Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/267 E. 2021/554 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/267 Esas
KARAR NO : 2021/554

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 28/04/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle—-ile birleştiğini,—— ile birleştiğini, birleştirme işleminden sonra elinde bulunan hamiline— senetlerini,——verilmiş olan davaya konu hisse senetlerinin dava tarihi itibariyle kayıp olduğunu tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne davaya konu hisse senetlerinin zayi nedeniyle iptal edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle) davasıdır.
Davanın, nama yazılı hisse senedinin iptali davası olduğu, bu davanın HMK m.382/1 hükmü gereğince ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri kısmında yer aldığını, HMK 385/2 maddesi gereğince çekişmesiz yargı işlerinde aksine hüküm bulunmadıkça re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğunu, Kıymetli Evrakın İptali davalarında bu konuda aksine bir hüküm bulunmamasından dolayı bu davalarda da re’ sen araştırma ilkesi uygulanacaktır.
6102 sayılı TTK’nın 657. maddesi ” Aksine özel hükümler bulunmadıkça nama yazılı senetler, hamile yazılı senetlere ilişkin hükümlere göre iptal edilir” hükmünü içermektedir.
Yine hamile yazılı senetlerin iptaline ilişkin TTK’ nın 661/2. maddesi ” iptale ilişkin yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri veya pay senetleri hakkında —- bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesidir.” hükmünü içermektedir. Buradaki yetki düzenlemesi kesin yetki olup, taraflarca ileri sürülmese bile resen dikkate alınması gerekir—–
Mahkememizce ilgili şirketlerin, —– kayıtları celp edilerek incelenmiştir.
Davanın, nama ve hamiline yazılı hisse senedinin iptali davası olduğu, bu davanın HMK m.382/1 hükmü gereğince ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri kısmında yer aldığını, HMK 385/2 maddesi gereğince çekişmesiz yargı işlerinde aksine hüküm bulunmadıkça re’ sen araştırma ilkesinin geçerli olduğunu, Kıymetli Evrakın İptali davalarında bu konuda aksine bir hüküm bulunmamasından dolayı bu davalarda da re’ sen araştırma ilkesi uygulanacaktır.
6102 sayılı TTK’nın 657. maddesi ” Aksine özel hükümler bulunmadıkça nama yazılı senetler, hamile yazılı senetlere ilişkin hükümlere göre iptal edilir” hükmünü içermektedir.
Yine —– senetlerin iptaline ilişkin TTK’ nın 661/2. maddesi ” iptale ilişkin yetkili mahkeme, borçlunun—-hakkında — bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesidir.” hükmünü içermektedir. Buradaki yetki düzenlemesi kesin yetki olup, taraflarca ileri sürülmese bile resen dikkate alınması gerekir (——————- olduğu tespit edilerek mahkememize bildirildiği görülmüştür.
Talebe konu hisse senetlerini çıkaran şirket adresinin — içerisinde kaldığı, bu nedenle mahkememizin yetkisiz olduğu anlaşıldığından—-Karar sayılı ilamı doğrultusunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın HMK’nın 114/1-ç ve 115/2. maddesi gereğince kesin yetkiye ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin HMK’nun 114/-ç ve 115. maddelerine göre kesin yetki nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili—– MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20/1 maddesi gereğince taraflardan birinin işbu karar süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurmamaları halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz yetkisizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.