Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/641 E. 2023/699 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/641 Esas
KARAR NO: 2023/699
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ: 18/08/2020
KARAR TARİHİ: 24/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde . müvekkili banka ile davalı arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri (GKS) gereği kredi kullandırıldığını, kredinin geri ödenmemesi üzerine kredi sözleşmesinden kavnaklanan alacağın kat edilerek ———-Noterliği’nin 24.06.2019 tarihli ve ———- yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine bütün alacağın muaccel hale geldiğini ve davalıların temerrüde düştüğünü, kredi borçlarını ödemeyen davalı hakkında ——— E, sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, davalıca işbu takibe, borca, faize itiraz edildiğini, yasa gereği arabulucuya başvurulduğunu, ancak herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, davalının itirazlarının yasaya aykırı, haksız ve mesnetsiz olduğunu, borcu ödediğini gösterir herhangzi bir yazılı delilin olmadığını, davalıdan talep edilen temerrüt faizinin yasaya ve sözleşmeye uygun olduğunu, alacağın likit olup, davalı aleyhine % 20 inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde .müvekkili aleyhine başlatılan icra dosyasında borca esas alınan ——— nin bulunmadığından şeklen ve üsülen eksik icra takibi yapıldığı, icra dosyasında müvekkilinin temerrüde düştüğünü gösteren bir kat ihtarımın bulunmadığını, alacağın likit olmadığını hu nedenle de icra inkar tazminatının haksız talep edildiğini, davacı farafın haksız ve eksik icra takibi yaptığını ve kötü nivetle itirazın iptali davası ikame ettiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini, davacının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, ———- E sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; ” Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine gereği davacı bankaca davalı firmaya kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine ——— E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiği, davalının itirazı nedeniyle işbu davanın açıldığı, davacı bankaca İcra takibinde “İhtarname Masrafı” adı altında talep edilen 748,70 TL için ispatlayıcı belge sunulmadığından alacak hesabına dahil edilmediği, davacı bankaca söz konusu tutara ilişkin ispatlayıcı nitelikte harcama belgesinin sunulması halinde söz konusu tutarın, “Asıl Alacak” başlığı haricinde tutularak bankanın toplam alacak tutarına dahil edilmesi gerekeceği, Kredili Mevduat Hesabından (KMH) kaynaklanan alacak yönünden; Davalının ———- E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın 0.01 TL Asıl Alacak üzerinden iptalinin gerektiği, Kredi Kartından kaynaklanan alacak yönünden: Davalının ——- E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın 43.311,06 TL Asıl Alacak, 3.401.48 TL İşlemiş Faiz ve 170,07 TL BSMV olmak üzere toplam 46.882.61 TL. üzerinden iptalinin gerektiği, Uyuşmazlık konuları kapsamında; – Davacı bankanın davalılardan alacaklı olduğu, davalının borçtan sorumlu olduğu, talep edilen faizin sözleşmeler ile belirlenmiş olduğu, alacağın likit bir alacak olduğu, davacının icra inkâr tazminatı talebine ilişkin değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu,” şeklinde rapor sunulmuştur. Bilirkişi tarafından verilen ek raporda özetle; “Yapılan hesaplamalar neticesinde, Toplam ana paranın 47.374,32 TL, işlemiş faizin 3.546,76 TL, 177,33 TL Vergi, olmak üzere toplam 51,847,11 TL olduğu, Kredili mevduat hesabından kaynaklanan toplam alacağın, 0,01 TL olduğu, Ticari Kredi Kartından kaynaklanan toplam alacağın bankaca talep edilen miktarın 51.958,76 TL, hesaplanan alacağın 51,847,10 TL, toplam alacağın 47.783,84 TL nin talep edilebilecek miktar olduğu, sonuç olarak talep edilecek miktarın ana para 43.311,06 TL, işlemiş faiz, 3.546,76 TL, Vergi 177,33 TL, masraf 748,70 TL olmak üzere toplam 47.783,85 TL olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur. Somut olayda bilirkişi incelemesi ile davacının davalıdan alacaklı olduğu miktar tespit edilmiştir. Yargılama devam ederken ——— Sayılı dosyasında davalının 24/03/2021 tarihi itibariyle iflasına karar verilmiş olup, iflas kararı sebebiyle——— İflas sayılı dosyasının açıldığı anlaşılmıştar. Mahkememizce iflas müdürlüğü tarafından 2. Alacaklılar toplantısına kadar yargılama durdurulmuştur. Davacının müflis masasına 11 kayıt numarası ile alacağını kaydettirdiği 04/02/2022 tarihli iflas müdürlüğü yazı cevabında bildirilmiştir. Sıra cetveli tanzim olana kadar beklenmiş, sıra cetveli tanzim edilince celbedilmiştir. İflas Müdürlüğünün 20/06/2023 tarihili yazı cevabı ekinde gönderilen sıra cetvelinin tetkikinde ———- İflas Müdürlüğünün 22/12/2022 tarihli kararı ile davacının alacağının tamamı kabul edilerek sıra cetvelinin 4. Sırasına kaydedildiği görülmüştür.İİK’nın “Hukuk davalarının tatili” başlıklı 194/1.maddesi ise, ” Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir.Bu hüküm şeref ve haysiyete tecavüzden, vücut üzerinde ika olunan zararlardan doğan tazminat davaları ile evlenme, ahvali şahsiye veya nafaka işlerine müteallik ihtilaflara, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerle ilgili olarak açılmış olan hukuk davalarına tatbik olunmaz.” hükmünü içermektedir. Bilindiği üzere üzere, bir hukuk davasının kayıt-kabul davasına dönüşmesi için davalının iflas etmesi, iflas idaresinin de dava konusu alacağı iflas masasına kabul etmemesi gerekir. Davalı tarafı dava sırasında iflas eden aleyhine iflastan önce açılan ve İİK’nın 194. madde hükmünde sayılan istisnalardan olmayan bir davaya bakan Mahkemece, dava konusu alacağın, ikinci alacaklılar toplanmasında, iflas masasına kaydedilip, alacağın masaca kesin olarak kabul edilip edilmediğinin araştırılması ve şayet kesin suretle kayıt ve kabul edilmiş ise, konusu kalmayan davada hüküm tesisine yer olmadığına kararı verilmesi; masaya kayıt edilmek istenip de alacak kısmen veya tamamen reddedilmiş ise ve ayrıca kayıt kabul davası açılmamışsa, davaya alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü davası olarak devam edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği hususu dikkate alındığında tamamen kabulüne karar verilen alacak yönünden eldeki dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.Yargılama sırasında davalı müflis şirketin iflas masası tarafından davacı alacağı kabul edilip iflas masasına kayıt edildiği gözetildiğinde, davacının dava açmakta haklı olduğundan ve bu talep yargılama sırasında konusuz kalsada, davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği anlaşıldığından, davacı lehine yargılama gideri ve maktu vekalet ücretine hükmetmek gerekmiştir. Davacı alacağının tamamı iflas masasına kayıt edilip dava konusuz kaldığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar harcı 269,85 TL den başlangıçta peşin olarak yatırılan 627,54 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 357,69 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydı yapılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan 96,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 896,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 17.900,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——–
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde——— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/10/2023