Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/324 E. 2020/624 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/324 Esas
KARAR NO : 2020/624

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan protokol gereği edimini yerine getirmeyen davalı … aleyhine İstanbul Anadolu—-. İcra Müdürlüğü’nce —– Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takiBi başlatıldığını davalı tarafından 26/09/2016 tarihinde takibe itiraz edilmesi sonucu takibin durdurulduğunu belirtilerek davalı-borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olarak ileri sürdüğü itirazının iptali ile icra takibinin kaldığı yerden devamına, davalı-borçlu aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı-borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin borcu olduğunu asla kabul etmemekle birlikte taleplerinin zamanaşımına uğraması nedeni ile zamanaşımı def’inde bulunduklarını, sözleşmede uyuşmazlığın—— hüküm altına alındığını, bu nedenle görevli mahkemenin —-olmadığını bu nedenle de görevden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesindeki ileri sürülen tüm hususların gerçek dışı olduğunu ve tamamını reddettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE:
Dava taraflar arasında akdedilen 03/12/2006 tarihli protokol uyarınca kurulması planlanan limited şirketin kurulmaması sebebiyle ödendiği iddia edilen paranın iadesine yönelik başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir
Takibe konu edilen protokolün incelenmesinde taraflar arasında—– kurulmasının kararlaştırıldığı, dosya kapsamında alınan —— tescil bilgilerinin gönderildiği, davacı vekili tarafından sunulan 25/02/2020 tarihli beyan dilekçesinde ve 25/06/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında da açıkça belirtildiği üzere taraflar arasında kurulması planlanan şirketin kurulamadığı bu sebeple alacağın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği kanaatinin hasıl olduğu ancak İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ——– Karar sayılı kararında şirketin kurulduğundan bahisle davanın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu yönünde kesin karar verildiği anlaşılmakla görev hususu irdelenmeksizin davanın esasına girilmiştir.
Talep adi yazılı protokol gereğince ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir (HMK madde 190). Bu nedenle ispat külfeti öncelikle davacıdadır. Davacı ise hukuki ilişki gereği iddiasını ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Yazılı delille veya yazılı delil başlangıcı yoksa davanın, ikrar (HUMK. md.236-HMK.md.188) yemin (HUMK.md.344-HMK.md227) gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır.
Davacı taraf, iddiaların ispatı için her iki tarafın imzasını taşıyan ve imza inkarına konu olmayan protokol sunmuş olup protokolde kararlaştırılan şirket —– şirketin kurulmadığı,”——– kurulduğu bu şirketin ortaklarının dava dışı kişiler olduğu, kurulması planlanan şirket ile kurulan şirket arasında protokol kapsamında bağlantı bulunmadığının ve bu hali ile protokol kapsamında kurulması planlanan şirketin kurulamadığının kabulü gerektiği, taraflarca yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli geri isteyebileceği, taraflar arasında akdedilen yazılı sözleşme kapsamında davacının davalı tarafa 285.000,00 TL bedelin ödendiğinin taraflar arasında imza altına alındığı, protokolde kurulması planlanan şirketin de kurulmadığı anlaşılmakla tarafların yazılı sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iadesi gerektiğinin kabulü ile itirazın iptaline, alacağın likit olması nedeni ile davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı/takip borçlusunun, İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyasına vaki itirazının İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına
3-Kabulüne karar verilen alacak miktarı olan 285.000,00 TL’nin %20′ si olan 57.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 19.468,35 TL’den dava açılırken yatırılan 3.408,59 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 16.059,76 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 3.408,59 TL peşin harç, 31,40 başvurma harcı, 4,60 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 3.444,59 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 146,00 TL posta giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan —–göre belirlenecek nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 28.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
10-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.