Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/276 E. 2023/315 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/276 Esas
KARAR NO:2023/315
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/01/2021
KARAR TARİHİ:18/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmamasına rağmen, davalı tarafından müvekkili şirkete —– adet fatura kesildiğini, müvekkili şirketin davalı tarafa herhangi bir ürün siparişi vermediği gibi herhangi bir ürün de teslim almadığını, davalı şirketin kuruluşu ile sözde sipariş tarihlerinin de uyuşmadığını, işbu sözde sipariş ve faturalar sebebi ile müvekkili aleyhine —— tutarlı takip başlatıldığını, müvekkilinin başlatılan takibe sehven itiraz edemediğini, icra baskısı altında bırakılarak ödeme yapmak zorunda kalan müvekkilinin kapak hesabı ile 63.925,00 TL ödeme yaptığını bildirdiğinden bahisle yapılan ödemenin müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında süregelen ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından teslim alınmaktan imtina edilen 10/03/2020 tarihli sipariş ve teklif formu ile davalı şirket tarafından siparişi verilmiş olan 12.080,37 TL bedelli malzemenin mahkeme kanalı ile tevdi yerinin belirlenmesi amacıyla —– sayılı dosyası ile başvuru yapıldığını, başvuru sonucu eldeki davada davacı olan firma adına ——— —- teslimine ilişkin karar verildiğini bunun üzerine sipariş edilen malların yediemine teslim edildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK’nın 72.maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası ve istirdat davasıdır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ile; davacı şirketin — yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara
uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin —– yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ancak—— yılına ait ticari defterleri süresinde kapatmaması nedeni ile ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına olamayacağı, —— yılı ticari defterlerin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre Davalı şirketten 50.749,80 TL alacaklı olduğu, bu alacak bakiyesinin ——– icra dosyasına yapılan ödemeden kaynaklandığı, davalı şirketin ticari defterlerine göre davacı şirkette borçlu/alacaklı olmadığı, yapılan tespitler neticesinde davacı ——– içeriği ürünlerin şirketin eski çalışanı tarafından teslim alındığı, ancak bu teslim formunda tarih olmadığı ve fatura tarihide dikkate alındığında “ VUK’un 231/5. maddesinde faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hüküm altına
alınmıştır.” Ürünlerin teslim alındığı tarihte —- davalı şirket çalışanı olmadığı, ———fatura içeriği ürünün siparişine ilişkin yazılı belge evrak davalı şirket tarafından incelememe ibraz edilmediği, fatura tarihide dikkate alındığında “ VUK’un 231/5. maddesinde
faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.” Ürünlerin teslim alındığı tarihte ——– davalı şirket çalışanı olmadığı, davacı şirketin istirdata konu faturaları yasal süresinde e-fatura sisteminde reddettiği,
taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu ancak iş bu davaya konu fatura içeriği ürünlerin sipariş tarihi net olarak tespit edilememekle birlikte Davalı tarafından faturalandırma tarihinin 29.08.2020 olduğu, davalı tarafından siparişin alındığı iddia edilen —— tarihinde davacı şirketten çıkışının yapıldığı dikkate alındığında davacı şirketin istirdata konu faturalardan kaynaklı Davalı ——– alacaklı olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememiz 06/10/2022 tarihli celsesinde davalı tanığı—– dinlenilmesine karar verilmiş, tanık —- dönemde ortaktı, —— firmasında çalışıyordu. — işlemlerine bakıyordu, çubuk tel bant davalı firmadan ürün benim siparişlerim arasında bana geldi. —- gelerek yanlış ürünleri teslim ettim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.——— tarihli ilamında vurgulandığı üzere; Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukukî ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir ——— Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Bir başka deyişle; kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir ———-
Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer; fakat, davacıya (borçluya) düştüğü hâller de vardır; davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukuki ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukuki ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer ———- Fakat, alacaklının dayandığı senedin karşılıksız olduğunu ispat yükü, davacıya (borçluya) düşer. Bunun gibi, davacı (borçlu), davalının (alacaklının) iddia ettiği alacağın ödeme, ibra ve takas gibi bir nedenle son bulduğunu ileri sürerse, bu iddiayı ispat yükü de davacı borçluya düşer ———–
MK 222/3. Maddesinde ” İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi ———-yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz.—————. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükmünün düzenlediği,Davacı şirketin — yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, Davalı şirketin ——- yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ancak— yılına ait ticari defterleri süresinde kapatmaması nedeni ile ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına olamayacağı, —-yılı ticari defterlerin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, Davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre Davalı şirketten 50.749,80 TL alacaklı olduğu, bu alacak bakiyesinin —– sayılı icra dosyasına yapılan ödemeden kaynaklandığı, Davalı şirketin ticari defterlerine göre Davacı şirkette borçlu/alacaklı olmadığı, Davacı ——— nolu fatura içeriği ürünlerin şirketin eski çalışanı tarafından teslim alındığı, ancak bu teslim formunda tarih olmadığı ve fatura tarihide dikkate alındığında “ VUK’un 231/5. maddesinde faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı düzenlenmekle.” Ürünlerin teslim alındığı tarihte —- Davalı şirket çalışanı olmadığı,———– fatura içeriği ürünün siparişine ilişkin yazılı belge evrak Davalı şirket tarafından incelememe ibraz edilmediği, fatura tarihide dikkate alındığında “ VUK’un 231/5. maddesinde faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.” Ürünlerin teslim alındığı tarihte ——– Davalı şirket çalışanı olmadığı, Davacı şirketin istirdata konu faturaları yasal süresinde e-fatura sisteminde reddettiği, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu ancak iş bu davaya konu fatura içeriği ürünlerin sipariş tarihi net olarak tespit edilememekle birlikte davalı tarafından faturalandırma tarihinin 29.08.2020 olduğu, davalı tarafından siparişin alındığı iddia edilen—— tarihinde Davacı şirketten çıkışının yapıldığı dikkate alındığında Davacı şirketin istirdata konu faturalardan kaynaklı Davalı —– alacaklı olduğunun usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu ile tespit edildiği davalı tarafın basiretli tacir gibe davranmadığı siparişin alındığı tarihte dava dışı —- davacı şirkette çalıştığının ve siparişe yetkili olup olmadığının denetlenmediği, tanık delilinin ispata yeterli olmadığı bu nedenle de itibar edilmediği, siparişe konu ürünlerin teslim edildiğinin davalı tarafından ispat edilemediği, davalı Tunahanlılar —-Davacı —- aleyhinde ——-sayılı dosyası kapsamında 12.10.2020 tarihinde 50.749,80 TL fatura alacağı ve 807,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 51.557,76 TL tutarında takip başlattığı, 16.10.2020 tarihinde Davacı şirket çalışanına tebliğ edilen ödeme emrine Davacı şirketin 28.10.2020 tarihli kapak hesabı ile 63.925,00 TL ödeme yapıldığı görülmekle usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu da hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, ——– sayılı dosyasında davacının davalıya borcu olmadığının tespitine, davacı tarafından cebri icra altında ödenen bedel olan 63.925 TL’nin ödeme tarihi olan 28/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 4.366,72 TL’den dava açılırken yatırılan 1.091,68 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.275,04 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.091,68 TL peşin harç, 59,30 başvurma harcı olmak üzere toplam 1.150,98 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti, 187,85 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.087,85 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek 10.228,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ———– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/05/2023