Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/499 E. 2021/758 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/499 Esas
KARAR NO: 2021/758
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2019
KARAR TARİHİ : 01/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait —- tarihinde müvekkilinin çevre yolunda —- istikametinde seyrederken yoğun trafik nedeniyle dur kalk şeklinde ilerlerken davalı —maliki ve sürücüsü olduğu —-aracın müvekkilinin aracına arkadan çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, trafik kazası tespit tutanağı düzenlediklerini, bu tutanakta davalı sürücünün — aranında kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracında —- hasar oluştuğunu, yeni aracında yetkili —değiştiğini, ayrıca araçta değer kaybı oluştuğunu, değer kaybı için davalının trafik sigortasına başvurduğunu ve sigorta şirketinin kendisine —- yaptığını, ancak müvekkilinin zararının daha yüksek olduğunu, tüm bu nedenlerle kazaya karışan ve davalının maliki olduğu —- plaka nolu araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, müvekkilinin aracında kaza nedeniyle meydana gelen| değer kaybından kaynaklanan zararın tazmini için şimdilik —- davalılardan müştereken müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ve ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını dava ve talep etmiştir
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu —- plaka nolu aracın müvekkili şirket nezdinde trafik sigortalı olduğunu ve poliçe kapsamında araç başına maddi teminat limitinin —olduğunu, davacının müvekkili şirket başvurusu üzerine hasar dosyası açıldığını ve yapılan hesaplama sonucunda davacıya —- tarihinde ödendiğini, müvekkil şirketin söz konusu ödemeye birlikte üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile araçta oluşan değer kaybının sigorta şirketinden tazminine ilişkin olarak açılan tazminat davasıdır.
Uyuşmazlığın; —– tarihinde kazan nedeniyle davacının aracında meydana gelen değer kaybı ve hasar bedelinin davalı —-ve diğer davalı araç malikinden tahsil talepli tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin —tarihli duruşmada alınan beyanı göz önüne alınarak ve yargılamanın başında olunması hasebiyle işbu davalı —- yönünden açılan davanın HMK 150. Uyarınca işlemden kaldırılmasına ve davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine — tarihli celsede karar tefrik kararı verilerek iş bu davaya yalnızca diğer davalı —- yönünden devam edilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; Davalılardan — sürücüsü davalı —- %100 (Yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait —– plaka nolu — kusursuz olduğu, davacı tarafa ait —- kaza nedeniyle toplam değer kaybının — olup, davalı tarafa ait araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olması nedeniyle, davalıların bu bedelin tamamından sorumlu olacakları, ancak, daha önce –ödendiğinden, kalan — sorumlu olacakları, davacı, davalıdan kaza tarihindn itibaren ve davalı —- dava tarihinde: itibaren yasal faiz talep edebileceği hususlarını beyan ve rapor etmiştir
—–“bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş,—– maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı —– göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
—–maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. “(1) Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden,—– karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir ——–
——- düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Bir zarar sigortası türü olan——- sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir ——
—–maddesine göre de oluşan rizikolardan sigortacı sorumlu olduğundan kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin —- maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte, sigortalı, —— uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmediği veya iyi niyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu teminat içinde kalmış gibi ihbar ettiği somut delillerle kanıtlanırsa, ispat külfeti yer değiştirip sigortalıya geçer.
Dava konusu— Plakalı aracın davalı şirket nezdinde sigortalı olduğu,—– tarihinde gerçekleşmiştir.
Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda meydana gelen kazada davalının sigortalısının — %100 kusurlu olduğu, — plakalı aracın sürücüsünü kusursuz olduğu davacıya ait aracın değer kaybının — olduğu, davalı —- yapıldığı, bu kapsamda araçta meydana gelen kazada dava konusu araçta bilirkişi tarafından verilen rapor ile meydana gelen değer kaybının —- olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalının sigortalısının kusuru oranında zarardan sorumlu olacağı değerlendirilerek davanın kabulü yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; —değer kaybı tazminatının temerrüt tarihi olan— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- davacıya verilmesine,
2-Karar harcı —– harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan —-harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam —-yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.750,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin HMK 331. Maddesi uyarınca davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, verilen karar kesin olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/10/2021