarafından belirlenecek satış kuru üzerinden, davalının fesih tarihi olan 21.10.2020 tarihinden itibaren kamu bankalarınca yabancı paralara işleyecek en yüksek faiz oranı ile beraber davacıya ödenmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her şeyden önce, taraflar arasındaki Sözleşme incelendiğinde görüleceği üzere sözleşme,——- olmak üzere 3 ayrı kısma, ——, aşamaya ayrıldığını, nitekim davacı taraf da dava dilekçesinde buna dair beyanlarda bulunmuş, bu hususu doğruladığını, sözleşme’nin bu şekilde—– aşamalara ayrılmasının sebebi ise hiç şüphesiz Sözleşme konusu işler, aşama aşama İlerletilecek; —– tamamlandıktan sonra denetlenecek, onayın ardından da —- işlemlerine geçileceğini ve —- işlemlerinin de tamamlanıp onaylanmasından sonra bu defa—- işlemlerine geçileceğini, davacı tarafça her ne kadar—– aşamalarına ilişkin işlerin de yapıldığı iddia edilmekteyse de, —-aşaması tamamlanıp onaylanmadan —– aşamasına geçilmesi ve bu işlerin yapılarak teslim edilmesi söz konusu olamayacağını, kaldı ki zaten davacı şirketçe iddia edildiği şekliyle——dahilinde bir iş teslimi de söz konusu olmadığını, davacı tarafın ——- işlerini tamamlayıp müvekkilime teslim ettiğimi, —-işlerinin tamamlanmasından sonra ise, bu işlerin denetim ve onay aşamasında davacı tarafın, dava dilekçesinde de bahsettiği —- tarihli ihtarnameyi keşide etmiş ve işlerin sadece—- aşamasını tamamlayıp teslim etmiş olmasına rağmen işin %80’initamamladığını ve bakiye bedelin ödenmesini gerektiğini iddia ettiğini, davacı’nın bu ihtarnamesine karşılık müvekkilince keşide edilen cevabi ihtarnamede ise, yukarıdaki açıklamalarına ve “sözleşmenin fazlara ayrıldığı” gerçeğine uygun olarak özetle; Davacı’nın sadece —– işlerini tamamlayıp Müvekkilimize teslim ettiği, bu işlerin de henüz denetim ve onay aşamasında olduğu, bu nedenle —–aşamalarını şekillendirecek —— aşamasının kontrol sürecinin beklenmesi ihtar edildiğini, ne var ki davacı taraf, yukarıdaki ihtarnamemize karşı yine eski iddialarını tekrarlar şekilde ——aşamalarına ait işler de dâhil olmak üzere projenin %80 oranında tamamlandığını iddia ettiğini, ardından ise ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde hak edişlerin ödenmemesi halinde sözleşme’nin davacı tarafça feshedildiğinin sayılacağını ihtar ettiğini ve böylece davacı taraf, sözleşmeyi feshettiğini, davacı tarafın bahse konu ihtarnamesi üzerine müvekkilimizce keşide edilen cevabi ihtarnamede ise, bir önceki ihtarnamede belirtilen kontrol aşamasının tamamlandığı, bu denetimler neticesinde davacı tarafça teslim edilen ölçü ve çizimlerin son derece ciddi hatalar barındırdığı gerekçeleriyle birlikte anlatıldığını, davacı tarafın yukarıdaki ihtarnamesi üzerine müvekkilince keşide edilen cevabi ihtarnamede ise, bir önceki ihtarnamede belirtilen kontrol aşamasının tamamlandığını, bu denetimler neticesinde davacı tarafça teslim edilen ölçü ve çizimlerin son derece ciddi hatalar barındırdığı gerekçeleriyle birlikte anlatıldığını işin devamının davacı tarafça gerçekleştirilmesinin bu iş ve şartlar altında mümkün olmadığının bildirildiğini, öte yandan diğer yandan, muhatap şirketçe hazırlanan çizimlerin —– firması tarafından —– sergilendiği yahut bu çizimlerin muhatap şirket’in izni olmaksızın kullanıldığı yönündeki iddiaların da gerçeği yansıtmadığını, davacı şirketçe de gayet iyi bilindiği üzere,—— ilgililerinin talimatı doğrultusunda müvekkilinin, bahse konu ———edilmesi ve gerekli çizimlerin yapılmasına ilişkin olarak hem davacı hem de —– firması ile mutabakat sağlandığını, yine bu doğrultuda, ——ilgilerinin talepleri her iki şirketle de paylaşıldığını, şirketlerin beklentiler doğrultusunda çizim ve plan hazırlamaları istendiğini, bunun dışında davacı şirket’in çizim ve tasarımlarının, —-yahut üçüncü bir firmayla paylaşılması gibi bir durum söz konusu olmadığını, zira her iki şirket kendi tasarımlarını hazırladığını ve bu tasarımları müvekkilimizle paylaştığını, bir başka ifadeyle, ———ilgililerinin beklenti, talep ve istekleri, süreç içerisinde devamlı olarak her iki firmaya da bildirildiğini,——– da bu doğrultuda çizim yapmaları talep edildiğini, dolayısıyla her iki —— birbirine bazı noktalar itibariyle benzemesi son derece olağan olduğunu, ancak bu durum, dizaynların üçüncü kişilerle veya—–ile paylaşıldığı anlamına gelmeyeceğini, tüm bu nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce; ilgili —– davacı ve davalı şirketlerin —- celp edilmiş, —- sayılı dosyası—– üzerinden celp edilerek incelenmiş ve mahkememizce bir gemi inşaat mühendisi, bir mimar ve bir nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden hüküm kurmaya ve denetime elverişli kök ve ek rapor alınarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında akdettikleri Tasarım Hizmetleri Sözleşmesi uyarınca yaptığı yat tasarımının bakiye ücretinin ödenmediği iddiasıyla alacağının tahsilini istemiş, davalı anlaşma konusu tasarımın ——– aşamalarına ait işlerin kendilerine teslim edilmediğini savunmuştur.
Taraflar arasında yat tasarımı yapılmasına ilişkin -tarihsiz- sözleşme yapıldığı, sözleşmenin yazılı olarak yapıldığı, davacının yaptığı iş karşılığında davalı tarafından 28.500,00 Euro ödeme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacının davalıdan bakiye alacağının bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.
—– Sayılı kararı ile ——- sayılı ilamında esasları ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere; eser sözleşmesi iş sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. Eser sözleşmesinde iş sahibinin asli borcu TBK’nın 470. maddesi çerçevesinde meydana getirilen eser karşılığında bir miktar pararın ödenmesi, yüklenicinin borcu ise eseri zamanında ve ayıpsız olarak imal ve teslim etmektir.
Kural olarak, eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlamak yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir.
Tüm dosya kapsamı; yapılan yargılama, toplana ve değerlendirilen tüm deliller, uzman görüşü, ———– sayılı dosyası ve bu dosyada mübrez bilirkişi raporu ve mahkememizce alınan bilirkişi kök ve ek raporları değerlendirildiğinde; taraflar arasında eser sözleşmesi niteliğinde tasarım hizmetleri sözleşmesi imzalandığı, tarafların işbu sözleşmenin ifasını, işin niteliğini de göz önünde tutarak—– böldükleri, davacı tarafın projenin aşamalarına göre iş görme borcunu ifa etmesi ve davalının da bu kısma ilişkin bedel ödeme borcunu ifa etmesini sözleşme ile kararlaştırdıkları, ilk olarak davacı yüklenicinin 30/09/2020 tarihinde projenin toplamda %80’inin tamamlanmış olması ve karşı tarafın sözleşmeye aykırı fiilleri nedeniyle sözleşme ile kararlaştırılan bedelin %80’i olan 47.500 Euro+KDV tutarındaki ödemenin yapılmasına yönelik ihtarda bulunduğu, davalı ise bu ihtarnameye cevaben 02/10/2020 tarihli ihtarnameyle sözleşmenin feshedilmediği, işin fiili olarak durdurulmadığı,—- aşamalarını şekillendirecek — aşamasının ölçü ve çizimlerinin kontrol edilmesinin beklenilmesini, kendilerinin—-aşamasıyla ilgili yapacakları bildirim neticesine göre hareket etmeleri gerektiğini bildirdikleri, bunun üzerine davacı tarafın, 13/10/2020 tarihli ihtarnameyle —— işlerin %80 oranında tamamlandığı, bu tebliğin alınmasından itibarin 7 gün içeresinde hak edişlerin ödenmemesi durumunda sözleşmenin davacı tarafça feshedileceği ihtarında bulunduğu, davalının da 21/10/2020 tarihli ihtarnameyle davacı tarafça teslim edilen ölçü ve çizimlerin son derece ciddi hatalar barındırdığı gerekçeleri ile anlatılarak işin devamının davacı tarafça gerçekleştirilmesinin bu iş ve şartlarda mümkün olmayacağı bildirilmiştir.
Teknik bilirkişi raporuna göre; dava konusu projenin önceden yapılmış denenmiş bir proje olmayıp bu işte hazır bir proje kullanılmadığı, projenin mota mot bir proje olmayıp zaman içinde müşteri ve tersane istekleri doğrultusunda doğup büyüdüğü, seri üretime geçilemediği, davacının — aşamasının onayını almadan—– aşamasına geçerek ileride doğabilecek hatalara ve gecikmeye ve de proje çizimlerinde yenilemeye gidebileceği, davacının iddia ettiği şekilde şekilde—— onay verilmeksizin tasarım projelerinin bu ilk aşamada—— mümkün olmadığı, ayrıca davacı tarafın, dava dışı ——firmasıyla ——paytaşıldığı iddiasına yönelik yapılan incelemede, iki——-arasındaki benzerliğinin normal bir durum olduğu kanaatine ulaşıldığı yönünde görüş bildirildiği, her ne kadar davacı vekili bilirkişi kök ve ek raporunun kendilerince dosyaya sunulan uzman görüşü ve ——– dosyasında yer alan bilirkişi raporu ile çelişkili olduğunu ileri sürmekte ise de; davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulu—– tarihli uzman görüşü projenin içerik kapsamına göre yüzdesinin yaklaşık %75-80 arasında olduğuna ve detayların iç içe olmasından ötürü davacının projenin 3 aşamasını birlikte yürüttüğü yönünde kanaat belirttiği, ancak mahkememizdeki uyuşmazlığın davacının yaptığı iş nedeniyle ücrete hak kazanıp kazanmadığı hususuna ilişkin olduğu, uzman görüşü raporunun tek bilirkişi ile hazırlandığı ve mahkememizdeki uyuşmazlığı tamamen kapsayacak mahiyette olmadığı, bu suretle mahkememizce itibar edilmediği,—— sisteminden celp edilerek incelenen ——- Esas sayılı dosyasında yer alan, soruşturma aşamasında alınan —- tarihli bilirkişi raporunun ise Fikri ve Sınai Haklar Kanunu’nu aykırılık bulunup bulunmadığına yönelik tespitler içerdiği, incelemenin marka patent vekili tarafından yapıldığı ancak teknik bir inceleme içermediği, bu sebeple mahkememiz dosyasında alınan rapor ile çelişkili olduğundan bahsedilemeyeceğine kanaat getirilerek, mahkememizce denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan, mahkememizce alınan bilirkişi kök ve ek heyet raporlarına üstünlük tanınmak suretiyle davalı— aşamasına henüz onay vermeden—— aşamasına geçen davacının sözleşme gereği alacak talebinde bulunamayacağı, davacının iddialarını ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılmakla davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin yatırılan harcın mahsubu ile arta kalan 11.145,3‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-)Davalı kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davalı vekili için tayin olunan 90.948,09 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2023