Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/234 E. 2020/526 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/234 Esas
KARAR NO : 2020/526

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın ————— açılmış ———–hesabın bilgisi dışında açıldığını, bu hesaptan —– tarihinde hiç tanımadığı dava dışı ——– isimli kişi tarafından——- çekildiğini, söz konusu işlemler ile ilgili bilgisi ve onayı olmadığını bildirdiğinden bahisle müvekkili adına usulsüz olarak ve sahte talimatla hesabından çekilen 400.000,00-TL’nin müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ———- tarihinde açılmış —————–numaralı hesabının —- tarihinde bizzat davacı tarafından açıldığını, hesaptan gerçekleştirilen tüm işlemlerin de davacının bilgisi ve onayı dahilinde yapıldığını, davaya konu para çekme işleminin se davacı tarafından yazılıp imzalanan ödeme talimatı ile gerçekleştirildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı adına talimatı olmadan açıldığı iddia edilen hesaptan, yine davacının talimatı ve bilgisi olmadan 3. Kişiye ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Davalı banka olup hizmet veren sıfatının bulunduğu, davacının ise davalı bankada hesabı bulunan gerçek kişi olup tüketici sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacının tacir olduğu ve hesabın ticari hesap olduğu iddia edilmemiştir.
Davacı adına açılan hesaba ilişkin işlemlere ilişkin uyuşmazlık da ticari dava niteliğinde bulunmayıp tüketici kanunu kapsamında değerlendirilmesi gereken uyuşmazlıktır.
Mahkemelerin önüne gelen uyuşmazlıklarda görevli olup olmadıklarını incelemesi dava şartı olup kamu düzenine ilişkindir ve hakim tarafından re’sen dikkate alınmalıdır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. Maddesinin K bendinde ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiler tüketici olarak tanımlanmış olup, davacının ticari veya mesleki amaç ile hareket ettiği ileri sürülmemiş olup, davacı tüketici konumundadır. Aynı maddenin ” l ” (L) bendinde bankacılık işleminin dahi tüketici ile yapılmış olması halinde tüketici işlemi olduğunun belirtildiği, dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6502 sayılı kanunun 73/1 maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından davaya bakmakta mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla, dava dilekçesinin HMK 114/c maddesi uyarınca usulden reddine, davaya bakmakta mahkememizin görevsizliğine ve görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunun tespitine karar vermek gerekmiş, hüküm aşağıdaki şekilde tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.