Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/803 E. 2022/265 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/803 Esas
KARAR NO: 2022/265
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ: 05/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirketin —- tarihinden beridir çalıştığı ve taraflar arasında, davalı şirket işletmesine —- —- konulması konusunda anlaşmanın mevcut olduğunu aylık olarak davalı şirket tarafından belirli bir miktar ödeme karşılığı davalı firma çalışanlarının kartlı sistem ile, kartlarındaki kredi kadar aylık —- kullanabildiğini, — yılında davalı şirket talebi üzerine—-yeni —–yapılarak davalı şirket işletmesine konulduğu,— bulunan ve eksik ürünlerin —— edilebilmesi için bir personel ve lojistik aracı ile yüklemelerin yapıldığını, davalı şirket tarafından —- yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek aykırılığın giderilmesinin istendiğini, — tarihinde davalı şirketin sözleşmeyi feshettiğini, — tarihinde davacı şirketin ——– davalı şirket işletmesinden aldığı ve aynı/ertesi gün diğer bir rakip firmanın davalı şirket işletmesine kendi —-kurduğunu, bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin sona erme iradesini davalı tarafın önceden ve haber vermeden uyguladığını, rakip firma ile davalı firma arasında da sözleşmenin daha önce yapıldığını,—- davalı şirketin sözleşmeye devam iradesi dolayısıyla yeni yatırım yapılan iş için herhangi bir önel vermeksizin sözleşmenin sona erdirilmesinin hukuka aykırı olduğunu ve davacı şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacının hukuka aykırı fesihten kaynaklanan zararının ise, yatırım —– zararı: — otomatların geri alınıp depoya taşınmasına ilişkin — tarihinden önce sözleşmenin feshedilmesinden dolayı kar mahrumiyeti: — davacı şirketin, davalı şirket adına kestiği fiyat farkları dahil—- cari hesap alacağının olduğunu, beyan ederek fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydı ile, cari hesap alacağı ve sözleşmenin feshi dolayısıyla uğranıları zararlarına karşılık tazminat alacağı olarak, toplam şimdilik—– sözleşmenin haksız feshi ve fatura ödeme tarihiden başlamak üzere, ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama masrafı ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının, taraflar arasında imzalanan —— tarihli——- alarak feshettiğini, davacı şirketin ürün ve hizmetleri eksik ve gecikmeli verdiğini, bu nedenle—– numaralı ihtarnamesi ile aykırılıkların giderilmesi için ihtar edildiğini ancak aykırılıkların giderilmediğini, davalı şirketin davacı şirkete belli bir süre kadar ticari işbirliği taahhüdünde bulunmadığını, davacının amartisman zararı talebinin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacının depo ve lojistik zararı yönünden talebinin ise neye ilişkin olduğunu ve bu konuda ödeme yaptıysa bilgi, belge ve açıklamalarının olmadığını ve bu talebi kabul etmediğini, davacı tarafın bahsetmiş olduğu personel ve aracın sadece davalıya özgülenmediğini, taraflar arasında cari hesap mutabakatı sağlanamadığını, taraflar arasında akdedilmiş — işbirliği sona erdiği takdirde otomat kartlarında yer alan birikmiş tutarların personel ve genel gider pay toplamları düşülerek kalan tutarın paylaşılması gerektiğini, ancak davacının bu paylaşımı yapmadığını, her ne kadar — — nedeni ile cari hesaptan davalının davacıya borcu görünmekte ise de aynı — nedeni ile davalı firmanın da davacı firmadan alacaklı bulunduğunu, davacı taraf kayıtları ve otomat kartları içerisindeki birikmiş tutarların mahkemece tespitini, tespit edilecek bakiye tutarlardan—— yer alan hesaplamalar dikkate alınarak personel ve genel gider payının düşülmesini, kalan bakiye tutarın ise davalı firmanın davacıya olan cari hesabından takas ve mahsuptan sonra davacı taraftan alacaklı olmaları halinde söz konusu tutarları talep haklarını da saklı tuttuklarını, davacı tarafça hem müspet hem de menfi zarar talebinde bulunulamayacağı, zarar taleplerini dayanağı, zararların neye göre hesaplandığının belli olmadığını, bu konuda dava dilekçesinde bir açıklamanın bulunmadığını beyan ederek, takas ve mahsup taleplerinin kabulünü, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile davacı uhdesindeki —– kartları üzerinde yapılacak inceleme ile otomat kartları içerisindeki mevcut birikmiş bakiye tutarlarının —- tarihi itibariyle tespiti ve taraflar arasındaki —- yer alan hesaplamalar dikkate alınarak personel ve genel gider payının düşülmesi ve kalan bakiye tutarın davalı firmanın davacıya olan cari hesabından takas ve mahsubuna karar verilmesi, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasında kurulan sözleşmenin feshi sebebiyle cari hesap alacağı ve zarar tazminine yönelik olarak açılan davadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen raporda özetle; “Davacı yanın —– yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin incelendiğini, defterlerin açılış kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığını, ticari defterlerin davacı şirket lehine veya aleyhine kabiliyetlerinin Mahkemenin takdirinde bulunduğunu, davacı şirketin davalı şirkete takip ettiği hesabında —– yılına bakiyesiz devrettiği, davacı tarafından davalı şirkete—- bedelli fatura düzenlediği, davalı şirket tarafından da davacı şirkete—– ödeme yapıldığı, taraflar arasındaki bu ticari ilişki neticesinde davacı şirketin —- ticari defter kayıtlarına göre kaydi olarak davacı şirketin davalı şirketten — alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafa —–yılına ait ticari defter ve belgelerin incelendiğini, defterlerin açılış kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığını, ticari defterlerin davacı şirket lehine veya aleyhine kabiliyetlerinin Mahkemenin takdirinde bulunduğunu, davalı şirket tarafından ibraz edilen —- ticari defter kayıtlarına göre tarafların ticari kayıtlarının — tarihi itibariyle birbirini doğruladığı, sadece davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen —— bedelli faturanın davalı şirketiri ticari defter kayıtlarında yer almadığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre de davacı şirketin davalı şirketten kaydi olarak —— alacaklı olduğunun tespit edildiğini, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde davacı şirket tarafından davalı şirkete ——– bedelli fiyat farkı faturası düzenlendiği, söz konusu fiyat farkı faturasını da davalı şirketin kabul etmediği ticari defterlerine işlemediği görüldüğünü, davacı tarafından düzenlenen fiyat farkı faturası taraflar arasındaki ticari ilişkinin sonlanmasında sonra düzenlendiği, aralarındaki düzenlenen sözleşme hükümlerine de uygun olmadığının tespit edildiğini, Davacı şirketin davalı şirketten —- fiyat farkı’nı talep edemeyeceği sonucuna varıldığını, ——verilerine göre davacı şirketin davalı şirketten talep edebileceği kar mahrumiyetinin — olarak hesap edildiğini, otomat kartlarında—- tarihi itibari ile —- bedelin bulunduğunun heyetçe tespit edildiğini, sonuç olarak; Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen —– bedelli faturanın davalı şirketin ticari defter kayıtlarında yer almadığı, İşbu fatura konusu malların davalı şirkete teslim edilip edilmediğine dair sevk irsaliyesi dosya içeriğinde bulunmadığı, devamla işbu faturanın davalı —- tebliğ edilip edilmediği, edildi ise ne şekilde edildiği, davalı şirketin işbu faturaya karşı yasal sürede itiraz edip etmediği hususlarına ilişkin belgelerin de dosya içeriğinde bulunmadığı, —- tarihinden evvel sona erdirmesinde, davacının sorumluluğunda olan makinelerin sürekli teknik arızalarının olduğu yönünde iddiasını ispatlar yönde bir delil sunamadığı, Davacının personel gideri, depo gideri, amortisman gideri gibi menfi zararlarını tespite yönelik yeterli delil sunmaması nedeniyle bu zararlarının tespitinin mümkün olmadığı, Davacı tarafından, davalıdan teslim alınan otomat makinalar üzerinde inceleme yapılamadığından makinalarda elektrik kablolarında ve kartlarında bir hasarın olup olmadığının belirlenemediği, Davacı tarafından da —– açıklamasını yaptığı hususlarda teslim alındığına ilişkin taraflar arasında imzalanmış belge ibraz edilmediği gibi makinalar üzerinde yapılmış bir tespit raporu da bulunmadığından davacının amortisman zararı olarak talep ettiği —– değerlendirilmesinin yapılamadığı, —; —–olayda davalı tarafırıdan protokolün tarafları bir takvim yılı için bağladığının kabulü halinde işbu sürenin bitiminden evvel davalı tarafından fesih edilmesi nedeniyle davacının zararının muaccel hale gelebileceği, İşbu hususa ilişkin nihai kararın ise Mahkemede olduğu, Kural olarak ihtar şekle tabi olmamakla, işbu ihtarın geçerli olup olmadığı hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu, Teknik kısımda yapılan incelemeye göre; uyuşmazlık konusu olayda, Davalı protokolü bitiş tarihinden evvel sona erdirmesinde, davacının sorumluluğunda olan makinelerin sürekli teknik arızalarının olduğu yönünde iddiasını ispatlar yönde bir delil sunamadığı görüşü verildiğinden protokolü haklı sebeple süresinden evvel fesih ettiğini ispatlayamayan davalının kusursuzluğunu ortaya koyamadığı sonucuna varılabileceği, İşbu hususta nihai takdirin Mahkemede olduğu, Davacının müspet zararının tespitinin protokolün sona ereceği takvim gününe kadar mahrum kaldığı kar ile işbu karını süresinde elde edememesinden kaynaklanan gecikme Zararının tespiti ile söz konusu olabileceği, Davacının faiz talebinin Mahkeme’nin takdirinde olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen ek raporda özetle; ” Kök raporda teknik yönden yapılan incelemeye göre; uyuşmazlık konusu olayda Davalı, protokolü bitiş tarihinden evvel sona erdirmesinde, davacının sorumluluğunda olan makinelerin sürekli teknik arızalarının olduğu yönünde iddiasını ispatlar yönde bir delil sunamadığını, işbu nedenle protokolü haklı sebeple süresinden evvel feshettiğini ispatlayamayan davalının kusursuzluğunu ortaya koyamadığı sonucuna varılabilecek olup takdirin Mahkemede olduğunu, yine teknik kısımda yapılan incelemeye göre; Davacının personel gideri, depo gideri,—- gideri gibi menfi zararlarını tespite yönelik yeterli delil sunmaması nedeniyle bu zararlarının tespitinin mümkün olmadığı kanaatine varıldığını, davacının müspet zararının tespiti ise —– sona ereceği takvim gününe kadar mahrum kaldığı kar ile işbu karını süresinde elde edememesinden kaynaklanan gecikme zararının tespiti ile söz konusu olabileceğini, taraf vekillerinin kök rapora itirazlarına katılmanın mümkün olmadığı, kök rapordaki görüşü değiştirecek nitelikte dosyaya herhangi bir belge sunulmadığından kök rapordaki görüş sonucuna varıldığı” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi heyeti tarafından verilen ikinci ek raporda özetle; “Dava dosyası üzerinde yapılan incelemelerde itirazlar yönünden daha önce düzenleıdı kök raporda herhangi bir değişiklik meydana gelmediği, kök ve ek rapordaki görüşlerinin devam ettiği, Hukuki olgular konusunda takdirin tamamen Mahkemeye ait olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflar arasındaki sözleşme ister belirli ister belirsiz süreli olsun, haklı sebebin varlığı halinde olağanüstü fesih yoluyla sözleşmeyi ortadan kaldırabilirler. Sürekli borç doğuran bir sözleşmenin olağanüstü sebeple feshedilebilmesi için, fesih hakkını kullanacak taraf bakımından, hukuki ilişkinin devamını çekilmez hale getiren haklı bir sebebin mevcut olması gerekir. Kanunda düzenlenen sözleşmeler bakımından çekilmezlik unsuru açıkça kabul edilmiştir. Bizzat tarafları ilgilendiren olguların veya tarafların dışındaki etkenlerin değişmesi, taraflardan biri için ilişkiyi çekilmez hale getiriyorsa, sözleşme olağanüstü fesih yolu ile ortadan kaldırılabilecektir. Sözleşme ilişkisi devam ederken, hangi olguların veya etkenlerin sözleşme ilişkisini çekilmez hale getirdiğini o somut olay bakımından tespit etmek gerekir. Olguları ve etkenleri bir liste halinde önceden belirlemek mümkün değildir. Somut olayda davalı taraf makinelerin sürekli arızalanmalarını fesih sebebi olarak ileri sürmüş ise de dosya kapsamında davalının iddiasını ispat eder bir somut delil bulunmadığından davalının feshinin haklı fesih kabul edilmesi mümkün değildir. Kusursuzluğunu ispat edemeyen davalı taraf sözleşmenin feshinden doğan zararlara katlanmalıdır. Davacının protokolün sona ereceği takvim günününe kadar oluşan mahrum kalınan karından davalı taraf sorumlu olacağından — Beyannamesine göre tesip edilen——kar mahrumiyeti talebinin kabulü gerekmiştir.
Cari hesap alacağı yönünden tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmış olup davacının kendi defterlerine göre davalıdan — alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre de davalının davacıya —- borçlu olduğunun tespit edildiği, hesaplar arasındaki mutabakatsızlığın davacı tarafından davalıya kesilen —– faturadan kaynaklandığı, söz konusu faturanın davacı tarafından taraflar arasındaki ticari ilişki sonlandıktan fiyat farkı faturası olarak kesildiği anlaşıldığından fiyat farkı faturasının taraflar arasındaki ticari ilişki sonlandıktan sonra kesilmesi ve taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine uygun olmaması sebebiyle davalı tarafın ticari defterlerinde tespit edilen borç miktarı olan —- üzerinden davacının cari hesap talebini kabul etmek gerekmiştir.
Davalı taraf yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi içerisinde takas mahsup defini ileri sürmüştür. Bilirkişi tarafından kartlar içerisinde — bedel bulunduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki — yer verilen ticari ilişkinin sona ermesi halinde —- tarafından karşılanan personel ve genel gider pay toplamları düşüldükten sonra kalan bakiye karşılıklı işbirliği doğrultusunda paylaşılacaktır” hükmü yer aldığından davacının personel ve genel giderlerinin tespiti için bilirkişilerden ek rapor alınmış ise de bu hususta bilirkişiler tarafından bir tespit yapılamadığından kart içindeki bakiyeler takdiren yarı yarıya taraflara pay edilerek davalı tarafın takas mahsup defi sebebiyle davacının oluşan — kar mahrumiyeti ve cari hesap alacağı — olmak üzere toplam — kart içindeki bakiyenin yarısı olan — düşüldükten sonra —- üzerinden taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tarafından yatırım —- yapamaz hale gelmesinden kaynaklı — geri alınıp depoya taşınmasından doğan —–talep edilmiş ise de ; nakliye, depo giderlerine ilişkin dosya kapsamında fatura veya somut delil bulunmadığı; söz konusu makinelerin hasarlandığı, yıprandığını ilişkin delil bilinmadığı, makenelerin — tarihinde dava dışı — sebebiyle —- zararının oluşmayacağı; —- çalışamaz hale geldiğine, bu personel ve aracın salt davalının işlerini yapmaya tahsis edildiğine ilişkin bir delil bulunmadığı görüldüğandin iş bu taleplerin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; —kar mahrumiyeti olmak üzere toplam — düşüldükten sonra kalan —- dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin tüm istemlerinin reddine,
2-Karar harcı 2.211,32 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.525,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 685,50 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 1.525,82 TL peşin nispi harc olmak üzere toplam 1.530,22 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 148,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.948,00 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 705,80 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti yargılama giderinin haklılık oranına göre 382,61 TL.sinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davanın kabul edilen kısmı için davacı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın reddedilen kısmı için davalı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 8.206,70 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre 478,26-TL.sinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına, 841,74 TL.sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde——- Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2022