Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/424 E. 2021/282 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/424 Esas
KARAR NO: 2021/282
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında süregelen ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalardan bakiye kalan cari hesap alacağının tahsili amacıyla ———– sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu bildirdiğinden bahisle itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin haksız olduğunu, taraflar arasındaki satıma konu malların davacı tarafından müvekkiline tesliminin yapılmadığını bildirdiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Mahkememizce davacı tarafın defterlerinin incelenmesi amacıyla———- talimat yazılmış, talimat yolu ile aldırılan bilirkişi raporu ile özetle; davalı tarafın —- tarihi itibariyle —– borçlu olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce re’sen seçilen bilirkişi eli ile davalı defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, alınan bilirkişi raporu ile özetle; davacının davalıdan ——- alacağı olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE:
Tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu mal ve/veya hizmetin teslim edilip edilmediği ve/veya sunulup sunulmadığı hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, tarafların ticari defterlerinin bilirkişi incelemesine sunulmak üzere ibraz ettiği, tarafların defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, talimat mahkemesince SMMM bilirkişi tarafından hazırlanan rapora göre davacının davalıdan — alacaklı olduğu, davalı tarafın defterlerine göre ise ——-borçlu bulunduğu, aralarındaki farkın ———- iade faturasının davacı defterlerinde kayıt altına alınmamasından kaynaklandığı, davalı defterlerine göre iade faturası haricindeki borç miktarının——- olduğu her ne kadar iade faturası davacı defterlerinde kayıtlı değil ise de davacının icra takibini —– üzerinden başlattığı, ——— tarihindeki iade faturası haricindeki diğer faturalarla ilgili davalının ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olduğu ayrıca takibin iade faturası düşülerek bakiye miktar üzerinden başlatıldığı, bir tacirin almadığı bir hizmet/mal için düzenlenen faturayı ticari defterlerine kaydetmesinin hayatın olağan akışına ve ticari teamüllere uygun olmadığı, diğer yandan da davalının davacıdan aldığı faturaları ilgili dönemde vergi dairesine bildirdiği sabit olduğuna göre dava konusu faturaların davalıya tebliğ edildiği, ispat yükünün BA formuyla bildirimde bulunan ve faturaları defterlerine kayıt eden davalıya geçtiği, davalının faturayı ve içeriğini oluşturan emtiayı almadığını veya iade ettiğini kanıtlaması gerektiği, davalının faturaya itiraz etmediği gibi, faturayı ve içeriğini oluşturan emtiayı iade ettiğini TTK’nın 21/2.maddesine uygun şekilde kanıtlayamadığı, bu nedenle davalı takip borçlusunun icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, davacı tarafın takip talebinde —– üzerinden takip başlattığı ancak davalı defterlerine göre borcun ——– olduğu anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne dair karar verilmesi gerektiği kanaatinin hasıl olduğu, öte yandan davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz (3095 sy. m. 2/2) uygulanması gerektiği, alacağın likit olması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak taleple bağlı kalınmak suretiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı/takip borçlusunun, ———– sayılı dosyasına vaki itirazının İPTALİNE, takibin aynı koşullarla DEVAMINA,
3-Kabulüne karar verilen alacak miktarı olan 27.863,94 TL’nin %20 ‘si olan 5.572,78 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 1.903,38 TL’den dava açılırken yatırılan 336,53 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.566,35 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 336,53 TL peşin harç, 44,40 başvurma harcı, 6,40 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 387,33 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 103,10 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.303,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek 4.179,59 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
10-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/03/2021