Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/209 E. 2022/91 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/209 Esas
KARAR NO : 2022/91

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/04/2021
KARAR TARİHİ : 11/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kaza tarihi olan, —sevk ve idaresindeki——- plakalı aracı ile— üzerinde seyir halinde iken,—— kesişimindeki kavşağa katılımda bulunduğu sırada kavşak ortak alanı içinde , istikametine göre sol tarafındaki kavşak kolundan kavşağa giriş yapan sürücü —- sevk ve idaresindeki — plaka sayılı motosikletin ön kısmı, aracın sol ön kapı kısmına çarpması sonucu çift taraflı ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkil oğulları ——- hayatını kaybettiğini, davaya konu kaza dolayısıyla düzenlenen —tarihli Bilirkişi Raporu’nda, kazanın oluşumunda sürücü— kusurlu olduğu kanaatine varılarak sigortalı araca %40 kusur izafesinde bulunulduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen ölüm neticesinde oluşan maddi zararın, davalı —– —-karşılanması amacıyla doğrudan doğruya — tarihinde başvuru yapıldığını, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanılamadığını, tüm bu nedenlerle davacı— 3.100,00 TL, — için 3.000,00-TL olmak üzere şimdilik toplam 6.100,00- TL destekten yoksun kalma tazminatının– itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazmini ile ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın kesin hüküm nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafından işbu dava açılmadan önce davacılar tarafından müvekkil şirket aleyhine—– tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle çocukları — vefat etmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile dava açıldığını,—- kusuru bulunmaması nedeni ile işletenin sorumluluğunu üstlenen davalı sigorta şirketinden tazminat isteminde bulunamayacağından davanın talebin reddine” karar verildiğini, davacının itiraz etmesi üzerine aynı gerekçe ile itirazın reddin kesin olarak karar verildiğini, ve kesinleştiğini,— plaka sayılı araç— numaralı —poliçesi ile sigortalı olduğunu, . Müvekkil şirketin poliçe sebebiyle sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, hesaplanacak olan zarardan müterafik kusur indirimi yapıldığını, davacı tarafın söz konusu olaydan dolayı———- herhangi bir ödeme alıp almadığının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin temerrüde düşmediğini, bu sebeple faizden sorumluluğu söz konusu olmadığını tüm bu nedenlerle davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasıdır.
—– mahkememiz dosyası arasına alınarak incelenmiştir.
Davalı şirketin dava dışı sigortalısı adına kayıtlı —– plaka sayılı araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiası ile — tarihli çift taraflı trafik kazasında oğulunun vefatı nedeniyle için kusurlu olduğu iddia edilen araç sürücüsünün sigorta şirketi olan olan davalıdan destekten yoksun kalma tazminatının— edilmiş olup — başvuru ile talepte bulunulmuştur. Davacının yapmış olduğu başvurusu —reddedilmiş davacı tarafından 5684 S. Kanunun 30/12 maddesi gereğince itiraz başvurusunda bulunulmuş olup —- ile aleyhine başvuru yapılan sigorta şirketine — ile sigortalı bulunan araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle talebin reddine dair KESİN olarak karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 303.maddesinde kesin hüküm düzenlenmiştir. Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir ( HMK 303/1 ). Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder ( HMK 303/2 ). Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması dava şartıdır ( HMK 114/1-i ). Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler (HMK 115/1). Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir ( HMK 115/2 ).
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, Davacı tarafından davalı— destekten yoksun kalma tazminatı istemli talepte bulunulmuş ise de; dava açılmazdan evvel davacı tarafından aynı olay nedeniyle —- başvurulduğu,– talebin yukurıda izah edildiği şekilde reddine karar verildiği, karara karşı davacı tarafın itirazi üzerine —-tarafından talebin reddine kesin olarak karar verildiği, —— tarafından verilen bu ret kararları işin esasına girilerek verilmiş olduğundan —kararının bu dava yönünden maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmekte olup kesin hükmün de dava şartı olduğu dikkate alındığında davanın, dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kesin hükme ilişkin dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——– göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6—– arabuluculuk ücretinin HMK 331. Maddesi uyarınca davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekillerinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.