Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/572 E. 2020/375 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/572 Esas
KARAR NO : 2020/375

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 13/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesiyle özetle; dava dışı ———–bankadan kullanmış olduğu kredi borcunun teminatını oluşturmak adına davalı banka, davacı müvekkili olan şirketlerin birlikte maliki olduğu———-üzerinde ———————— etmek istediğini ———————– yevmiye numaralı ———-imzalandığını ve tescil edildiğini, söz konusu resmi senedin hukuka aykırı olduğunu ve geçersiz olduğunu, tescilin hukuki sebebini oluşturan resmi akidin geçersiz olmasının hukuki sonucu olarak da tescilin yolsuz olduğunu somut olayda ——kurulabilmesi için aranan şartlara uyulmadığını, somut olayda anılan taşınmaz hakkında,———–ile acele kamulaştırma kararı verildiğini ve verilen acele kamulaştırma kararı neticesinde İstanbul Anadolu —–. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin———– dosyası tahtında, müvekkili olan şirketlere ait olan——– olarak tespit edildiğini ve bu —————————açılmış olan banka hesaplarına yatırıldığını, müvekkili olan şirketler tarafından acele kamulaştırma işlemine ilişkin olarak ——– nezdinde iptal davaları açıldığını, anılan davaların —– Esas ve yine Danıştay ———————Esas sayılı dosyaları nezdinde görülmekte olduğunu, takdir edileceği üzere bu dosyalar tahtında yürütülecek yargılama neticesinde; acele kamulaştırma işleminin iptali gibi bir karar tesis edilmesi halinde, acele el koyma bedeli olarak—————— yolsuz tescille —— ödenmesi halinde, telafisi imkânsız zararlar doğacağı tartışmasız olduğunu tüm bu nedenlerle———— için acele kamulaştırma kararı alınması sebebiyle idarenin eline geçtiğini, bu çerçevede taşınmaz için belirlenen kamulaştırma bedelinin; ———– yevmiye numaralı ———– yolsuz ipoteğin ————– işlemlerinin tedbiren —— yevmiye numaralı Resmi Senedin HMK m. 106 uyarınca hukuka aykırı olduğunun tespitine, tapuda davacı müvekkillerine ait taşınmaz üzerinde kurulan yabancı para ipoteği tescilinin HMK m. 106 uyarınca yolsuz olduğunun tespiti ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, ———————- yevmiye numaralı resmi senedin ve tapuda davacı şirketlere ait taşınmaz üzerinde kurulan yabancı para ipoteği tescilinin HMK’nun 106. maddesi uyarınca yolsuz olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 s.lı HMK 106/2 m) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür. Bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir(HMK 114/1-h, 115 m.)
Yargıtay uygulamasında eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılmasında hukuki yararın olmadığı ve bu nedenle davanın usulden reddi gerektiği kabul edilmektedir: “Davacının tespit davası ile istediği hukuki koruma diğer dava çeşitlerinden birisi ile sağlanabiliyorsa, o zaman davacının tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Bu şartların bulunmaması halinde tespit davası dinlenmez, davanın usulden (dava şartı yokluğundan)——————– yevmiye numaralı resmi senedin ve tapuda davacı şirketlere ait taşınmaz üzerinde kurulan yabancı para ipoteği tescilinin HMK’nun 106. maddesi uyarınca yolsuz olduğunun tespitini talep etmekte olup, ipoteğin terkini yönünde eda hükmü içerecek bir talebi bulunmamaktadır.
Bu nedenle, hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerektiği kanaatiyle, tensiben aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM (Yukarıda açıklanan nedenlerle):
1-)Davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından HMK’nin 114/1-h ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-)Harçlar Yasasına göre alınması gerekli 54,40 TL harç peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacılar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile tensiben karar verildi.