Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/524 E. 2020/115 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/524 Esas
KARAR NO: 2020/115
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 27/11/2018
KARAR TARİHİ: 06/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava diekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen ———– tarihli ———– uyarınca davalı şirketin, müvekkili davacıya ————–Parselde bulunan ————–Normal Kat ön cephe ——— numaralı dubleks dairenin satışını üstlendiğini, sözleşme gereğince davalı şirkete gerekli ödemelerin sözleşmede yazılı şekilde gerçekleştirildiğini, müvekkili davacıya tapu teslimi ve fiili teslimin yapıldığını, ancak dairelerin davacıya eksik teslim edildiğini, teknik şartnamede ve daire satış sözleşmesinde dairelerde bulunması gereken özelliklerin tümünün açık bir şekilde belirtildiğini, davalı şirketin buna rağmen davacıya dairenin teslimini eksik bir şekilde yaptığını, davacının kendi imkanlarıyla dairedeki eksiklikleri tamamlamaya çalıştığını, teknik şartnameye göre gömme portmanto, mutfak dolaplarına ——— marka ankastreler (ocak, fırın, davlumbaz), raflı kiler dolabı, mutfak tezgahının granit malzemeden yapılması, tezgah ve dolap arasında kalan kısmın tasarıma uygun olarak dekoratik cam veya seramik yapılması, mutfak dolaplarının ——-üstü membran kaplama olması gerekirken yine bunların hiçbirinin yüklenici tarafından yerine getirilmediğini, kat kaloriferli kombi sistemi yapılması gerekirken kombinin yapılmadığını ve benzeri bir takım eksikliklerin olduğunu, davacının bir takım eksiklikleri kendi imkanlarıyla tamamladığını, davacının, işbu daireleri kar amaçlı satmak üzere davalıdan satın aldığını, davalının da davacıya bir daire için ——— TL, diğer daire için de ————- TL olmak üzere satış garantisi verdiğini, bunun üzerine dairelerin satın alındığını, ancak hali hazırda söz konusu dairlerin satış bedellerinin davalının taahhüt ettiği bedellerin çok çok altında olduğunu, işbu davalı şirket ile dava dışı———— arasında gerçekleşen devir işlemleri ile davalı şirketin malvarlıklarını işbu şirkete aktardığını duyduklarını, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——— TL bedelin davalıdan tahsili ve davalının dairelere ilişkin verdiği satış bedeli garantisinin rayicinin çok altında çıkması nedeniyle, dairelerin satış bedellerinin tespiti ile işbu satış bedellerinin garanti edilen satış bedellerinin altında olması halinde aradaki bakiye farkın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından davaya herhangi bir cevap verilmemiş, HMK 128. madde hükmü gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava ilk önce ———- Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olup Asliye Hukuk Mahkemesinin ——– Esas, ———Karar sayılı kararı ile Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş ve dosya talep üzerine ——— Tüketici Mahkemesine gönderilmiş olup Tüketici Mahkemesi de ——- Esas, ———-Karar sayılı kararı ile Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile dosyayı mahkememize göndermiştir.
Dava mahiyeti itibariyle, taraflar arasında imzalanan daire satış sözleşmesi gereğince açılan tazminat davası mahiyetindedir.
Dava konusu taşınmazların konut niteliğinde olduğu tartışmasızdır. Davacı taraf dava dilekçesiyle 2 adet bağımsız bölüm hakkında davalı ile sözleşme yaptığını ve satın aldığını açıkça ifade etmiştir. Davacının 2 adet bağımsız bölümü konut ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla nihai tüketici olarak aldıklarını düşündürecek herhangi bir açıklamanın bulunmadığı, aksine——– tarihli beyan dilekçesinde kar elde etme amacıyla satın aldığını belirttiği ve bu şekilde daireleri yatırım veya kira geliri elde etmek maksadıyla aldığı sonucuna varıldığı, bu nedenle davanın konusunun Tüketici Mahkemesinin görev alanına girmediği ancak konutların sayısı dikkate alındığında davacının bu konutları yatırım amacıyla satın alındığı gözetilerek; dava konusu olay, davalının ticari işletmesi ile ilgili ise de ——– tarihli duruşmada davacı vekilinin davacı asilin ticari işletmesi olmadığı hususundaki beyanı da gözetilerek davacının tacir konumunda olmaması sebebiyle davacı yönünden ticari iş niteliğinde olmadığı, buna göre ticaret mahkemelerinin görevli olmayıp, 6100 sayılı HMK ve Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca genel mahkeme sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, asliye hukuk mahkemesince mahkememize karşı görevsizlik kararı verilmediği bu hali ile görev uyuşmazlığından bahsedilemeyeceği anlaşılmakla mahkememizce dava konusu olayda asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu kanaati ile görevsizlik kararı vermek gerekmiştir. (Emsal Yargıtay —— HD. ———– gün,——- E-K sayılı kararı, ——- Bölge Adliye Mahkemesi ——- HD. —– Esas, ——Karar sayılı kararı)
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/02/2020