Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/336 E. 2021/399 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/336 Esas
KARAR NO : 2021/399
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2020
KARAR TARİHİ : 21/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesiyle özetle; davacı kooperatif ile davalı arasında —— imzalandığını, anılan sözleşmelerin —– aykırı olduğu, davacının eski yönetim kurulunun yetkisiz biçimde ve davalı yanla ortaklaşa kötü niyetli olarak ve de kooperatifi zarara uğratma kastıyla imzalanan bu sözleşmeler kapsamında davalıya—- durumda olduğunu, davacı —— tescil ve ilan edildiğini, davalı ile imzalanan sözleşmenin baştan itibaren geçersiz olduğundan davalıya ödenen —- ödeme tarihleri itibariyle İşleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; —- tadilat dekorasyon sözleşmesi ile davalı şirketin hiçbir ilişkisinin bulunmadığını, bu protokol altındaki imzanın —– ait olmadığını, bu sözleşme ile ilgili olarak davacı tarafın davalı şirket ile yaptığı herhangi bir ödeme bulunmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen —- danışmanlık sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğunu, uyuşmazlık konusu danışmanlık sözleşmesinin taraflarca —- feshedildiği ve düzenlenen fesih protokolü ile taraflar bu sözleşme İle ilgili olarak birbirlerinden herhangi bir alacaklarının ya da hak taleplerinin olmadığını, alınamayan bir hakkın vaya yerine getirilmeyen bîr yükümlülüğün bulunmadığını karşılıklı olarak açıkça kabul, beyan ve taahhüt ettiklerini tüm bu nedenlerle davacı tarafça açılan davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce;—- sayılı dosyası — üzerinden celp edilerek incelenmiş ve mahkememizce uyuşmazlığın çözümüne ilişkin mali müşavir bilirkişiden ve kooperatifler konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava; davalıya yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan ve değerlendirilen deliller ile hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacı kooperatif tarafından, davalı şirket ile yapılan ———– yasa ve ana sözleşme hükümlerine aykırılık sebebiyle baştan itibaren geçersiz olması nedeniyle davalı şirkete yapılan ödemelerin iadesinin talep edildiği, celp edilen —- davalı—– münferiden yetkilisinin ise—- tarihli—– tarihli —— seçildiği, davacı tarafın geçersizliğini iddia ettiği — tarihli protokolün davalı şirket ortağı ve yetkilisi olan —- davalı şirket ortağı ve yetkilisi olan —— yedek üyesi olduğu tarihte imzalandığı anlaşılmaktadır.
—— Yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli ortaklık işlemleri dışında kendisi veya başkası namına, bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz.” şeklinde düzenleme bulunduğu görülmüştür.
3476 sayılı Kanunun 15. maddesinin gerekçesi incelendiğinde; kooperatif yöneticileri ile personeline kooperatifle iş yapma yasağı getirilerek, yönetici ve personelin bu yolla menfaat temin etmeleri ve tartışmalı işlemlere girişmeleri engellenmeye çalışılmıştır. Bunlardan ayrı olarak, madde ile yönetim kurulunun genel kurulun yetkilerini kullanamayacağı hükmü getirilerek, yönetim kurullarının yetki aşımı niteliğindeki işlemlerinin müeyyideye bağlanması imkânı yaratılmıştır” şeklinde düzenleme yapıldığı görülmüştür.
Tüm bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu —— tarihli danışmanlık sözleşmesinin, davalı şirket ortağı ve yetkilisinin aynı zamanda kooperatif yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle geçersiz olduğu, her ne kadar davalı vekili —– yapıldığı tarihte —- olmasından dolayı sözleşmenin geçerli olduğunu iddia etmiş ise de —– işlem yapma yasağından bahsetmiş olup, asil veya yedek üyeliğe dair bir ayrının bulunmadığı; kaldı ki sözleşmeler geçerli kabul edilse dahi davalı şirketin davacı kooperatife hizmet verdiğini ispatlayamadığı, usulüne uygun ihtara rağmen davalı şirketin inceleme gün ve saatinde ticari defterlerini hazır etmediği, mali müşavir bilirkişi tarafından incelenen davacı kooperatif defterleri uyarınca —– tarihli danışmanlık sözleşmesi kapsamında davalı şirket tarafından davacı kooperatif adına herhangi bir fatura düzenlenmediği, —-tarihli protokol uyarınca davacı kooperatif tarafından davalı şirkete toplam —- ödeme yapıldığı ve ödemenin avans hesaplarında mevcudiyetini hareketsiz olarak koruduğu, —-tarihli —- kapsamında ise davacı kooperatif tarafından davalı şirkete toplam —ödeme yapıldığı, bu tutarın —–iade edildiği, söz konusu ödemenin de avans hesaplarında mevcudiyetini hareketsiz olarak koruduğu, sonuç itibariyle davacının davalıya yaptığı toplam —-demenin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesinin gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KABULÜ ile—– dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 60.010,33 TL harçtan peşin yatırılan 15.003,44 TL harcın mahsubu ile bakiye 45.006,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 15.065,64 TL dava açılış masrafı ve 2.066,50 TL yargılama masrafı toplamı 17.132,14 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 60.975,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde———- Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 211/04/2021