Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/776 E. 2021/891 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/776 Esas
KARAR NO: 2021/891
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2019
KARAR TARİHİ: 18/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkili şirkete davalı —–yapmakta olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki gereğince davalı şirket cari hesaplara dayanan faturalar kaşlığında müvekkili şirket ile faaliyette bulunduğunu faturaya konu işler müvekkili şirket tarafından yapıldığını, —— bedelli fatura davalı şirkete tebliğ edildiğini, faturaya bir itiraz olmadığını, belli tarihlerde müvekkili şirketin banka hesabına bir miktar ödeme yapıldığını, ticari ilişkiden kaynaklanan faturalara dayalı bakiye alacak miktarının —–olduğunu, tahsilatın yapılamaması nedeniyle şirkete ihtarname keşide edildiğini, ihtarnameye cevapla cari hesapta da davacıya borçlu olmadığını bildirdiğini, açıklanan nedenlerle dava ve talep haklarının saklı kalmasıyla faturaya dayalı alacağın ——muaccel olduğunu tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının taleplerinin net olmadığını, taraflar arasında yetki sözleşmesi bulunmadığından ve somut olayda özel bir yetki kuralı geçerli olmadığından huzurdaki dava bakınından HMK 6. Maddesine göre davalının yerleşim yeri mahkemesinin —- olduğunu, bu davaya —–yetkili olduğunu, yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce; tarafların ticari defterleri incelenmek suretiyle mali müşavir bilirkişiden hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor ve ek rapor alınmış ve taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyasına sunulan tüm belgeler ve tarafların ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda, tarafların davacı tarafından düzenlenen faturaları ve davalı tarafından banka kanalı ile yapılan —- ödemeleri karşılıklı olarak kaydettikleri, bu kayıtlar açısından tarafların ticari kayıtları üzerinde herhangi bir farklılığın söz konusu olmadığının tespit edildiği, davacı ile davalı kayıtları arasındaki fark ise davacı lehine —- olduğu, ancak yapıları inceleme sonucunda davalı tarafından davacıya ciro edilen — farklı bordrodaki toplam — adet çekin toplam tutarının davacının ticari kayıtlarındaki alacak tutarı kadar — olduğunun tespit edildiği, davalı kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde davalı tarafından düzenlenen ve altlarında davacının kaşesi ve üzerinde imzası olan bordrolar ve davacı tarafından düzenlenen ve üzerinde davalının kaşe ve imzası bulunan, bordrodaki çeklerin detayları ile birebir aynı detaylara sahip tahsilat makbuzları görülmüş ve fotokopileri raporumuz ekinde sunulduğu, Mahkemece bu çeklerden en büyük tutara sahip olan —tutarındaki çekin akıbetinin sorulduğu —-çekin tahsil edildiği bilgisinin geldiği, davacı tarafından raporda görüntülerini eklediği tahsilat makbuzları ile davalının davacıya borcunu ödediği sübuta erdiğini ancak davacı tarafın bu çeklerin alınmasına rağmen ticari kayıtlarında bunlara yer vermediği, davacının davalıdan bir alacağının olmadığının tespit edildiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Dava; Davacı tarafça faturadan kaynaklanan alacağın tahsil edilmesi talepli alacak tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda davanın faturadan kaynaklanan alacak davası olduğu, dosya üzerinde davacı ve davalı tarafın da ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, tarafların ticari kayıtları üzerinde farklılığın söz konusu olmadığı, davacı tarafından tahsilat makbuzları davalının davacıya borcunu ödendiği, davacı tarafından çekler alınmasına rağmen ticari kayıtlarında yer vermediği, davalının davacıya borcunun olmadığının tespit edildiği, HMK 222/3. Maddesinde ” İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi ——-yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. —- Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükmünün düzenlediği tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu da hükme esas alınarak ve alacağın bulunmadığı kanaat getirerek davanın kabulü yolunda hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin yatırılan harcın mahsubu ile arta kalan 111,48 TL hacın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davalı vekili için tayin olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-)Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde———- Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/11/2021