Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/621 E. 2022/71 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/621 Esas
KARAR NO: 2022/71
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/08/2020
KARAR TARİHİ: 08/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketi nezdinde—- tarihinde,——- —- geldiğini, sigortalının hasar ihbarı üzerine, ekspertiz raporunda izah edildiği gibi sigortalıya ait işyerinin önünde bulunan —- tıkanması ile suların işyerine——sonucu sigortalıya ait işyerini su basarak hasarın meydana geldiği ve hasar miktarının —– olduğunun tespit edildiğini, hasarın sigorta eksperinin olay yerinde yaptığı keşif ve tespitler sonucunda; sigortalıya ait işyerinin önünde bulunan rögar giderinin tıkanması ile suların işyerine sirayet etmesi sonucu gerçekleşmiş, sigortalının davalıya ihbar üzerine davalının personeli dava konusu yere gelerek işyerinde —– boşalttığını, davalı kurumun sorumluluk alanındaki —- davalının yetki alanı içerisinde tesisatta gerekli tedbirleri sağlamaması nedeniyle zarar oluştuğunu, —–, kanundan doğan yükümlülükleri kapsamında yürütürken, —–düzenli olarak denetlemek ve hizmetin yürütülmesi sırasında gerekli önlemleri almakla yükümlü bulunduğunu, —- tutulması, temizlenmesi davalı kurumun yükümlülüğünde bulunduğunu, davalı tarafa meydana gelen hasardan sorumluluğu için yazılı başvuru yapıldığını, kurumun söz konusu zararı tazmin etmekten kaçındığından,—- dosya ile hasar tazminatının rücuen tahsilinin talep edildiğini, müvekkilin alacağının tahsili için arabulucuya başvurulmuşsada, —- numaralı dosyası üzerinden yapılan görüşmelerde bir sonuç alınamadığını, mevcut tüm delillere ve olayların oluş şekline rağmen aleyhine ilamsız takip başlatılan davalı / borçlunun haksız ve hukuka aykırı şekilde borcuna itiraz etmesi nedeniyle davalının itirazının iptali ve takibin devamı için —– başvurma zorunluluğunun oluştuğunu, meydana gelen zarar miktarı ve davalı yanın sorumlulukları —olmasına rağmen haksız ve kötü niyetle takibe itiraz edildiğinden ayrıca icra inkar tazminatı hükmedilmesini talep ettiklerini beyanla, davalının —— sayılı icra takip dosyasına olan itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini; Borçlu aleyhine alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesine, Yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —— sonucu suların işyerine sızması sebebiyle oluştuğu iddia edilen maddi zararın tazmini istemi ile İdarelerine karşı itirazın iptali davası açılmış bulunduğunu, yetkili ve görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, davanın reddi gerektiğini, eylem hizmet kusuru niteliğinde konusu dava olduğundan görevli mahkeme idare mahkemeleri olduğunu, söz konusu adresten olayın meydana geldiği —- tarihinde—– su basması ile ilgili herhangi bir şikayet müracaatın olmadığı, hasarın meydana geldiği tarihten bugüne kadar—– herhangi—- çalışmasının yapılmadığı, hasarın meydana geldiği adreste yapılan incelemede binanın —– hattında —–bulunan—- tespit edildiğini,——hükümleri gereği meydana gelen hasarda idarenin kusurunun bulunmadığını, —- —— mecburiyetindedir. İdarenin bir zararı ödemekle yükümlü tutulabilmesi için zararın varlığı, bu zararın idareye atfı kabil ve isnadın mümkün olmasına ve zararla idari işlem ve eylem arasında illiyet bağı bulunması ve idarenin işlem veya eyleminde kusurlu olması şartlarının bir arada gerçekleşmesi şartına bağlı olduğunu, Hasara uğrayan binanın imar Mevzuatına uygun olup olmadığı, iskan ruhsatı olup olmadığının da araştırılması gerektiğini, tahsiline hükmedilmesi istenilen tazminat bedeli üzerinden %20 icra inkâr tazminatı istenilmesi hukuken muteber olmadığını, Zira ortada ödenmesi gereken kesinleşmiş bir borcun bulunmadığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olup kabul edilemeyeceğini beyanla, Davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına ile lehine ücreti vekalete karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle,—— davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir,
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; ” Dava dışı — olan—- hasar nedeni dahili olan———tarihleri olduğu, İlgili yönetmeliklerdeki maddeler gereği; ——– veya onayının görülmediği; Dava dosyasına ekli—- tarife ve uygulama yönetmeliğindeki ilgili maddeler üzere, —- —— suyun geri gelmesini önleyici tedbirlerin alınmaması durumu ve bu husustaki zararlarda sorumluluğun yapı sahiplerinde olacağının belirtildiği ve teknik görüş ve kanaatle davaya konu zararlarda sorumluluğun yapı sahiplerinde olacağı; —– olarak nizaya konu olayın gerçekleşmesinde asıl sebebin; Davaya konu bodrum katta suyun geri gelmesini önleyici tedbirlerin alınmaması ve yasak olduğu halde çatı, zemin ve yağmur sularının atık su kanalına bağlanması durumu olabileceği üzere; davalının söz konusu olay nedeniyle kusurunun bulunmadığı, ” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından verilen ek raporda özetle; ” İlgili yönetmeliklerdeki maddeler gereği; Davaya konu —- herhangi bir kanal proje talebinin veya onayının görülmediği; Dava dosyasına ekli —— suyun geri gelmesini önleyici tedbirlerin alınmaması durumu ve bu husustaki zararlarda sorumluluğun yapı sahiplerinde olacağının belirtildiği ve teknik görüş ve kanaatle davaya konu zararlarda sorumluluğun suyun geri gelmesini önleyici tedbirleri almamış olan; yapı sahiplerinde olacağı; —- nizaya konu olayın gerçekleşmesinde asıl sebebin; Davaya konu bodrum katta suyun geri gelmesini önleyici tedbirlerin alınmaması ve yasak olduğu halde çatı, zemin ve yağmur sularının atık su kanalına bağlandığı ilgili belediye ihtar yazısında— görüldüğü üzere; Davalının söz konusu olay nedeniyle kusurunun bulunmadığı ; Davaya konu yerde; —- birleştirilerek ruhsat ve eklerine aykırı olarak ön ve arka cephede ilave kapalı alan—- yapıldığının tespit edilmiş olduğunu, söz konusu aykırılıklarla ilgili —- edilmiş olduğu —- dolayı tecavüzlü olduğundan ruhsata bağlanamayacağının belirtilmiş olduğu; bu sebeple rogara kapasitesinden çok fazla yükleme yapan —- kusurlu olduğu; —-tarihinde dava dosyasına eklenen ekspertiz raporu, —— şeklinde rapor sunulmuştur.
—- her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Diğer taraftan ———— niteliğindeki işlere harcayan—– ister doğrudan doğruya kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler, kendileri tacir sayılamazlar.
—– halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. —- sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz’î haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanunî halefi olacağı, ilke olarak — belirtilmiştir. ——sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise, o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve —– tabiatıyla sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Diğer taraftan, —– göre de “Sigortacının sigorta poliçesinden münbais olmayıp kanundan aldığı bir salâhiyete istinaden ve haksız fiil sebebiyle alacaklı yerine kaim olarak hareket ettiği dâvada hukuk mahkemesine başvurması gerekir.”
Somut olayda uyuşmazlık —– şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatı davalı — rücuan tahsili isteminden ibarettir.—–rücen tahsilinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsiz olup davaya bakmanın mümkün olmadığı, görevin dava şartlarından olduğu ve HMK nun 115(1) maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, görevli Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli ——– Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——-Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2022