Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/534 E. 2020/463 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/534 Esas
KARAR NO : 2020/463

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 28/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan …,—– olarak —– kurulduğunu, bugün itibariyle ———- ağı ile sektöründe önde gelen bir ——- sermayeli fınans kuruluşu olduğunu, müvekkili olan banka ile—— kurulmuş olan ve faaliyet gösteren dava dışı şirket —– tarihinde —-bedelli “—–akdedildiğini, yine aynı sözleşme kapsamında davalı …—– müvekkil bankadan kullandığı krediye müşterek ve müteselsil kefil olduğunu ayrıca 09.10.2012 tarihinde müvekkil banka ile dava dışı şirket ———- akdedilmiş olup davalı … bu sözleşmeye de müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, ilgili kredi sözleşmeleri uyarınca teminat olarak davalı … üzerine kayıtlı—– üzerinde yer alan taşınmazda bulunan—– bağımsız bölüm,—- arsa paylı—- arsa paylı —– nolu bağımsız bölümler üzerine müvekkili olan banka lehine, —- bedelli 2. Dereceden ve %12 değişken faizli ipotek tesis edildiğini ancak dava dışı şirket, müvekkili olan bankaya olan kredi borcunu mutabık kalındığı gibi ifa edemediğini, bunun üzerine müvekkili banka tarafından kredi borcu kat edildiğini ancak tüm çabalara rağmen kredi borcu dava dışı şirketten ve davalıdan tahsil edilemediğini, bu nedenle müvekkili olan banka tarafından davalı aleyhine ———— Asliye Mahkemesi’nde alacak davası ikame edildiğini, —— tarihli kararı uyarınca davalının, müvekkili olan bankaya— tarihinden itibaren baz faiz oranının %8 puan ilave faizlerini ödemesine karar verildiğini ek olarak dava giderlerinin davalı tarafından karşılanmasına karar verildiğini ve iş bu kararın —– tarihinde kesinleştiğini tüm bu nedenlerle davalı aleyhine verilen ve kesinleşen—– Esas numaralı ve —- tarihli kararın tenfizine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
Dava; ——– dosya numaralı,—- tarihli kararının tenfizi istemine ilişkindir.
MÖHUK madde —- kapsamında yabancı bir mahkeme kararının tenfizi için aranan şartlar belirlenmiştir.
“Tenfiz şartları MADDE 54
(1) Yetkili mahkeme tenfiz kararını aşağıdaki şartlar dâhilinde verir:
a) Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması.
b) İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması.
c) Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması.
ç) O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk mahkemesine itiraz etmemiş olması.”
Yabancı mahkeme ilamlarının tanınmasına ya da tenfizine karar verilebilmesi için hükmün kamu düzenine açıkça aykırı olmaması gerekmektedir (5718 S.K m.54/1-c). Tanıma ve tenfizde; yabancı mahkeme kararının doğruluğu, uygulanmış olan usul hükümleri, maddi ve hukuki tespitler inceleme dışında tutulmalıdır. Anayasa ile düzenlenen temel hak ve hürriyetlere, milletlerarası hukukta kabul edilen temel ilkelere, adil yargılanma ve savunma hakkında genel ahlaka, Türk hukuk düzeninin temelini oluşturan ve devletin vazgeçemeyeceği ilkelere aykırılık oluşturması halinde, kamu düzenine açıkça aykırılıktan söz edilir. 5718 sayılı Yasanın 54/1-c maddesinde bu durum “açıkça aykırılık” ibaresiyle ifade edilmiştir.
İncelenen dava dilekçesi, dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan kayıt ve belgeler ve tüm dosya kapsamına göre, davacı banka ile dava dışı şirket ————–akdedildiği, bu sözleşme ile aynı zamanda davalının müştereken ve müteselsilen dava dışı şirketin aldığı krediye kefil olduğu, ancak dava dışı şirketin kredi borcunu ödemediği, davacı banka tarafından kredi borcunun kat edildiği, kredi nedeniyle şirket ile davalı —– alacak davası görüldüğü,—-tarihli kararı uyarınca davalının davacı bankaya 299.574,31 Euro ile 01.01.2015 tarihinden itibaren baz faiz oranının %8 puan ilave faizlerini ödemesine karar verildiği, tenfiz talebine konu işbu kararın kesinleştiği, ——– arasında mütekabiliyet koşulunun mevcut olduğu, ayrıca 5718 sayılı MÖHUK’un 54. maddesinde öngörülen koşulların tamamının mevcut olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmiş karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, —– dosya numaralı ——————- tarihli kararının TENFİZİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 131.392,70 TL harçtan peşin yatırılan toplam 33.044,40 TL hacın mahsubu ile bakiye 98.348,29 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 33.095,20 TL dava açılış masrafı ile 86,50 TL yargılama masrafından ibaret toplam 33.181,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ———- uyarınca belirlenen —— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.