Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/423 E. 2020/477 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/423 Esas
KARAR NO: 2020/477
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/03/2020
KARAR TARİHİ : 06/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu ———— plaka sayılı aracın davalı —- sigortalı olduğunu, — tarihinde sürücü olarak araçta bulunan,———— tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, hasar bedelinin sigorta şirketinden talep edildiğini, davalı ———— meydana gelen hasarda beyan ile uyumlu olmaması gerekçe gösterilerek, hasar taleplerinin reddedildiğini beyanla, maddi hasar tazminatı olarak şimdilik, — davalının temerrüt tarihi olan —— tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, manevi tazminat olarak, ——- temerrüt tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu aracın müvekkil şirkete —— tarihini kapsar şekilde teminat altına alındığını, davacı yanın şirket nezdinde sigortalı aracın ———tarihide ——–yuvarlanması sonucu meydana geldiği iddia edilen hasarın müvekkil şirketten tazmini talebi ile hasar ihbarında bulunulduğunu, yapılan ihbar üzerine müvekkil şirket hasar dosyası açtığını, yapılan ekspertiz incelemesi sonucu sigortalı araç üzerindeki hasarı beyanda belirtilen kaza neticesinde hasarlanmış olamayacağı kanaatine varıldığını beyanla, davacının sigorta teminatı kapsamında olmadığından reddine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan hasarın sigorta şirketinden tazminine yönelik olarak açılan Sigorta davalardandır.
Mahkemelerin görevi ile ilgili asıl düzenlemeler 6100 sayılı HMK’da yer almakta olup, diğer bazı özel yasalar ile de görev düzenlemeleri getirilmiştir. Mahkemeler davanın tarafları ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında somut olay yönünden görevli olup olmadıklarını kendiliklerinden incelemek zorundadır.
——– ilgili hükümler içeren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun —- tarihinde yürürlüğe girmiş olup, bu yasanın 3/1-k maddesinde tüketicinin kim olduğu tanımlanmıştır. Bu maddeye göre Tüketici ” Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır. Aynı yasanın 3/1-l maddesinde ise Tüketici İşlemi:”Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık vb. sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır. Ayrıca”Bu madde tanımlar maddesi olup, bu maddede kanunda geçen ana kavramların tanımlarına yer verilmiştir. 4077 sayılı Kanun ile kıyaslandığında ——— maddesinden bazı tanımlar çıkarılmış, yeni bazı tanımlar eklenmiş, bazı tanımlar ise değiştirilmiştir. Yapılan en esaslı değişiklikler tüzel kişilerin tüketici kavramının dışında tutulması ve tüketici işlemi kavramının kapsamının genişletilmesidir. Buna göre tüketici işlemi ; eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık vb. sözleşmeler de dâhil olmak üzere kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder şeklinde yeniden tanımlanmıştır. Böylece uygulamada ortaya çıkan ve tüketici sözleşmelerinin kapsamının daraltan yorumların da önüne geçilmiş olacaktır.”olarak belirtilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 83/2 maddesinde “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun ———- görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer almaktadır.
Buna göre taraflar arasında tüketici işleminin varlığı halinde —– tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesine göre “yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra —– tarihinde açılan ve sözleşmenin taraflarından birinin tüketici olduğu davalar yönünden 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un özel kanun niteliğinde olması, bu yasanın 6102 Sayılı TTK.’ndan sonra yürürlüğe girmesi ve bu yasanın 83/2 maddesinin özel düzenlemesi karşısında, davaya konu işlemleri sigortacılık işlemi kabul etsek dahi bu kanunun aksine düzenleme içeren 6100 sayılı HMK.nun 2 ve 4. maddeleri ile, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görev hususunu düzenleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun göreve ilişkin hükümlerinin yukarıda içeriği belirtilen düzenleme karşısında somut olaya uygulanmasının mümkün olmadığı kabul edilmiştir..
Somut olayda davalı ——–tacir olduğu tartışmasız olmakla birlikte davacı gerçek kişinin tacir olduğu iddia ve ispat edilmemiştir.Uyuşmazlığın volkswagen marka jetta aracın yaptığı kaza sonucu davalı — tarafından ———- kapsamında ödenmeyen alacağın davalı ——— sigortalısının açtığı tazminat davası olduğu görülmektedir. Poliçede aracın özel amaçlı kullanıldığı belirtilmiştir. Bu haliyle yargılamanın tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli ———–Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2020