Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/489 E. 2022/93 K. 11.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/489 Esas
KARAR NO: 2022/93
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2019
KARAR TARİHİ:11/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–keşide tarihli çeki; düşürmek suretiyle kaybettiğini, zayi edilen çekin iptali için ——-açıldığını, çek iptali davası devam ederken dosyaya davalı şirket tarafından—- tarihinde müdahale dilekçesi sunulduğunu, işbu müdahale dilekçesinde müvekkilin davalı şirketi ve ortakları tanıdığını, işbu çekin de borcuna karşılık verildiğini, davalının — tarihinde hesabının olduğu —– teminata alınmak üzere teslim edildiğini, bankaya teslim ettiği çekin takastan yazıldığını ve davalının bu şekilde dava konusu çek hakkında çek iptal davası açıldığını ve ödeme yasağı kararı alındığını öğrendiğini ve davaya müdahale taleplerinin olduğunun beyan edildiğini, mahkemece dilekçenin tebliğinden itibaren İstirdat davası açmak üzere — gün süre verildiğini, davacı ile davalı arasında hiçbir ticari ilişki söz konusu olmadığını, aralarında bir faturalaşma da bulunmadığını beyan ederek, tüm hukuki ve cezai hakları saklı kalmak üzere; davanın kabulü ile davaya konu —— keşide tarihli çekin ibraz edildiği ve çeki elinde bulunduran kişinin davalı olduğu anlaşıldığından çekin davalıdan iadesine —– yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, dava konusu çeki müvekkile olan borcuna karşılık ciro atarak müvekkili şirkete verdiğini, müvekkilinin de borcuna karşılık aldığı dava konusu çeki, —-tarihinde çalıştığı ve hesaplarının bulunduğu —teslim ettiğini ve söz konusu çekin banka tarafından —- tarihinde teminata alındığını, teminata alanın çek banka tarafında takasa verildiğini ve takas odası aracılığı ile yazdırıldığını, davacının ——dosyası ile açmış olduğu çek iptal davasında verilen ödeme yasağı kararı sebebiyle dava konusu çekin ibraz tarihinde ödenmediğini ve banka tarafından müvekkiline iade edildiğini, müvekkilinin bu şekilde davacının açmış olduğu çek iptal davasından haberdar olduğunu ve davaya müdahil olduğunu, çekin hamili olan müvekkilinin çek iptal davasına müdahil olması üzerine davacıya süre verildiğini ve işbu davanın açıldığını, davacının dava konusu çeki kaybettiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının—- tarihinden —– müracaat da bulunarak cüzdanını kaybettiğini ve kaybettiği cüzdanın içinde dava konusu çekin de olduğunu beyan ettiğini, —– kayıtları ile sabit olduğu üzere davacının yalan beyanda bulunduğunu ve gerçeğe aykırı ifade tutanağı tutturduğunu, davacının müvekkili şirketi ve yetkilisini tanımadığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının müvekkili şirketi, —— şirket ortaklarının babası — çok yakinen tanıdığını, davacının kendisinin müvekkili şirket ile ticari ilişkisi yoksa da ortak ve yetkilisi olduğu —- ticari ilişkisinin olduğunu, davacının— yılında müvekkili şirketten mal aldığını ve her iki tarafın —- imzalayarak ——verdiklerini, ayrıca davacının ortağı olduğu —– müvekkili şirket ortağı — hakkında icra takibi yaptığını, takibe itiraz üzerine —— itirazın iptali davasını açtığını, bu delillerden de görüldüğü üzere davacının müvekkili şirketi ve müvekkil şirket ortağını tanımadığı beyanının gerçek dışı olduğunun sabit olduğunu belirtmiş olup, davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekaleti ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkememizin —tarih ve —— kaldırılmakla mahkememizin yukarıda yazılı esasına kaydedilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi heyeti tarafından incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan raporda özetle; Defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı yönünden davacının yetkilisi/ortağı olduğu —-, davalı şirketin incelenen —–defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu, birbirini doğruladığı, TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu,—-Yönünden Davacı gerçek kişi ile davalı şirket arasında doğrudan ticari ilişki olmasa da davacının ortağı olduğu dava dışı —-şirketinin kayıtlarında davalı —- ait hesap hareketlerinin incelenmesinde —faturayı alacak, karşılığında —- ödemesini de alacak kaydederek bakiyenin sıfırlanmış olduğu, aynı şekilde davacının yetkilisi/ortağı olduğu dava dışı şirketin kayıtlarında davalı şirket yetkilisi/ortağı dava dışı —-gözüktüğü, işbu alacağının tahsili amacıyla —aleyhine — takip başlatmış, yapılan itiraz sonrası —— derdest davanın devam ettiği, davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesinde, Davacı gerçek kişi ile davalı şirket arasında doğrudan ticari ilişki bulunmasa da, aynı defterlerde davacının yetkilisi olduğu —-hesap hareketlerinin — faturanın borç, karşılığında — ödeme alarak—- bakiyenin sıfırlandığı görülmekle bu iki şirket arasında ticari ilişkinin varlığının tespit edildiği, dava konusu çek davalı şirketin kayıtlarına dava dışı kendi ortağı/yetkilisi —- verilip girişi yapıldığı, davalı şirket kayıtlarında davacı veya davacının dava dışı ortağı/sahibi bulunduğu—– çeki verdiğine ilişkin kayıt, belge olmasa da —- dava konusu çeki alacağına karşılık aldığını ikrar etmesi karşısında gerek davacıya ya da —-bulunduğu şirkete mal/hizmet teslim/ifasında bulunduğuna dair bir kendi defterlerinde bir kayda, somut başka bir delile rastlanmadığı, davalı şirketin çekin alacağa karşılık alındığını ispatlayamadığı, Açıklanan gerekçelerle davacının dava konusu, ciro silsilesinde imzası bulunduğu,—— isteyebileceğini beyan ve rapor etmişlerdir.
Dosyanın incelenmesinde, dava konusu çekin keşide tarihinin —— emrine düzenlendiği, çekin lehdar cirosuyla akabinde davacı tarafça ciro edildiği çekteki son cironun davalı şirkete ait olduğu görülmektedir. Yargılama sırasında muhatap bankadan gelen —- tarihli yazı cevabından, çekin bankaya ibraz edildiği anlaşılmıştır.Söz konusu çekin iptali talebiyle —- tarihinde davacı tarafından dava açılmış, davalının çeki ibraz etmesi üzerine mahkemece istirdat davası açılması için dava davacıya süre verilmiş, eldeki davanın açılması üzerine mahkemece, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm tesis edilmiştir.
TTK’nın 792. maddesine göre; “Çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.” üzenlemesi bulunmakta; bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; davacının çekin rızası dışında elinden çıktığına ilişkin herhangi bir kanıt sunmadığı, davalının çeki ticari ilişki kapsamında iktisap ettiğini savunduğu, davalının iktisabında ağır kusur veya kötü niyetli olduğuna ilişkin davacı tarafından getirilen herhangi bir kanıt bulunmadığı, sunulan bilirkişi raporu yukarıda izah edilen kanun hükmü uyarınca hükme esas alınmamıştır. Davacı yan davalının ağır kusur ve kötü niyetini dosya kapsamında ispatlayamamıştır. Esasen kıymetli evrak olan çekin sebepten mücerret bir ödeme aracı olduğu dikkate alınmakla davanın reddine karar verilmiştir. —-
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE
2- Karar harcı 80,70 TL den başlangıçta peşin olarak yatırılan 1.195,43 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 1.114,73 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——— Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/02/2022