Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/474 E. 2019/49 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/474 Esas
KARAR NO : 2019/49

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2019
KARAR TARİHİ : 23/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … ve dava dışı —–arasında———— kain ve taponunu—- pafta,—— nosunda kayıtlı bulunan taşınmaz için Kartal —. Noterliğinin —- tarihli ve —– yevmiye numaralı sözleşmesi ile ——– Sözleşmesinin imzaladıklarını, sözleşmenin 5. Maddesinde “Arsada çıkabilecek satın almaları arsa sahipleri üstlenecektir, Belediye borçları da arsa sahiplerine aittir, arsa sahipleri ödeyecektir” hükmünü içermekte olduğunu, dava konusu taşınmaza ilişkin belediyece satın alma bedeli arsa sahipleri tarafından yatırılmadığı, arsa sahipleri yerine müvekkilinin toplam 125.560,00 TL nin belediyeye ödeme yaptığını, davalının müvekkile ödemesi gereken 62.780,00 TL ödemediğini, davalı aleyhine İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün 2019/10738 E sayılı takip dosyasının açıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, davalının icra takibine itiraz etmiş olması haksız, hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğunu, sayılan nedenlerle borca itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali davasıdır.
Somut olayda uyuşmazlık; eser sözleşmesi niteliğinde bulunan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi 6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesinde 6098 Sayılı TBK’na atıfta bulunulmak suretiyle sayılan sözleşmelerden olmadığından, dava mutlak ticari dava niteliği taşımamaktadır. Davacı şirket tacir olmakla beraber, davalı … gerçek kişi olup tacir sıfatı bulunmamaktadır. Bu nedenle, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili nispi ticari dava olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir. Şöyle ki; nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
Taraflar arasındaki dava 6098 sayılı TBK’nın tanımlanan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir Buna göre mahkememiz görevsiz olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan Yargıtay ——— Hukuk Dairesinin 08/04/2014 tarih ve —– sayılı ilamı ile aynı dairenin 25.11.2014 tarih —- karar sayılı ilamı, Yargıtay —–.Hukuk Dairesinin 05/06/2014 tarih 2014/6579 esas —– karar sayılı ilamı ve Yargıtay —– Hukuk Dairesi’nin 05/02/2018 tarih ve —– Karar sayılı ilamı da dikkate alınarak; dava dilekçesinin HMK 114/1-c , 115/2 mad uyarınca görev yönünden usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu yapılan açıklamalar neticesinde, görev hususu dava şartı olduğundan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —–Karar sayılı ilamı doğrultusunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesine göre mahkememizin görevsizliğine ve davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair tensiben aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) DAVANIN GÖREVSİZLİK NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-) Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-) 6100 sayılı HMK md. 331/2 uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede hüküm altına alınmasına ancak Mahkememiz görevsizlik kararı sonrasında görevli ve yetkili mahkemede yargılamaya devam edilmemesi ve bu durum belirtilerek Mahkememizden talepte bulunulması durumunda harç ve yargılama giderleri konusunda Mahkememizce karar verilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile tensiben karar verildi.