Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/415 E. 2022/358 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/415 Esas
KARAR NO : 2022/358

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile davalı arasında 12/07/2019 tarihi itibariyle arabulucuk faaliyeti sonucunda anlaşmaya varılamamış olduğunu, müvekkilinin adına kayıtlı — — sigortalı — plakalı sayılı aracın 06/05/2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, dava konusu aracın davalı şirkette—- sigortalı olduğunu, müvekkiline ait aracın ağır hasarlı olması sebebiyle davalı —- tarafından 55.000,00 TL lik ödeme yapıldığını, kasko değer listesine göre kasko değerinin —- olduğunu, müvekkiline ödenmesi gereken kasko bedelinin — ödenmesi gerekirken 55.000,00 TL ödenmek suretiyle maddi zarara uğratıldığını, kasko bedeli farkı olarak 14.279,00 TL tutarında maddi zarara uğratıldığını, davanın kabulüyle —-ilişkin kasko bedeli fark tutarı olan 14.279,00 TL nin davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;— plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde —arasında geçerli olacak şekilde meydana gelecek rizikolara karşı teminat altına alındığını, davacı tarafın işbu davada 06.05.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hasara uğrayan aracının hasar bedelini talep ettiğini, Davaya konu kaza nedeniyle müvekkil şirkete yapılan hasar ihbarı üzerine — ve inceleme başlatıldığını, yapılan incelemeler ve alınan ekspertiz raporu sonucunda sigortalı aracın rayiç bedelinin —- olduğu tespiti ile, davacı 15.000 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme ile müvekkil şirketin sorumluluğunu yerine getirdiğini, davacı yanın avans faizi talebinde bulunduğunu, müvekkil şirket tüm sorumluluğu yerine getirmiş olduğundan temerrüde düşmediğini beyanla; davanın reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan hasarın sigorta şirketinden tazminine yönelik olarak açılan davadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; ” dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, Trafik Kazası olduğu, meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, dosya mühteviyatında kazalı araca yönelik fotoğraf bulunmadığı, bu nedenle değerlendirmenin kazanın oluş şekli ve ekspertiz raporu baz alınarak yapılmış olduğu, bu kapsamda söz konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olduğu, dava konusu araçta –hariç ve işçilik dahil— —- hasar meydana gelmiş olduğu, söz konusu kazalı aracın onarımının — tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olmakla onarımının yaklaşık 10 (on) iş günü süreceği dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle kazadan önceki kazalı olarak 2. El piyasa rayiç Değerinin — civarında olduğu, söz konusu aracın — kaybı hesaplamasını olumsuz etkileyecek ( bir) adet geçmiş hasar kaydının bulunduğu, —geçmiş hasar kaydı bulunduğunu, dosya muhteviyatına sunulmuş olan —olarak takdir edilerek aracın davacıda kalması koaşulu ile 40,000,00 TL ———- değerinin bulunduğunun belirtilmiş olması nedeni ile dayacıya bakiye 15.000,00 TL ödeme yapılmış olsa bile söz konusu aracın onarımının araç rayiç değerinin %70 ini geçmemiş olması nedeni ile aracın — şirketinin — değerinin tamamından sorumlu olmadığı, —- şirketinin aracın kaza tarihindeki yeniden yerine konulma bedelinden sorumlu olması gerektiği, aksi uygulamanın sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı, davacının dava konusu araçtaki hasarına yönclik olarak — bakiye alacağının bulunduğu, Mahkemede aracın ——olduğu yönünde kanaat oluşması durumunda davacının (aracın davacıda kalması durumunda) araç rayiç değeri —– alacağımın bulunduğu, —tarihli —— tutarında ağır hasar oluştuğunun belirtilip akabinde yüksek miktarda —— değeri takdir edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu,” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından verilen ek raporda özetle; ” dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, Trafik Kazası olduğu, meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, dosya muhteviyatında kazalı araca yönelik fotoğraf bulunmadığı, bu nedenle değerlendirmenin kazanın oluş şekli ve Ekspertiz Raporu baz alınarak yapılmış olduğu, bu kapsamda söz konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olduğu, dava konusu araçta — hariç ve işçilik dahil——- gelmiş olduğunu, söz konusu kazalı aracın onarımının —ve —— iş yükü ile doğru orantılı olmakla onarımının yaklaşık —- süreceği, dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle kazadan önceki kazalı olarak — olduğu, söz konusu aracın — göre değer kaybı hesaplamasını olumsuz etkileyecek 1 ( bir) adet geçmiş hasar kaydının bulunduğu,— kayıtlarına göre söz konusu aracın — hasar kaydı bulunduğu, davacının dava konusu araçtaki hasarına yönelik olarak — bulunduğu, Mahkemede aracın— olduğu yönünde kanaat oluşması durumunda davacının faracın davacıda kalması durumunda) araç rayiç— ödeme yapılmış olması nedeni ile — tarihli — tutarında ağır hasar oluştuğunun belirtilip akabinde yüksek miktarda 40.000,00 TL —–değeri takdir edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından verilen ikinci ek raporda özetle; ” dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle — dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle kazadan önceki kazasız olarak ——– olarak baz alınması gerektiği, Kök Raporda sehven maddi hata yapılarak — olarak yazılmış olduğu, ancak söz konusu aracın — kaybı hesaplamasını olumsuz etkileyecek 1 ( bir) adet geçmiş hasar kaydının bulunduğu, —- —- olduğu yönünde kanaat oluşması durumunda davacının (aracın davacı vekilinin iddiasına binaen davalıda kalması durumunda) araç rayiç değeri 69.279,00 TL – —, olarak davalı tarafından ödeme yapılmış olması gerektiği, ancak davacı vekilinin iddiasına binaen davalı tarafından 55.000,00 TL ödeme yapılmış olduğunun Mahkeme tarafından kabul edilmesi ve aracın davalıda kalması durumunda— fazla ödeme yapılmış olduğu anlamına geldiği,) davacının alacağının bulunmadığı, Mahkemede — ödeme yapılmış olduğunun kabul edilmesi durumunda ( Bu durumda araç davacıda kalmış olması gerektiği,) davacının — tutarında ağır hasar oluştuğunun belirtilip akabinde yüksek miktarda — edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu hususların Mahkeme tarafından değerlendirmeye alınmasını bunun haricindeki görüs ve kanaatlerimin aynen devam ettiği” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi kök ve ek raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeni ile yeni bir bilirkişiden rapor tanzimi istenmiştir.
Bilirkişi tarafından verilen raporda özetle; “06/05/2019 kaza tarihli; — Trafik Kazası Tespit Tutanağı incelendiğinde; — —- kavşağına varmadan alt geçit yan yola girdiğinde aracın hakimiyetini kaybederek aracını gidişe göre sağ tarafta bulunan düşük bankete aracını çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydama geldiği, davacı ve davalı arasında ekspertiz raporunda tespit edildiği gibi hasar toplamı 26.251,92 TL olduğu ve aracın hasarsız rayiç değeri: 55.000 TL olarak belirlendiği; takribi % 48 olarak hasar bedeli karşılığında taraflar arasında mutabakata varılarak ki ekspertiz hesaplamasında işçilik bedeli bulunmadığı, işçilik bedeli de eklendiğinde tahmini onanm bedelinin % 60 – 70 civarlarında olabileceği ve bu hasar onarımının ekonomik olmayacağı için onarıma gidilmediği ve dava konusu aracın —– ve tescil sistemine bilgi verildiği ve bu durum hakkında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı;——- şirketi tarafından kaza tarihi itibariyle araç hasarsız rayiç değerinin 55.000,00 TL olarak belirlenmesinin isabetli olduğu dava dosyasında bulunan— plaka araç bedeli 40.000,00 TL olduğu, bu bedelin onarılmadan aracın hasarlı—–rayiç bedeli olduğu; gerçek zarar bedeli hesaplamasında: — olduğu,– hasar tarihi itibariyle davalı —. tarafından davacı … adına bakiye ödeme sorumluluğu olmadığı; ” şeklinde rapor sunulmuştur.
Davalı —. davacıya ait — plakalı aracın kasko sigortacısıdır. Kasko sigortası poliçesi —tarihleri arasını kapsamaktadır. Kaza —– tarihinde gerçekleşmiştir.
Mahkememizce bilirkişi ———alınan kök ve ek bilirkişi raporlarının denetime elverişli olmadığı, kendi içlerinde çelişkiler barındırdığı, kaza tarihine göre değerlendirmeler yapılmadığı —— hüküm kurmaya elverişli olmaması sebebiyle ikinci kez bilirkişi raporu alınmış olup alınan yeni raporda davacıya ait aracın meydana gelen kaza sebebiyle oluşan hasarının işçilik bedeli ve hasar miktarı toplamı—–alındığında tamirinin ekonomik olmadığı, aracın— sayılması gerektiği, serbest piyasa koşullarında aracın hasarsız rayiç değerinin 55.000 TL olduğu, araç bedelinin 40.000 TL, gerçek zararın —bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki eksper raporunun uyumlu olduğu, aracın tamirinin ekonomik olmaycağı,—- sayılması gerektiği, bilirkişi tarafından hesaplanan değerin piyasa şartlarına uygun olduğu— davacının gerçek zararının davalı tarafından karşılandığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 243,85 TL harcın mahsubu ile artan 163,15-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli — nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile — arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.