Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/263 E. 2021/424 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/263 Esas
KARAR NO : 2021/424

DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/12/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizin ——– Esas sayılı dosyasından davalı — şirketi yönünden verilen tefrik kararı ile dosya esasımıza kaydı yapılmakla, Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——– bulunan ——– idaresindeki ————– aracının,——- tarihinde görev sırasında ————— plakalı araçla çarpışması sonucu ——ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Kaza sonucunda ———- onarımının ——– olmadığı gerekçesiyle —- ayrıldığını,———- — hizmet aracının hurdaya ayrılmasıyla kurum bütçesinde —– eksilme meydana geldiğini, 5018 sayılı yasanın 71. Maddesi ve ———— sayılı Kamu Zararının Takip ve Tahsiline İlişkin Yönetmeliğe göre idarenin bütçesinden eksilen tutarın %25’lik kısmı olan ——–zarardan kazada kusuru bulunan ——— plakalı araç sürücüsü ———–olduğunu, Dava açmadan önce————–yoluna başvurulmuş ancak herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, Bu kazalar sonu ————– aleyhine meydana gelen 8.390,12 TL hazine zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili gerektiğini beyanla, Kaza sonucu oluşan 8.390,12 TL hazine zararının fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı sebebiyle davanın reddinin gerektiğini, Dava konusu hasar ————–tarihinde gerçekleştiğini, Davanın açılış tarihinin ———– davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, Müvekkil Şirketin ———— HMK genel yetki kuralları gereğince davaya bakmaya yetkili ve görevli Mahkeme ———–Mahkemeleri olduğunu, Bu nedenlerle dosyanın yetkili ve görevli ————- Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, davacının araçta oluştuğunu iddia ettiği hasar bedeli son derece fahiş olup piyasa şartları ile de örtüşmediğini, Davayı kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafından talep edilen hasar bedeli son derece fahiş olup hasar miktarının tespiti gerektiğini, davacının iddialarını kabul etmemek şartıyla kaza tarihi anayasa mahkemesi yürürlük taraihinden önce olduğundan hesaplamanın genel şartlara göre yapılması gerektiğini, davacının talebini kabul etmemekle beraber müvekkil şirket aleyhine bir hüküm kurulması halinde uygulanacak faiz, yasal faiz olması gerektiğini, Dosyanın işbu davayı görmeye yetkili ve görevli——-Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne gönderilmesini, Yapılacak yargılamada tüm delillerin toplanmasından sonra davacının açmış olduğu haksız ve yersiz davanın reddini,
Yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmilini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamının degerlendirilmesinde özetle; davanın borçlu olunmadığının tespitinin talep edildiği anlaşılmış olup, 7155 Sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ile “Bu Kanunun 4. Maddesince ve diger kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya basvurulmus olması dava sartıdır.” düzenlemesi getirilmistir. 6325 Sayılı Hukuk Uyusmazlıkların Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Fıkrasında “Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlasmaya varılamadıgına iliskin tutanagın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmıs bir örnegini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluga uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanagın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektigi, aksi takdirde davanın usulden reddedilecegi ihtarını içeren davetiye gönderilir. Ihtarın geregi yerine getirilmez ise dava dilekçesi karsı tarafa teblige çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya basvurusmadan dava açıldıgının anlasılması halinde herhangi bir islem yapılmaksızın davanın, dava sartı yoklugu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda davacıya, meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan zararın tazminine yönelik iş bu davaya ilişkin arabulucu son tutanak aslını sunmak için süre verilmiş, davacı vekilince, —-tarihinde arabulucuya başvurulduğuna dair, arabuluculuk faaliyetlerinin başlamasına ilişkin ikinci, üçüncü ve dördüncü oturum tutanağı mahkememize sunulmuştur, dosyamızın tetkikinde davanın 03.12.2020 tarihinde açıldığı ve davacı vekilinin arabulucuya 15.12.2020 tarihinde dava açıldıktan sonra müracaat ettiği anlaşılmıştır.
Anılan düzenlemelere göre dava açılmadan arabuluculuga basvurulması gerektigi, is bu dava sartının sonradan tamamlanabilir nitelikte olmadıgı, aksinin kabulü düzenlemenin amacına aykırı olacagı, bu hali ile arabulucuya basvuru sartının dava açılmadan önce yerine getirilmedigi, açıklanan nedenlerle dava sartı yoklugu nedeniyle davanın usulden reddi gerektigi yönünde olusan tam ve bagımsız vicdani kanaat ile asagıdaki gibi hüküm kurulmustur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL.nin davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—-esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, tarafların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.