Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/666 E. 2020/145 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/666 Esas
KARAR NO : 2020/145

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan kurum sigortalılarından ——- sigorta sicil numaralı — geçirdiği meslek hastalığı sonucu vefat etmesi üzerine müvekkili tarafından uğranılan zararının tahsilini teminen İstanbul Anadolu —. İş Mahkemesi’nin—- sayılı dosyası ile davalılar— ve diğer davalılar aleyhine rücuen alacak davası açıldığını, yargılama esnasında davalılardan —- tebligat yapılamadığını ve — Müdürlüğü kayıtları dosyaya getirtildiğini, —- Müdürlüğü’nce müzekkereye verilen cevabi yazıda; —- son tescilinin — tarihi olduğu, şirketin tasfiye sonunun 25.12.2013 tarihinde tescil olunduğundan sicil kaydının terkin olduğu hususunun bildirildiğini,—yazısı üzerine dava dosyasında, şirketin ihyası için yetki istenmiş ve talepte bulunulmuş olup —– yeniden ihyası yönünden dava açmak üzere tarafımıza yetki verildiğini tüm bu nedenlerle tasfive olmuş —— şirketin ihyası ile ihyanın ticaret sicil kayıtlarına tescil edilerek tüzel kişilik kazandırılmasını, tasfiye memuru tayinine karar verilmesini, mahkeme masrafları ile vekâlet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
—- vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili yönünden açılan davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
—–vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılmış olan hukuki dayanaktan yoksun haksız davanın ve davacı taleplerinin reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce; — — hangi nedenle, hangi usulle, hangi yasal düzenleme gereği, hangi tarihte terkin edildiği sorulmuş, İstanbul Anadolu —- İş Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Dava, —— sonucu terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan ———istemine ilişkindir.
TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü haizdir.
TTK’nin 529. Maddesi “(1) Anonim şirket;
a) Sürenin sona ermesine rağmen işlere fiilen devam etmek suretiyle belirsiz süreli hâle gelmemişse, esas sözleşmede öngörülen sürenin sona ermesiyle,
b) İşletme konusunun gerçekleşmesiyle veya gerçekleşmesinin imkânsız hâle gelmesiyle,
c) Esas sözleşmede öngörülmüş herhangi bir sona erme sebebinin gerçekleşmesiyle,
d) 421 inci maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarına uygun olarak alınan genel kurul kararıyla,
e) İflasına karar verilmesiyle,
f) Kanunlarda öngörülen diğer hâllerde,
sona erer.” hükmünü haizdir.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği—- terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Şirket tüzel kişiliğinin ihyası davasının, ihyası istenilen şirketin tasfiyesini yürütmüş olan tasfiye kurulu üyeleri veya tasfiye memuru ile yasal hasım durumundaki terkin işlemini yapan ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilerek açılması gerekmekte ve bu hususun mahkemece re’sen nazara alınması icap etmektedir. Bu tür davalarda husumet tüzel kişiliği kalmayan şirkete veya şirket ortaklarına yöneltilemez.
Yüksek Yargıtay —-sayılı — tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Tüzel kişilik, ticaret sicilindeki kaydın terkini ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona erdiğinin hukuk açısından kabul edilebilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanmış olması gerekir. Eğer tasfiye işlemleri gerçekten tamamlanmamış ve tasfiyede gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden terkin edilse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinden söz edilemez.”
Buna göre, davanın gerektirdiği şekilde,—- Memurluğu kayıtları celp edilerek incelenmiştir. Toplanan delillere göre, davacının kurum zararanın tahsili istemiyle ihya talebine konu—– aleyhine İstanbul Anadolu —-. İş Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyası ile dava açtığı, mahkemenin 17/10/2019 tarihli ara kararıyla davacı vekiline ihya davası açmak üzere verilen yetkiye istinaden davacı vekilinin işbu şirketin ihyası davasını açtığı anlaşılmıştır.
Buna göre, davacı kurum tarafından ihyası istenilen şirkette — tarihleri arasında çalışan dava dışı işçinin hak sahiplerine ödenen bedelin iadesi talepli dava açıldığı. anılan şirketin ticaret sicilinden — tarihinde tasfiye sonucu terkin edilmiş olduğu, söz konusu davanın görülebilmesi için anılan bu şirketin, İstanbul Anadolu —. İş Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyasına münhasır olmak üzere yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle tasfiye eksiksiz tamamlanmadığından —– kaydının, İstanbul Anadolu –. İş mahkemesinin — esas sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere— yeniden tesciline karar vermek gerekmiştir.
Ek tasfiye işlemlerinin de aynı tasfiye memuru tarafından yapılması uygun görülmüş ve yeni bir tasfiye memuru atanmamıştır.
—-, yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı kusur ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, bu harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır.
Diğer —- sorumluluğuyla ilgili olarak yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin tasfiyesinin — tarihinde tamamlandığı anlaşılmıştır. İstanbul Anadolu –. İş Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyasının dava açılış tarihi ise 23/01/2019 olup, söz konusu dava tasfiyenin tamamlanmasından sonra açılmış, dava açılmasına sebep işçinin ölüm tarihinin de tasfiyenin tamamlanmasından sonra olması sebepleriyle, bu durumda ——– ihya davası açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilmesi mümkün olmadığından anlaşılmakla, —- harç, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamış, sonuç olarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KABULÜ İLE, —– tasfiye sonucu terkin edilen —-.——- İstanbul Anadolu ——. İş mahkemesinin —– esas sayılı dosyasının görülmesi ve mahkemece verilecek kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak üzere İHYASI ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere ———-yeniden tesciline,
2————- işlemlerinin daha önceki ——–olan ————– tarafından yapılmasına, ek tasfiye bitinceye kadar ——görevinin devam etmesine,
3-Kararın —————Müdürlüğünde tescil ve ilanına,
4-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6- ————- yasal hasım olduğundan ve yukarıda belirtilen diğer nedenlerle davacı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı ———vekilinin yüzüne, davalı ——————-vekilinin yokluğunda verilen karar gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.