Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/962 E. 2022/504 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/962 Esas
KARAR NO:2022/504
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/12/2020
KARAR TARİHİ:30/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı kurum ile davalı arasında —— nolu
sözleşme akdedildiğini ve davalının—–tesisata ilişkin aboneliği olduğunu,
davalı tarafından —- ve —- son ödeme tarihli elektrik faturalarının ödenmediğini ve eski borçlarının da eklenmesi suretiyle takip tarihi itibarıyla —– toplam alacağın tahsili için —– aracılığıyla —- dosyası ile davalı borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun —— tarihinde ——-dosyasına sunduğu haksız ve mesnetsiz itiraz dilekçesi ile borca itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, icra takibinin devamına, davalının alacağın ———– aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama
giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128. madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Mahkememizce aldırılan —- tarihli —- raporunda özetle; davalının, davacı şirketle abonelik sözleşmesi yapmış olduğunu, icra takibine konu faturaların tanzim
tarihlerinde abone sıfatını taşıdığının anlaşıldığını, davalının, dava konusu faturalarda yer
alan, elektrik enerjisini fiilen kullandığına ilişkin dosyada somut bilgi ve bulgu olmadığını ancak abonelik iptal ettirilmediği sürece, tahakkuk ettirilen toplam tutarı —— olan dava
konusu—-adet fatura bedelini ödeme yükümlülüğü olduğu, davacı Şirketin İcra Takip Tarihi İtibariyle davalıdan asıl alacağının—-, gecikme zammının—— hesaplandığından davacı şirketin toplam alacağının —–olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi amacı ile aldırılan —- tarihli ek —— raporunda özetle; davacı şirketin, kök rapora ilişkin itirazları incelenerek cevaplandırılmış
olup, gecikme zammı hariç kök rapordaki tespit ve hesaplamalarda değişikliği gerektirecek
herhangi bir hususun bulunmadığı kanaatine varıldığı, revize edilen gecikme zamlarına
göre davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle toplam alacağının, ——asıl alacak,—–
gecikme zammı, gecikme zammı —–olmak üzere davacı şirketin toplam alacağının ——-
olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——dosyasındaki icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili —- dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili—– dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, —– mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir —- içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “—-yıllık süre” hak düşürücü süredir. —– yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, —–yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.İtirazın iptali istemine konu, takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan —- incelemesi yaptırılmıştır.
—— tarafından alınan kök ve ek raporda özetle; Davacı şirketin, kök rapora ilişkin itirazları raporun incelenerek cevaplandırılmış olduğu, gecikme zammı hariç kök rapordaki tespit ve hesaplamalarda değişikliği gerektirecek her hangi bir hususun bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Revize edilen gecikme zamlarına göre davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle toplam alacağı aşağıda belirtilmiştir. Davacı şirketin asıl alacağı ———–Gecikme zammı——
Davacı şirketin toplam alacağı—–davalı——dava konusu faturalar için icra
takip tarihi itibarıyla talep edebileceği bedelin ———olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davanın elektrik enerjisi kullanımından doğan faturadan kaynaklı olduğu, davacı tarafın hizmeti sunulduğu, davalı tarafından elektrik kullandığı tespit edilmiştir. usul ve yasaya uygun —- ek raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulü fazlaya yönelik talebin ispatlanamaması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Takip talebi ve—– raporu birlikte değerlendirildiğinde alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın ——- oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
1-Davalının —–dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile, takibin —– asıl alacak, ——işlemiş faiz—- gecikme zammı olmak üzere toplam —— üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan asıl alacağın —– oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan —–dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan —– mahsubu ile bakiye kalan —-harcın davalıdan tahsili ile —- irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan —- başvurma harcı, —- peşin harç ve — vekaletname harcı olmak üzere toplam —- harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan —-bilirkişi ücreti, —-posta gideri olmak üzere toplam —- yargılama giderinin davada haklı çıktığı —- oranında olmak üzere —– davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ ye göre belirlenen —–vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Suçüstü ödeneğinden karşılanan —-arabuluculuk ücretinin davada haklı çıktığı—- oranında olmak üzere —– davacıdan, davada haklı çıktığı —- oranında olmak üzere —— davalıdan alınarak —-kaydına,
9-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren —- haftalık süre içinde—- istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.