Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/59 E. 2022/568 K. 09.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/59 Esas
KARAR NO:2022/568

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/09/2019
KARAR TARİHİ:09/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı arasında —- tarihinde taşıma sözleşmesi akdedildiğini, — tarihinde — arasında transfer yapılması ve karşılığında her araç için —olmak üzere toplam — ödeme konusunda anlaşılmış. — tarihinde ilgili bedel —-Şubesine yatırılmış ancak taşıma hizmeti gerçekleştirilmediğini, ödenen tutarın iadesi konusunda anlaşmaya varılmış, ancak davalı iadeyi gerçekleştirmediğini, alacağını haciz yolu ile tahsil etmek için, davalı aleyhine—Esas sayılı takip numarası ile ilamsız takip başlamış olduğu ve bu kapsamda — tutarında ödeme emri davalı şirkete tebliğ edildiğini tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının takibe konu alacak üzerinden — az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen davacının dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle,—-sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili — yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili— yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.İtirazın iptali istemine konu,—- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan — incelemesi yaptırılmıştır.
— tarafından alınan –raporda özetle; Davacının — yılına ilişkin ticari defterlerini— genel tebliği kapsamında—defter uygulaması çerçevesinde tuttuğu,—- defterlerini yasal süre içinde —gönderdiği, ve — oluşturduğu, V.U.K nun madde 220-226 uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı, ticari defterinin kendi lehine kesin delil tekil ettiği, dosyaya sunulan karşılıklı mail yazışmalarından anlaşılacağı üzere sözleşme gereği iptal edilen taşıma hizmetine ilişkin ödemelerin iadesine karar verildiği, işlemin iptali ve tutarın iade edilmesi kararı tarihide davacının kayıtlarında, davalıya yapılmış olan ödemelerin —-verilen sipariş avansları hesabına aktarıldığı, davalının dava konusu döneme ait ticari defter, kayıt ve dayanak belgelerini ibraz etmediği, davacı ile davalının dava konusu işleme ait faturaları — formlarında beyan ettiği her iki tarafın da dava konusu faturaya ilişkin beyanlarının birbirini teyit eder nitelikte olduğu Davalı Şirketin dava konusu döneme ait Ticari Defter, kayıt ve dayanak belgelerini ibraz etmediğinden görüş oluşturulamadığı, davacı Şirket —Ticari Defterlerinde yapılan incelemeye göre, davalı —-alacaklı olduğu, hususlarını beyan ve rapor etmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında taşıma hizmetlerine yönelik ticari ilişki bulunduğu davacının ticari defterleri ile sabittir.Davacı defterlerinde ,dosyaya sunulan karşılıklı mail yazışmalarından anlaşılacağı üzere sözleşme gereği iptal edilen taşıma hizmetine ilişkin ödemelerin iadesine karar verildiği, işlemin iptali ve tutarın iade edilmesi kararı tarihide davacının kayıtlarında, davalıya yapılmış olan ödemelerin —-verilen sipariş avansları hesabına aktarıldığı, davalının dava konusu döneme ait ticari defter, kayıt ve dayanak belgelerini ibraz etmediği, davacı ile davalının dava konusu işleme ait faturaları — formlarında beyan ettiği her iki tarafın da dava konusu faturaya ilişkin beyanlarının birbirini teyit eder nitelikte olduğu dava dilekçesi ekindeki —- kaydı ve —yazışmaları bir bütün halinde değerlendirildiğinde hizmetin ifa edildiği yahut iptal edilen taşıma işlemine yönelik ücretin iade edildiği hususunun ise davalı tarafça ispatlanması gerektiği ancak davalı yanca söz konusu idiaların kanıtlanamadığı anlaşılmakla —- davacı alacağının bulunduğu, bu nedenle davalı takip borçlusunun bu miktar itibariyle icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Dosya kapsamında davalıyı temerrüde düşürücü bir ihtar bulunmamaktadır. Takip öncesi temerrüt faizi talep edilebilmesi için davalının TBK. 117 (eski TBK. 101) maddesi uyarınca temerrüt ihtarnamesi ile temerrüde düşürülmesi ya da borcun ödeneceği günün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmesi (TBK. m. 117/2) şarttır.Takibe kadar işlemiş faize yönelik davalı itirazının haklı olduğu değerlendirilerek takibe kadar işlemiş faiz tutarı bakımından davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir. Öte yandan alacağın likit olması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu, takibin—- açılmış olması nedeni ile icra inkar tazminatının takibe konu asıl alacağın takip tarihindeki — cinsinden değeri üzerinden belirlenmesi gerektiği, kabulüne karar verilen asıl alacak miktarı üzerinden —-icra inkar tazminatın kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Davalı/takip borçlusunun,—Esas sayılı dosyasına vaki itirazının —asıl alacak yönünden İPTALİNE, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren — cinsinden açılmış — yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanmasına, işlemiş faize ilişkin istemin REDDİNE,
3-Kabulüne karar verilen asıl alacağın takip tarihindeki– cinsinden karşılığının — oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar harcı — davacı tarafça peşin olarak yatırılan —–harcın mahsubu ile bakiye —- harcın davalı taraftan tahsili ile —,
5-Davacı tarafından yatırılan —başvurma harcı, —peşin harç olmak üzere toplam — harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam — yargılama giderinin haklılık oranına göre—- davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davanın kabul edilen kısmı için davacı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen — maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davanın reddedilen kısmı için davalı yararına karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen —nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10- Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —- bütçesinden ödenen — arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre — davalıdan, —- ise davacıdan tahsili ile—-
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren — haftalık süre içinde — istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.