Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/308 E. 2020/168 K. 02.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/308 Esas
KARAR NO : 2020/168

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2020
KARAR TARİHİ : 02/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili 04/02/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı şirket bünyesinde oluşturduğu ———– numaralı hesabına davalı şirket tarafından ortada hiçbir yasal delil ve gerekçe olmadan bloke konulduğunu, Adana —- Noterliğinin —– sayı nolu ihtarnamesi ile usulsuz konulan blokenin kaldırılması aksi takdirde zararların tazminini yasal yollara başvurulacağı hususunda ihtarnamesi çekildiğini, buna rağmen davalı şirket hesap üzerindeki blokeyi kaldırmadıklarını, müvekkilinin —- numaralı hesabına uygulanan blokenin kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Söz konusu dava mahkememizce incelenerek dosyada arabuluculuk tutanak aslının eksik olduğu tespit edilmiştir.
SAVUNMA:
7155 sy 23’ncü maddesi ile eklenen 6325 sy m.18/A-2 maddesi uyarınca dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmamıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirket tarafından davacının hesabına konulan blokenin kaldırılması ve sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde açılan alacak davasıdır.
Ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır(7155 sy 20’nci maddesi ile eklenen TTK m. 5/A-1).
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. (7155 sy 23’ncü maddesi ile eklenen 6325 sy m.18/A-2).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller ve tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 19/12/2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğüne giren 7155 Sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 Sayılı TTK. ‘ya eklenen 5/A maddesi gereğince ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmasından önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlendiği, dava açılışında arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dosyaya sunulmadığı, bunun üzerine —- tarihli ara karar ile davacı vekiline, anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın dosyaya sunulması için bir haftalık kesin süre verildiği ve tebligatın davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanak aslının sunulmadığı ancak 27/02/2020 tarihli beyan dilekçesi ile arabuluculuk görüşmelerine başlandığı ve ilk oturumun 01/03/2020 tarihinde olacağının bildirildiği, oysaki davanın 04/02/2020 tarihinde açıldığı bu hali ile dava açılmadan önce arabulucuya başvuru dava şartının gerçekleşmiş olduğundan bahsedilemeyeceği, 7155 sy 23’ncü maddesi ile eklenen 6325 sy m.18/A-2 maddesi uyarınca davanın usulden reddi gerektiği, mahkemece dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden (HMK m. 115/1) nazara alınacağı, tespit edilen dava şartı noksanlığının dava açıldıktan sonra giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla başkaca bir işlem yapılmayıp davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 Sayılı Kanunun 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23’üncü maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2- Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan toplam 170,78 TL hacın mahsubu ile fazla yatırılan 116,38-TL peşin harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.