Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/105 E. 2021/763 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/105 Esas
KARAR NO: 2021/763
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/02/2021
KARAR TARİHİ: 05/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun sahip olduğu —- plakalı araç ile müvekkili şirket tarafından işletilen —- tarihleri arasında — ihlalli geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren — de geçiş ücretlerinin ödenmemesi üzerine bu geçiş ücretlerine — katı oranında ceza işletildiğini, alacağın tahsili amacı ile, davalı borçlu adına—-dosyasından icra takibi yapıldığını, davalı borçlunu takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, yapılan arabulculuk görüşmelerinde sonuçsuz kaldığını beyanla, davanın kabulü ile itirazı iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacı yanın dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, —-uyarınca geçiş ücretinin ve cezanın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.(İİK madde 67 )
Uyuşmazlık, davacının işlettiği tünelden davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadıkları, geçiş ücreti ve eklenen cezadan davalı tarafın bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.—-sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı — tarafından borçlu davalıya yönelik —— için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. Maddesinin 5. Fıkrasına göre”4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Ücretin on katı fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının yüzde altmışı, tahsilini izleyen ayın yedinci günü mesai bitimine kadar, işletici şirket tarafından —- payı olarak, yıllık kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine şekli ve içeriği —— belirlenen bir bildirimle ödenir. İşletici şirket tarafından Hazine payının eksik bildirilmesi veya hiç bildirilmemesi ya da bildirildiği halde süresinde ödenmemesi halinde, —–payının ödenmesi gerektiği tarih ile tahsil edildiği tarih arasında geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre uygulanacak gecikme zammı ile birlikte ilgili vergi dairesince 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.” araç maliklerinden geçiş ücreti ve ceza tutarının tahsil edileceği öngörülmüştür.
Davacı vekili tarafından kamera kayıtları,bildirim evrakları, ihtarnameler ve geçiş tablosu sunulmuştur.
Konunun incelenmesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişiden rapor tanzimi istenilmiştir.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; ” Davalıya ait —- tarihleri arasında davacı—- tarafından işletilen —– geçtiğine dair,
giriş-çıkış gişelerine ait fotoğrafların dosyada mevcut olduğu,
dava konusu —– ürünü bulunduğu, her geçiş için ayrıntılı belirtildiği üzere, aracın geçişleri anında araca
tanımlı —–hesabında geçişler için yeterli bakiye bulunmadığı, Geçişleri takip eden —– içinde yapılan bakiye yüklemeleri ise geçmiş dönem ödenmeyen diğer geçişler için
kullanıldığı, bu nedenle —- dava konusu edilen geçişler için yeterli bakiye kalmadığı,
bu nedenle, bu geçiş ücretlerinin tahsilatı davacı şirketin sistemi tarafından yapılamadığı,
davalı şirkete ait — geçişlerinden kaynaklı,
—– tutarındaki ihlali geçiş bedelinden sorumlu olduğu,
” şeklinde rapor sunulmuştur.
Mahkememizce alınan usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda davalıya ait —-plakalı aracın ——- ve geçiş bedellerinin ödenmediği, geçiş bedeli içi yeterli bakiyenin olmadığı hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
Dosya kapsamı ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalıya ait aracın davacının işlettiği köprüden —-geçiş yaptığı, geçiş bedellerinin davalı tarafından ödenmediği, davalının takibe itirazında haksız olduğu anlaşıldığından davanın kabulü yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Takip talebi ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde alacağın likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafından borca itiraz dilekçesi içeriğinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de; taraflar arasında uygulanması gerekli yetki kuralları kesin yetki kuralları olmayıp, davacının yetkiye ilişkin seçimlik hakkı bulunduğu, davacının seçimlik hakkını —–Mahkemeleri ve icra adireleri yönünde kullandığı, TBK’nun 89 ve HMK’nun 10.maddeleri uyarınca — icra daireleri yetkili olduğundan, davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının—– takip dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin aynen devamına,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 620,73 -TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 109,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 510,98-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 109,75 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 169,05 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davacı tarafından yapılan 44,80 -TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 644,80-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
9-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca — bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ——- Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2021