Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/835 E. 2020/334 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/835 Esas
KARAR NO: 2020/334
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/11/2019
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkil banka arasında akdedilen ———- gereğince şirkete şirket kredi kartı ve çek hesabı tahsis edildiğini ve kullandırıldığını, kredi kartı harcama bedeli ve çek kanunu gereğince çeklerin ödenememesi nedeni ile, oluşan banka zararından doğan borçluların ——— süresinde ödenmemesi nedeni ile davalı borçluya ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamede toplam borcun ödenmesi için verilen sürenin bitim tarihi itibarı ile de borcun ödenmemesi üzerine borçlu şirket hakkında —- İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, dosyaya yapılan itiraz nedeni ile takibin durduğunu beyan ederek, davamın kabulü ile, icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davacının dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, —– İcra Müdürlüğünün —— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini ———-sağlamak amacı ile açılır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış ——— yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu,———-İcra Müdürlüğünün –esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde buludğu, borçlu tarafından —– tarihli itiraz dilekçesinde Borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın —— tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan raporda ,”Çek kanunu gereğince, Banka kaynağından ödenmiş olan —– adet çek yaprak bedelinden kaynaklanan alacak yönünden Davalının —— İcra Müdürlüğünün — dosyasına yaptığı itirazın –Asıl Alacak, — faiz ve —- olmak üzere toplam — üzerinden iptalin gerektiği, toplam alacağın — olan asıl alacak kısmına takip tarihi olan — tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık —- gecikme — faiz oranı ve bu faizin %5 gider vergisi ile birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerektiği, Kredi kartından kaynaklanan alacak yönünden itirazın — asıl alacak — Faiz ve —–olmak üzere toplam —– üzerinden iptalinin gerektiği, kredi kartından kaynaklanan alacağın —- olan asıl alacak kısmına takip tarihi olan —- tarihinden tahsil gününe kadar geçin günler için %5 gider vergisi ile birlikte hesaplanan tutarın ödenmesinin gerektiği, 15 adet çek yaprağına ilişkin depo talibine konu alacak yönünden davacı bankaca davalı firmanın kullanımına sunulan —- adet çek yaprağının davacı bankaya ibraz edilmediği, davacı bankaya henüz ibraz edilmemiş çek yaprakları nedeni ile dava konusu icra takibinde çek taahhüt bedeli olarak——— toplam ——– depo edilmesinin talep edildiği, takip tarihinden sonra davaya konu — adet çekin davalı tarafından bankaya iade edildiği, taahhüt tutarının ——– düştüğü ” şeklinde rapor sunulmuştur. Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulü yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden, mahkemece koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı takip borçlusunun——- İcra Müdürlüğünün —— Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile; —-asıl alacak,– işlemiş faiz, ——- – asıl alacak, – işlemiş faiz, —– asıl alacak — olmak üzere toplam —- yönünden devamına, kabulüne karar verilen takibe konu asıl alacağa takip tarihinden itibaren —– oranında faiz ve faize — oranında —– uygulanmasına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine
3-Alacaklısı olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Karar harcı 1.401,27 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 543,35 TL harcın mahsubu ile bakiye 857,92 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 543,35 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 587,75 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
6-Davacı tarafından yapılan 60,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 860,50 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 392,37 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan Yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.671,21 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Davacı tarafa iadesine
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde———–Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2020