Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/25 E. 2023/128 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/25 Esas
KARAR NO : 2023/128

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 06/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ——- sicil numarası ile kayıtlı ——ortağı olduğunu, Müvekkiline ortaklık sıfatından dolayı çok önceden beri her ay düzenli olarak ve gelir sağlama amacıyla huzur hakkı ve avans adı altında iki ayrı ödeme yapıldığını, bu ödemelerin aylık toplamının uzun süredir 10.000,00 TL iken 2.000,00 TL artırım yapıldığını ve 12.000,00 TL olduğunu ve son aylarda huzur hakkı ve avans toplamı olarak aylık 12.000,00 TL ödendiğini, ancak ortaklar arasında anlaşmazlık çıktıktan sonra aynı zamanda şirkel müdürü sıfatına haiz diğer ortakların keyfi bir uygulaması ile bu ödemelerin fiilen durdurulduğunu ve 2018 yılı Temmuz ayından itibaren ödenmediğini, davalı şirkete —–Noterliği aracılığı ile gönderdikleri 24.10.2018 tarih ve ——- yevmiye sayılı ihtarname ile fazlaya ilişkin hakları da saklı kalmak kaydıyla, ödenmeyen 2018 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ilişkin alacakları toplamının 48.000,00 TL’nin ya şirkete olan sermaye borcu ile takas/mahsup edilmesi ya da taraflarına ödenmesi için iki gün süre verildiğini ve ihtarnamenin 26.10.2018 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, Davalı tarafın ihtarnamenin kendilerine tebliğinden sonra —–Noterliğinin müvekkile gönderdiği 02.11.2018 tarih ve ——- yevmiye sayılı ihtarname ile sermaye borcunu ödemesini, aksi halde hukuki ve icrai işlemlere başlayacağını bildirdiğini ve müvekkilin icra takibine uğramamak için yakın çevresinden borçlanmak suretiyle şirkete olan sermaye borcunu ödediğini, Davalının gönderdiği ihtarnameden takas/mehsup talebini kabul etmediğinin anlaşıldığını, ancak davalının müvekkilin alacağı olan 48.000,00 TL’yi de ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını beyan ederek, davanın kabulü ile itirazı iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20.den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının tek gayesinin müvekkil şirkete karşı dayanaktan yoksun davalar ikame etmek ve pes etmesini sağlamaya çalıştığını, davacının müvekkili şirketten hiçbir alacağının bulunmadığını aksine davacının müvekkil şirkete borcunun olduğunu, davacının huzurda görülmekte olan iş bu davayı kötü niyetli olarak ikame ettiğini. Davacının ortağı bulunduğu müvekkil şirkete karşı ticari ihanetini sürdürdüğünü, beyan ederek, Davanın reddine, İcra inkar tazminat taleplerinin reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, ——-sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davacı vekili 03.03.2023 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiğini, davada vekalet ücreti ile yargılama gideri ve masraflarını talep etmediğini bildirdiği, vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görüldü.Davalı vekili 02.03.2023 tarihli dilekçesi ile davacı yanın dosyada feragat etmesi halinde, yargılıma gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği görüldü.HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK nun 307.maddesi gereğince davacının davasının feragat sebebiyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan başlangıçta yatırılan 703,30 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 523,40 TL .nin kararın kesinleşmesinden sonra ve talebi halinde davacı tarafa iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Talep olmadığından taraflar lehine vekalet ücretin hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça dosyaya yatırılmış olan gider avansından artacak kısmın HMK 333.Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,Dair; tarafların yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde—– Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.