Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/520 E. 2021/292 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/520 Esas
KARAR NO : 2021/292
DAVA : Alacak (Ticari Niteliteki Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Niteliteki Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesiyle özetle; davalı—— diğer davalılardan ———– ise —– olduğunu, dava dışı———— tarihinde,————imzalandığını, asıl borçlu davalı — diğer davalılar olan ————–davacı ile birlikte müşterek borçlu-müteselsii kefil olarak imza attıklarını, asıl borçlu davalı —- kapsamındaki ———–tarihli, her biri—————-ödemediğini ve temerrüde düştüğünü, temerrüt faizinin işlemeye başladığını, daha fazla faizin işlememesi ve fer’i borçların doğmaması amacıyla davacının, kredi borcunun tamamını defaten —- ödediğini, kredi borcunun sonlandırıldığını, —–tarihli protokol ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince davalılardan alacaklı olduğunu, TBK m. lgili mevzuat hükümleri gereğince davalılardan alacaklı olduğunu, TBK m.596 hükmü ile — kapsamında davacının, davalı asıl borçtu———– hakları halef olduğunu, asıl borçluya rücu etme hakkının olduğunu, TBK m. 586-587 hükümlerince davacının diğer davalılara karşı da rücu etme hakkının olduğunu, kefillerin iç ilişkide eşit paylarla sorumlu olduğunu, müşterek borçlu-müteseîsil kefil olan davalıların her birinin borcun —- sorumlu olduğunu, davacının —- içinde davacıya ödenmesi için davalılara—– ihtarname gönderdiğini, muhatap davalıların ———- tarihinde gönderdikleri ihtarname ile talebi reddettiklerini belirttiklerini tüm bu nedenlerle fazlaya ve faize ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——– sorumluluk oranları çerçevesinde temerrüt tarihi olan ———- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesi ile yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından gönderilen noter ihtarnamesi ile henüz vadesi gelmemiş taksitlerin ödenmesinin talep edildiğini, borcun henüz doğmadığını, davacının sahibi olduğu ——– yatırım kararı aldığını, bu şirket —- ödeme borcunu yerine getirmediğinden davalıların zor duruma düşmesine sebebiyet verdiğini——— yılında ———- yapılandırılarak huzurdaki davaya konu krediye dönüştürüldüğünü, davacının kötüniyetli davranış sergilediğini, davalı şirketin bankalarla ilişkilerinin bozulmasına sebebiyet verdiğini, davacının kendi kusurundan yararlanmaya çalıştığını tüm bu nedenlerle davacı tarafından açılan davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce; ———–yevmiye numaralı ihtarnamenin ve buna ilişkin tebliğ şerhinin asılları,——— yevmiye sayılı ihtarnamenin ve buna ilişkin tebliğ şerhinin asılları, ———– tarihinde imzalanan ve ——ilişkin işlem dosyası ve yapılan ödemelere ilişkin tüm bilgi ve belgeleri,——- davalı şirketin———– celp edilerek incelenmiş ve mahkememizce uyuşmazlığın çözümüne ilişkin nitelikli hesap uzmanı bilirkişiden ve bankacı bilirkişiden ayrı ayrı raporlar alınarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava; dava dışı banka ile davalılardan ———– arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca asıl borçlu tarafından ödenmeyen taksitlerin davacı kefil tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen miktarın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Kefalet sözleşmesi 6098 sayılı TBK’ nın 581 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK’ nın 587.maddesine göre: “Birden çok kişi, aynı borca birlikte kefil oldukları takdirde, her biri kendi payı için adi kefil gibi, diğerlerinin payı için de kefile kefil gibi sorumlu olur. Borçluyla birlikte veya kendi aralarında müteselsil kefil olarak yükümlülük altına giren kefillerden her biri, borcun tamamından sorumlu olur. Ancak, bir kefil, kendisiyle birlikte daha önce veya aynı zamanda müteselsilen yükümlü bulunan ve ——— edilebilen bütün kefillere karşı takibe girişilmiş olmadıkça, kendi payından fazlasını ödemekten kaçınabilir. Bir kefil, bu hakkı, diğer kefillerin kendi paylarını ödemiş veya ayni güvence sağlamış olmaları durumunda da kullanabilir. Aksine anlaşmalar saklı kalmak kaydıyla, borcu ödeyen kefil, kendi paylarını daha önce ödememiş olmaları ölçüsünde, diğer kefillere karşı rücu hakkına sahiptir. Bu hak, borçluya rücudan önce de kullanılabilir. Alacaklı, kefilin aynı alacak için başka kişilerin de kefil olduğunu veya olacağını varsayarak kefalet ettiğini biliyor veya bilmesi gerekiyorsa, bu varsayımın sonradan gerçekleşmemesi veya kefillerden birinin alacaklı tarafından kefalet borcundan kurtarılması ya da kefaletinin hükümsüz olduğuna karar verilmesi durumunda kefil, kefalet borcundan kurtulur.”
6098 sayılı TBK’ nın 587/son maddesi ise “aynı borç için kefil olanlardan her biri ,kefalet borcunun tamamından sorumlu olur. Ancak, borcu ödeyen kefil aksine anlaşma olmadıkça ,diğerlerine toplam kefalet miktarındaki payı oranında rücu hakkına sahiptir.”hükmünü haizdir.
6098 sayılı TBK’nın 596. maddesinde kefilin rücu hakkı, 597. maddesinde de bildirim yükümlülüğü düzenlenmiştir. Bu maddede borcunu tamamen ve kısmen ödeyen kefilin durumu borçluya bildirmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan ve değerlendirilen deliller ve alınan bilirkişi raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava dışı ——— arasında imzalanan —- tarihli —————- olduğu, davacı ile davalı gerçek kişilerin işbu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak ———— imzaladıkları, kefalet sözleşmesinin 6098 sayılı TBK’nın 583-584. maddeleri uyarınca geçerli olduğu, söz konusu krediye istinaden ——— tarihli toplam ———- tutarındaki taksitlerin ödenmemesi üzerine davalı asıl borçlunun temerrüde düştüğü, bunun üzerine müteselsil kefil davacının——tarihinde bir protokol imzaladığı ve protokole istinaden toplam ——– ödemek suretiyle kredi hesabını kapattığı, davacının, davalı asıl borçlu ve diğer davalı kefillere —– yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiği ve dava dışı bankaya ödediği bedeli talep ettiği, ihtarnamenin davalılara —- tarihinde tebliğ edildiği, davalıların da ————— ihtarname ile borçlu olmadıkları yönünde cevap verdikleri, davacının işbu dava ile şimdilik ödediği bedelin —- talep ettiği, davacı kefilin davalı asıl borçlu —— taleple bağlılık ilkesi gereği —— tamamını talep edebileceği, kredi sözleşmesinde ——- müşterek borçlu ve müteselsil kefil bulunmakta olup başka türlü kararlaştırılmadığından müteselsil kefillerin iç ilişkide eşit paylı sorumlulukları bulunduğu kabul edilerek her bir kefilin borcun 1/5’iden sorumlu olduğu kanaatiyle de TBK’nın 587/2 hükmü gereğince her bir davalı gerçek kişiden ———— edebileceği sonuç ve kanaatine varılmış, davacı kefilin, kefil olarak ödediği miktarı dava tarihinden önce davalılara noter ihtarı ile bildirmek suretiyle davalıları dava tarihinden önce temerrüde düşürdüğü anlaşılmakla, davanın kabulüyle ———— tamamından, diğer davalı gerçek kişiler ————– itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM (Yukarıda Açıklanan Nedenlerle):
1-Davanın KABULÜ İLE ——————- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 51.232,50 TL harçtan peşin yatırılan 12.808,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 38.424,37 TL harcın ————– davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 12.932,03 TL dava açılış masrafı ve 2.282,00 TL yargılama masrafı toplamı 15.214,03 TL yargılama giderinin ——————- davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 54.550,00 TL vekalet ücretinin —————— davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin —————- davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı HMK md. 333 uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ———— Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/03/2021