Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/891 E. 2022/901 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/891 Esas
KARAR NO : 2022/901

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 14/12/2018
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka müşterisi —–internet bankacılığına bağlı hesabından 20.000,00 TL’nin üçüncü kişilerin hesabına—– yapılmak suretiyle internet dolandırıcılığı işlemi gerçekleştiğini, akabinde banka müşterisi—– tarafından müvekkili banka aleyhine ——esas sayılı dosyasıyla alacak davası açıldığını, alınan karara istinaden—— esas sayılı dosyasına müvekkili bankanın ödeme yapmak zorunda kaldığını, söz konusu fiilen internet bankacılığı hesabına tanımlı olan hesap sahibinin eşi —– hattına ilişkin—– kartının bloke edilerek yeniden çoğaltıldığından bahisle savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, anılan dolandırıcılık kapsamında —–suç duyurusunda bulunulduğunu,—– şubesindeki hesaptan 26/12/2018 tarihinde —- şubesine 22.500,00 TL havale edildiğini, ——10.000,00 TL, —– 10.000,00 TL —— işlemlerinin yapıldığını, müvekkili tarafından dava dışı——-yapılmış olan ödeme tutarının 1/2’sinin ödeme tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 S.K.’nun 2/2. Maddesi gereğince işletilecek yasal faiziyle birlikte —— ödeme tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 S.K.’nun 2/2. Maddesi gereğince işletilecek yasal faiziyle birlikte ——fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket hakkında açılan alacak davasına bakmaya görevli ve yetkili mahkemenin—— Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, görev ve yetki itirazlarının bulunduğunu, müvekkili şirkete yöneltilen davayı kabul etmediklerini, müvekkilinin iddia olunan eylemlerde ve zararlar sebebiyle hiçbir eyleminin ve sorumluluğunun bulunmadığını, davaya karşı zamanaşımı itirazlarını arz ettiklerini, talep edilen fahiş faiz oranına itiraz ettiklerini, iddia olunanın aksine müvekkiline ait bilgisayarın kullanılması bilgisayar üzerinden dolandırıcılık eyleminin gerçekleştirilmesinin söz konusu olmadığını, ayrıca iddia olunan zararın üçüncü kişilerin suç teşkil eden eylemleri sebebi ile doğduğu görülmekle iddia olunan suç ile müvekkili arasında illiyet bağı bulunmadığını, davaya karşı husumet itirazlarının olduğunu,—– müvekkiline ait internet ve telefon kayıtlarının ve 26/12/2008 tarihindeki —- adreslerinin/numaralarının ve tespit edilmesi mümkün ise aynı —–adresi üzerinden yapılan kaç kullanım/cihaz olduğunun bildirilmesinin istenmesi gerektiğini, görev ve yetki itirazları kapsamında davanın usulden reddini, haksız davanın esastan reddini, zamanaşımı itirazlarının kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa teslimine karar verilmesini istemiştir.Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin bir ticari şirket olduğunu, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirket adresinin —- olduğundan yekili mahkemelerin —— Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, yetki itirazlarının olduğunu, 2008 yılında gerçekleşen olaya ilişkin alacak talepli davada zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde tam olarak iddia olunan internet dolandırıcılığı eyleminde ne gibi bir dahlinin olduğunun açıklamadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte dava konusu olayda müvekkiline ait olduğu bildirilen—– adresi müvekkiline ait olsa dahi olayda müvekkiline ait bilgisayarın kullanılmasının söz konusu olmadığını, davacı taraf dava konusu taleplerini somutlaştıramadığını, davanın görevsizlik ve yetkisizlik nedeniyle reddini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, neticeden haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı —— Cevap Dilekçesinde Özetle; Hakkında iddia olunan eylemlerde ve zararlar sebebiyle hiçbir eyleminin ve sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte huzurdaki davanın 2008 yılında gerçekleşen bir olaya ilişkin olarak haksız fiile bağlı olduğu düşünülse 1 ve 5 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi olduğunu, davanın zamanaşımıyla reddi gerektiğini, davacının dava dilekçesinde tam olarak iddia olunan internet dolandırıcılığı eyleminde ne gibi bir dahili olduğunu açıklayamadığını, Türkiye Cumhuriyeti’nde herhangi bir bankada hesabının olmadığını, doğru dürüst okuma yazması bile olmadığını, böyle bir suçlamanın hayreti içerisinde olduğunu, kendisinin mağdur olduğunu, hakkında ——soruşturma numarası dosyası açıldığını, hemen akabinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, neticeden haksız ve mesnedsiz davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı ——–kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacı yanın dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava; davacı bankanın müşterisinin internet bankacılığına bağlı hesabından 20.000 TL nin üçüncü kişilere——-yapılarak dolandırılması suretiyle davacı banka tarafından müşterisine ödenmek zorunda kalınan tazminatın davalılardan tazminine ilişkin rücuen tazminat davasıdır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; “—— tarafından Mahkemeye hitaben gönderilen yazı ekindeki Sistem kayıtları incelendiğinde; Adı geçen Şirketlere ilişkin abonelik kayıtları, Sözleşme Suretleri, aboneliklerin talep (sipariş) ve iptal kayıtları, talebi oluşturan kullanıcı isimleri ile ilgili dönemlere ait İnternet Abonelik fatura tutarlarının yer aldığı görülmekte olup söz konusu kayıtlar Davacı Bankanın internet bankacılığı sistemine giriş yapıldığına ilişkin bir bilgi bulunmadığı, —– tarafından Dosyaya Gönderilen hesap ekstrelerinde;—– adına kayıtlı ——- No’lu hesaba 26.12.2008 tarihinde——açıklamasıyla 10.000,- TL alacak kaydedildiği, söz konusu tutarın aynı gün çekilmek suretiyle hesap bakiyesinin sıfırlandığı,——-No’lu hesaba 26.12.2008 tarihinde—— açıklamasıyla 10.000,- TL alacak kaydedildiği, söz konusu tutarın 40 TL——- komisyonu ödenmek suretiyle aynı gün 9.950,- TL olarak çekildiği, 40,- TL’sinin başka bir şahsa ödendiği hesap bakiyesinin 2,- TL olduğu, Gelen tutarların hesaptan çıkışına ilişkin açıklamalarda sadece “ÇEKİLEN” ibaresi görüldüğünden ve hesabın sahte kimlikle açıldığı yönünde Savcılık Soruşturmasında bilgi bulunduğundan——tarafından tasarruf edildiği yönünde bir görüş oluşturulamayacağı, Davalılardan ——- müşterilerine Pastane/Kafe tarzı hizmet sundukları ve kamuya açık şekilde hizmet sunmuş oldukları ve bu hizmetin ifası sırasında çok sayıda müşteriye açık internet erişimi sağladıkları ve abone oldukları İnternet erişim ağı üzerinden Davacı Bankaca değinilen anılan ——- adresinden internet bankacılığına erişim ilgili somut olarak herhangi bir tespitte bulunulmadığı, Öte Yandan Dosyaya celpedilen anılan Savcılık Dosyalarında Davacı Bankaca yapılan tespitlerin dışında başkaca bir gelişme olmadığı, dava konusu internet üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık olayıyla ilgili fail ya da faillerle ilgili somut bir neticeye varılamadığı, Davalıların Davacı Bankanın uğradığını iddia ettiği zararın oluşmasında dahillerinin olduğuna dair somut bir delil bulunmadığı ve bu tutarı tasarruf ettiklerine/yedlerinde bulundurduklarına dair de bir iddiada bulunulmadığı, bu hususta somut bir delil sunulmadığı hususları ve bilirkişide bu yönde bir görüş oluşmadığı hususları hep birlikte değerlendirildiğinde dava dışı —– Hesabından rızası hilafına çekilen para nedeniyle Davacı Bankanın müşterisine icraen yapmış bulunduğu ödemeyi hukuki takdiri münhasıran Mahkemeye ait olmakla davalılardan talep edemeyeceği, tarafların hukuki nitelikteki talepleri ile masraf, vekâlet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin Mahkemenin takdirleri içinde kaldığı, ” şeklinde rapor sunulmuştur.Bilirkişi heyetinden alınan ek raporda özetle; ” Dosyaya celp edilen Savcılık Dosyalarında; Davacı Bankaca yapılan tespitlerin dışında başkaca bir gelişme olmadığı, dava konusu İnternet üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık olayıyla ilgili fail ya da faillerle ilgil somut bir neticeye varılamadığı, Davalıların Davacı Bankanın uğradığını iddia ettiği zararın oluşmasında dahillerinin olduğuna dair somut bir delil bulunmadığı ve bu tutarı tasarruf ettiklerine/yedlerinde bulundurduklarına dair de bir iddiada da bulunulmadığı, bu hususta somut bir delil sunulmadığı hususları ve bilirkişilerde bu yönde bir görüş oluşmadığı hususları hep birlikte değerlendirildiğinde dava dışı ——Hesabından rızası hilafına çekilen para nedeniyle Davacı Bankanın müşterisine icraen yapmış bulunduğu ödemeyi hukuki takdiri münhasıran Mahkemeye ait olmakla davalılardan talep edemeyeceği, Davalılardan—— Şirketlerinin müşterilerine Pastane/Kafe tarzı hizmet sundukları ve kamuya açık şekilde hizmet sunmuş oldukları ve bu hizmetin ifası sırasında çok sayıda müşteriye açık internet erişimi sağladıkları ve abone oldukları İnternet erişim ağı üzerinden yapılan bu dolandırıcılık olayıyla ilgili somut olarak herhangi bir tespitte bulunulmadığı ve söz konusu tutarlar üzerinde —— tarafından tasarrufta bulunulduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı, Kök Raporda ve açıklandığı üzere; Savcılık Soruşturmasında Davalılar adına açılan hesapların sahte kimlikle açıldığı belirtilmiş olup bu hesapların Davalıların tasarrufunda olduğuna bir delil bulunmadığı ve Davacı Bankanın nezdindeki hesaplara müşterilerin rızası hilafına ulaşılmasını engelleyecek önlemleri almasının zorunlu olduğu hususları da dikkate alındığında Kök Rapordaki tespitlerden ayrılmayı gerektirecek bir hususa rastlanılmadığı, Tarafların hukuki nitelikteki talepleri ile masraf, vekâlet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin Mahkemenin takdirleri içinde kaldığı,” şeklinde rapor sunulmuştur.
Somut olayda davacı banka dava dışı müşterisi —— internet bankacılığı hesabından 20.000 TL’nin davalılar ——hesaplarına gönderilmesi suretiyle dolandırılması dolayısıyla dava dışı müşterisine yaptığı ödemeyi davalılardan talep etmektedir. Davalılar —— müşterilerine pastane/cafe tarzı hizmet sundukları ve kamuya açık
şekilde hizmet sunmuş oldukları ve bu hizmetin ifası sırasında çok sayıda müşteriye açık internet erişimi sağladıkları ve abone oldukları internet erişim ağı üzerinden davacı bankaca değinilen anılan —— adresinden internet bankacılığına erişim ilgili somut olarak herhangi bir tespitte bulunulmadığı,dolayısıyla dava dışı müşterinin hesabından para çekilmesi suretiyle oluşan zarar ile aralarında doğrudan bir illiyet bağı bulunmadığı gibi davacı tarafından davalıların zararın meydana gelmesinde kusurlu olduğu da ispat edilemediğinden TBK 49 vd. maddelerine göre davalılar—— meydana gelen zarardan sorumlu tutulması mümkün değildir.
Davalılar—— nezdinde bulunan hesaplara ilişkin olarak ilgili banka tarafından dosyaya gönderilen hesap ekstrelerinde;—-adına kayıtlı ——No’lu hesaba 26.12.2008 tarihinde—— açıklamasıyla 10.000,- TL alacak kaydedildiği, söz konusu tutarın aynı gün çekilmek suretiyle hesap bakiyesinin sıfırlandığı;—— adına kayıtlı ——-No’lu hesaba 26.12.2008 tarihinde——- açıklamasıyla 10.000,- TL
alacak kaydedildiği, söz konusu tutarın 40 TL——-komisyonu ödenmek suretiyle aynı gün 9.950,- TL olarak çekildiği, 40,- TL’sinin başka bir şahsa ödendiği hesap bakiyesinin 2- TL olduğu, gelen tutarların hesaptan çıkışına ilişkin açıklamalarda sadece “ÇEKİLEN” ibaresi görüldüğü ve hesabın sahte kimlikle açıldığı yönünde Savcılık Soruşturma dosyasında bilgi bulunduğundan ——-tarafından ilgili paralar üzerinde tasarruf edildiği yönünde birilliyet bağı kurulmasının mümkün olmadığı, Savcılık dosyalarında davacı Bankaca yapılan tespitlerin dışında başkaca bir tespit olmadığı, internet üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılık olayıyla ilgili fail ya da faillerle ilgili somut bir neticeye varılamadığı, ilgili savcılık dosyalarının daimi aramaya alındığı, davalıların davacı bankanın uğradığını iddia ettiği
zararın oluşmasında kusurlarının olduğuna dair somut bir delil bulunmadığı anlaşıldığından davalıların zarardan sorumlu tutulması mümkün olmadığından davanın reddi yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 341,55 TL harc ile 422,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile artan 682,85‬-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı —— tarafından yapılan 50,00 TL tebligat ve müzekkere gideri yargılama giderinin davacı taraftan alınarak, davalı ——– verilmesine, diğer davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar —— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—— esaslara göre belirlenen —– nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —— verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili , davalı—– yoklğunuda ile davalı ——- vekillerinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde—— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.