Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/325 E. 2022/294 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/325 Esas
KARAR NO : 2022/294

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/02/2020
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- tarihinde dava dışı sürücü——– yerinde —- düz—- otomobilinin ön sağ kısımları ile, istikametine göre sağ taraftan — takiben gelerek —— gitmek için — dönüşe geçen davalı —- araç dava dışı— sayılı —— —– ön kısımlarının çarpışması sonucu, —yolcu koltuğunda bulunan davacı …—yaralanması ile neticelenen dava konusu kazanın mevdana geldiğini, trafik kazası tespit tutanağına göre — sayılı araç sürücüsünün 8/8 oranında tam kusurlu olduğunu, söz konusu kaza sebebi ile müvekkilinin geçici ve kalıcı maluliyetlerinin meydana geldiğini beyanla; trafik kazasında yolcunun bedensel zarara uğraması nedeniyle, toplanacak delillere göre (6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca) maddi tazminat tutarı belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) 1.000(Bin) TL’nin, sürücü yönünden olay tarihinden; sigortacı —–limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine; 50.000 TL manevi tazminatın, olay tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte sürücüye ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediğini, —— plaka sayılı aracın müvekkil şirkete– geçerli olmak üzere — poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin 330.000 TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu, geçici işgöremezlik ve bakıcı giderlerinin tazminat poliçe kapsamında bulunmadığını, tazminat hesabında —– alınması gerektiğini, mütefarik kusurun araştırılması gerektiğini, müvekkili şirkete usulüne uygun başvuru yapılmadığından faizin reddedilmesi gerektiğini beyanla; davanın reddine, müvekkil şirket aleyhine yargılama giderleri ile faize ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Diğer davalı … kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacı yanın dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan maluliyet ve iş göremezlik nedeni ile uğranılan zararın tazminine ilişkin olarak açılan tazminat davasıdır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmış —– raporunda özetle; raporunda kaza tarihinde geçerli olan — ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine nihai özrünün % 6, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olduğu tespit edilmiştir.
Tazminat ve yüzdelik kusur hesabı için alınan raporda; ” Davalı tarafa sigortalı ——oranında kusurlu olduğu, Dava dışı sürücü — sayılı — sürücüsü) ——kusursuz olduğu, Davacı yolcu …— plaka sayılı ——- koltuğunda yolcu konumunda bulunduğu ve kazayı önlemek bakımından alabileceği herhangi bir önlemi bulunmadığından, kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, —- Tutanağındaki değerlendirmeye taraflarınca uyulduğu (Tutanakta; —– 2918 sayılı KTK’nun 57/1-b maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğu, ——- plaka sayılı araç sürücüsünün herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığı görüş ve kanaati belirtilmiştir), sürücülerin kusur durumu ile Karayolları Trafik Kanunu “nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, —- yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “———-” tarafından — tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “——– tarihinden sonra düzenlenen — kapsayacağından,—- esas alınarak yapılan hesaplamada — İlamları da dikkate alınarak; —– görüş değişikliği yapılıncaya —— hesaplama yapıldığı, Davacının— boyunca mahrum kaldığı gelirlerine dair dosyaya herhangi bir bilgi ve belge tespit edilemediği, bu yönüyle geçici iş göremezlik zararı hesaplanmadığı, Maluliyet oranı konusunda takdirin —- sayılı raporundaki; — Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre tüm vücut engellilik oranının %6 (YüzdeAltı) olduğu dikkate alınarak hesaplandığında; Davacı … ‘—- hesaplanan —olduğu, kaza tarihi itibariyle teminat limitinin 330.000,00 TL olduğu, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre yaşanan yaralanmanın herhangi bir maluliyet oranına neden olacak mahiyette olmadığı dikkate alınarak hesaplandığında; Davacı … — hesaplanacak herhangi bir zararının olmadığı,” şeklinde rapor sunulmuştur.
Kusura ilişkin bilirkişi değerlendirmelerinin kaza tutanağı ile uyumlu olduğu, kusur ve aktüer bilirkişi tespitlerinin denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüştür.
2918 sayılı Yasanın 85 ve devam maddeleri gereğince bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa,—— bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, —— durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir. Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur. Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Motorlu araçların —— karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece —–sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir—- Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85.maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiş olup, bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya —– bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı Yasa’nın 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı Yasa’nın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu,— kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Anılan yasal hükümlerden,— — sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması——– türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, —— kabul edilmektedir.
İşletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91. maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 88. maddesinde; bir motorlu aracın karıştığı kazada, bir 3. kişinin uğradığı zarardan dolayı birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunların müteselsil sorumlu olarak tutulacağı hüküm altına alınmıştır.
Somut uyuşmazlıkta yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince trafik kazası sonucu oluşan zararlardan kusuru ile sebebiyet veren davalılar işleten ve trafik sigortacısı ile kazaya karışan davacı-zarar görene karşı müteselsilen sorumludur.
Maluliyet raporuna göre davacının davaya konu kaza sebebiyle maluliyetinin %6 olduğu, kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davacının kusursuz, davalı ..— % 100 kusurlu olduğu, davalı tarafın kusur oranı üzerinden hesaplamaya göre sürekli iş göremezlik, — göremezlik tazminatına hak kazandığı dikkate alınarak davacı yanın maddi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı … yönünden temerrüt tarihinden itibaren, davalı sürücü ve araç maliki yönünden ise kaza tarihinden itibaren sigortalı aracın ticari araç olması sebebiyle avans faiz işletilmiştir.
Davalı taraf müterafik kusur indirimi yapılması talebinde bulunmuş ise de kusur bilirkişisi raporunda yolcu konumunda bulunan davacının kazayı önlemek bakımından alabileceği bir önlem olmadığı tespit edildiğinden müterafik kusur indirimi yapılmamıştır. Ayrıca davacı tarafın geçici iş göremezliğe ilişkin bir talebi olmadığı ve ıslah dilekçesi ile de kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinde bulunduğu görüldüğünden geçici iş göremezlik tazminatı yönünden değerlendirme yapılmamıytır.
Manevi zararın şahsiyet haklarına vaki tecavüz dolayısı ile bir kimsenin duyduğu cismani ve manevi acı ızdırap ve elem, bir kimsemin hayattan —– almasında yaşama zevkinde bir azalma olarak tarif edildiği, bu tariften anlaşılacağı üzere, manevi tazminata temel olan düşüncenin bozulmuş olan ruhi ve bedeni kusurun kısmen ve imkan nispetinde yeniden elde edilmesini teminine yönelik olduğu, manevi tazminatın kabulundeki —- cezalandırılmak veya onu muzayaka haline düşürmek olmadığı, mağdurun mal varlığında bir çoğalma husule getirmek veya mağdurun istediği tazmin şekillerini birini kabul etmek sureti ile onun acısını gidermek ve —— onu tatmin etmek şeklinde tarif edildiği, hukuka aykırı bir fiilin manevvie tazminatı gerektirebilmesi için o fiilin bir şahsın şahsa bağlı haklarını başka bir deyim ile şahsi menfaatlerini ihlal etmesi gerektiği, şahsa bağlı hakkın ise herkese karşı ileri sürülebileyeceği resmi ismi, —- sırra iktisadi şahsiyete yapılan tecavüzlerin de şahsiyet haklarını ihlal eden haraketler olarak kabul edildiği TBK’nun 56 maddesinde de bu gibi şahsi menfaatlerin ağır ihlali halinde kusurunda ağır olması kaydı ile manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Somut olayda davacının davaya konu kaza sebebiyle meydana gelen maluliyetinden duyduğu elem ve keder ile olay tarihi, kazanın oluş şekli, kusur durumu ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek hükmedilen tazminata haksız fiil tarihi olan kaza tarihinden itibaren —- olması sebebiyle avans faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ İLE; 171.320,98 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kabulüne karar verilen alacağa davalı … yönünden kaza tarihi olan — tarihinden itibaren, davalı … —- temerrüt tarihi olan — tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE; — manevi tazminatın kaza tarihi olan 02/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ….— alınarak davacıya verilmesine
3-Karar harcı 14.435,33 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 174,20 TL harç ile 582,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 13.679,13 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 174,20 TL peşin nispi harc ve 582,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 810,60 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
5-Davacı tarafından yapılan 268,90 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.868,90 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.777,95 TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı … kendisini maddi tazminat davasında vekil ile temsil ettirdiğinden — hesaplanan —davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davcı tarafa verilmesine,
8-Davacı … kendisini manevi tazminat davasında vekil ile temsil ettirdiğinden —- hesaplanan 6.000,00 TL’nin davalı …——– tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalılar ….—. kendilerini manevi tazminat davasında vekil ile temsil ettirdiğinden — hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretnin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
11-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile ——– arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre 1.255,76 -TL.sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına, 64,24 TL.sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzününe karşı , davalıların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.