Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/816 E. 2022/209 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/816 Esas
KARAR NO: 2022/209
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/11/2019
KARAR TARİHİ: 24/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı —–dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, alacaklı davalının yapmış olduğu takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını, davaya konu —— numaralı çek ile birlikte bir takım çeki keşide ederek müvekkili firmaya—- gönderdiğini, çeklerin tümünün—- çalındığını, davalı alacaklının çek iptali davası açtığını bildirdiğinden bahisle ödeme yasağı kararı verildiğinden takiplerin durdurulmasını, blokedeki çek karşılıklarının kötü niyetli davalıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, eldeki davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu çeklerde ——mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde, —– hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, —-unsurlarından;———değerlendirildiğinde; inceleme konusu çeklerdeki birinci ciranta imzaların — eli ürünü olmadığı, inceleme konusu çeklerde —-atfen atılmış imzalar ile ——- ait mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde, bitiş hareketlerinde, ara gramalarında farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çeklerdeki birinci ciranta imzaların ——- eli ürünü olmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Davacı lehtar konumunda olduğu çekteki ciro imzasının sahte olduğu, çekin çalındığı iddiasıyla menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuştur.
Sahtecilik def’i mutlak def’ilerden olduğundan, davacı lehtarın kendisine atfen atılan imzanın sahteliğini ileri sürmesi mümkündür. Bu kapsamda mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, inceleme konusu çeklerde—- atfen atılmış imzalar ile —– mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde,—–farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çeklerdeki birinci ciranta imzaların—– eli ürünü olmadığı, İnceleme konusu çeklerde —- atfen atılmış imzalar ile ——ait mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde, bitiş hareketlerinde, ara gramalarında farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş —– tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim——– bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu çeklerdeki birinci ciranta imzaların —— eli ürünü olmadığı kanaatini bildirir rapor sunulmuştur.
Dava konusu çekteki davacı lehtarın ciro imzasının davacı şirket yetkililerine ait olmadığının tespit edildiği nazara alındığında, mahkemece davacının dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi, yine çek üzerinde davacıdan sonra cirantaların da bulunduğu dikkate alınarak imzaların istiklali prensibine göre davalı hamilin kendisinden önceki cirantalara başvurma hakkını engellemeyecek şekilde istirdat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- ———No’lu çek nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, dava konusu çeklerin istirdadı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 5.123,25 TL’den dava açılırken yatırılan 1.280,82 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.842,43 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.280,82 TL peşin harç, 44,40 başvurma harcı, 6,40 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 1.331,62 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 800,00 TL bilirkişi ücreti, 248,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.048,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek 10.552,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalın vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde——– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/03/2022