Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/313 E. 2020/101 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/313 Esas
KARAR NO : 2020/101

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2020
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffa——- ile Davalı şirkete arasında —– yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesi düzenlenmiş, davalı taraf ekonomik sıkıntı olduğunu belirtmesi üzerine müteveffada, arsası üzerindeki inşaatın biran önce tamamlanması için açıklama yapmak suretiyle davalı tarafa borç verdiğini, müvekkilleri tarafından bu borç istediği halde ödenmediği için ——– Aleyhine İstanbul Anadolu — İcra Dairesi — Esas sayılı dosya no ile icra takibi başlatıldığını ve borçlu vekili tarafından borca itiraz ediliğini, müvekkillerinin davalı ———– icra takip dosyasında sunmuş oldukları dekontlardan da açıkça görüleceği üzere alacağı bulunduğunu, her ne kadar müvekkilleri tarafından davalıya borcu ödemesi için başvurulmuşsa da herhangi bir sonuç alınamadığını, sonuç alınamamasından dolayı yukarıda belirtildiği üzere İstanbul Anadolu —. İcra Dairesi — Esas sıyılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış ve borçlu tarafından yapılan haksız itiraz nedeniyle huzurdaki davayı açma zaruretimiz doğduğunu, tüm bu nedenlerle borçlunun İstanbul Anadolu — İcra Dairesi —- Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, Haksız şekilde yapılan itiraz nedeniyle davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali davasıdır.
Somut olayda uyuşmazlık; eser sözleşmesi niteliğinde bulunan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi 6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesinde 6098 Sayılı TBK’na atıfta bulunulmak suretiyle sayılan sözleşmelerden olmadığından, dava mutlak ticari dava niteliği taşımamaktadır. Davalı şirket tacir olmakla beraber, davacılar gerçek kişi olup tacir sıfatları bulunmamaktadır. Bu nedenle, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili nispi ticari dava olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir. Şöyle ki; nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
Taraflar arasındaki dava temelinde 6098 sayılı TBK’nın tanımlanan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, sözleşme dolayısıyla davacılar murisi tarafından davalıya borç olarak verilen bedelin ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali mahiyetindedir. Bu durumda uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir
Tüm bu yapılan açıklamalar neticesinde, görev hususu dava şartı olduğundan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —- Esas, —- Karar sayılı ilamı doğrultusunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesine göre mahkememizin görevsizliğine ve davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair tensiben aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) DAVANIN GÖREVSİZLİK NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-) Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-) 6100 sayılı HMK md. 331/2 uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz görevsizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile tensiben karar verildi.