Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/738 E. 2021/451 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/738 Esas
KARAR NO : 2021/451

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/09/2020
KARAR TARİHİ : 28/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firma ile davalı firma arasında sürekli bir şekilde ———-dayanan bir ticaret bulunduğunu, taraflar yıllardan——– nedeniyle aralarında oluşan güven ilişkisinden dolayı yazılı bir sözleşme yapmadıklarını, müvekkil firmanın ticari ilişkileri doğrultusunda —— tarihinde davalı firmaya avans olarak toplam 650.000 TL değerinde 16 adet çek teslim ettiğini, davalı firma tarafından çek bedelleri karşılığı müvekkile gönderilmesi gereken mallar gönderilmemiş, buna rağmen çekler bankaya ibraz edilerek bedelleri davalı tarafından tahsil edildiğini, Müvekkile taahhüt edilen malların teslim edilmediği hususunun davalı firmaya defalarca kez bildirilmesine rağmen davalı firma tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, vadesi gelmiş olan toplam aslen karşılıksız kalan ————– tahsil edildiğini, müvekkil teslim edilmeyen mallar ve bunların bedellerini ödemek zorunda kalması nedeniyle ————-seri nolu çekten dolayı borçlu olmadığının tespit edilmesini ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir .
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, —— —- —- yaptığını, davacının halen müvekkil şirketin ————-davacı ile müvekkil şirket arasındaki ticari ilişki ve cari hesap ilişkisinin uzun yıllar devam ettiğini ,davacının önden çeklerini kesip müvekkil şirkete gönderdiği ürünlerden yalnızca ————- sehven başka bir bayiye gönderilmiş olması sebebiyle bu ürünlerin davacıya teslim edilemediğinin anlaşıldığını, davacının — atılmaması sebebiyle buradan haksız bir menfaat elde etme amacı —– çalıştığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasıdır.
Davacı vekili 07/05/2021 tarihli dilekçesi ile; davalı ile uzlaştıklarını bu nedenle davadan feragat ettiğini bildirdiği, vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu, davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili 25/05/2021 tarihli dilekçesi ile davacı ile sulh olduklarını, karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin —- bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeni ile Reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 768,49‬ TL harçtan karşılanarak bakiye 709,19‬ ‬TL harcın davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların birbirlerinden yargılama giderleri ile vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen —— ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı