Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/777 E. 2020/505 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/777 Esas
KARAR NO : 2020/505

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 09/10/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan şirketin zilyedi bulunmş olduğu ve müvekkilinin alacağına karşılık,————-iban numaralı hesaba ait, keşide yeri —numaralı——yetkilisi——- lehine düzenlenen 32.669,00 TL bedelli çekin müvekkili olan şirket uhdesinde iken iş yerinde zayi olduğunu, zayi olan iş bu çekin üçüncü şahısların ellerine geçmesi halinde müvekkilinin mağduriyetinin söz konusu olacağını tüm bu nedenlerle zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.
Davanın dayanağı, 6102 sayılı T.T.K.nun 818. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 757, 762, 763, 764. maddeleridir.
Bu davalar, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardandır.
TTK’nin 757. maddesine göre iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesinden muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebileceği belirtilmiştir.
TTK’nun 757. maddesinde kesin yetki kuralı düzenlenmiştir. Madde metnine göre çek iptali davalarında ödeme veya hamilin yerleşim yeri mahkemesi kesin yetkilidir.
Dava dilekçesinde anlaşıldığı üzere davacının yerleşim yeri —– olup, ödeme yeri ise ——-
HMK 114/1-ç maddesi uyarınca kesin yetki dava şartıdır.
“Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler”(HMK115.md.).
HMK.nun 138. maddesi ile öncelikle dava şartları ile ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verileceği, gerektiği takdirde karar vermeden önce bu konuda tarafların ön inceleme duruşmasında dinlenebileceği hükme bağlanmıştır.
Tüm bu nedenlerle mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davaya bakmakla yetkili mahkeme ——Ticaret Mahkemesi olduğundan Mahkememizin kesin yetkisizliği nedeniyle HMK’nin 114/1-ç maddesinin yollamasıyla HMK’nin 115/2. maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nin 19/1-3. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın kesin yetkili —–Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nin 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili Mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK’nin 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK’nin 333. maddesi uyarınca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.