Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/402 E. 2020/689 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/507 Esas
KARAR NO: 2020/552
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının üstlendiği—– taşınmaza dair —projesinde ki bir kısım mutfak dolapları ve daire kapı imalat ve montaj işine dair davalı ile —- tarihinde sözleşme imzaladıklarını, müvekkilinin sözleşme çerçevesinde edimlerini zamanında ve eksiksiz yerine getirdiğini, davalının sözleşmede belirlenen vade de ödemelerini yapmadığını, davalının aynı işe dair başkaca işler için taşeronlarla sözleşmeler imzaladığını ve bu taşeronlardan kaynaklı gecikmeler sebebiyle müvekkilinin yaptığı işi biraz gecikmeli yaptığını, davalının yetki itirazının yersiz olduğunu, tüm bu nedenlerle itirazın iptaline, takibin devamına davalı borçlunun icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetkili mahkemenin—- mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, davacı ile —işe başlama tarihli bir sözleşme imzaladıklarını, sözleşme bedelinin — olduğunu, davacının sözleşme konusu işi tam eksiksiz ve süresinde yapmadığı halde müvekkilinin ödemeyi eksiksiz olarak ödediğini müvekkil şirkete—-değerinde fatura kestiğini kalan bedel için fatura dahi kesmediğini, tüm bu nedenlerle yetki itirazlarının kabulüne, açılan davanın reddine, davacının icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretini davacıya yükletilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasıdır
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller değerlendirildiğinde; Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamada bulunabilmesi için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; Dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan Kamu Düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Mahkeme, hem davanın açıldığı günde, hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar varolmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkemenin HMK 115 maddesi gereği dava şartı noksanlığı sebebiyle davayı usulden reddetmesi gerekir.
Bir davada derdestliğin kabul edilebilmesi için varlığı gerekli üç koşul birlikte aranır. Bunlar:1-Bu davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması;
2-Davanın görülmekte (derdest) olması;
3-Daha önce açılmış ve görülmekte olan o dava ile 2. davanın yani bu davanın aynı olması koşullarıdır.
İİK nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasının görülebilmesine ilişkin yasal koşullar arasında geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması koşulu yer almaktadır. Yani itirazın iptali davası için yetkili icra dairesinde usulüne uygun yapılmış bir icra takibinin bulunması gerekir. Yetki sözleşmesi başlıklı 6100 Sayılı HMK’nun 17.maddesi; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesini içermektedir.
Somut olayda; taraflar arasında imzalanan —- tarihli satış sözleşmesinin 31. Maddesinde sözleşmeye dayalı uyuşmazlık durumlarında —- mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğunun bildirildiği, her iki tarafın tacir olması, kesin yetkinin olmaması da nazara alınarak taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin geçerli olduğu; davacı tarafından yetkili icra dairesi olan — icraa dairesinde icra takibi yapılmadığı,davalının süresi içinde yetki itirazında bulunduğu ve yetkili icra dairelerinin—– İcra Daireleri olduğunu belirttiği, davada yetkili icra dairesince davalıya ödeme emri gönderilmediği anlaşılmakla dava şartı yokluğundan —- davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılan bir icra takibi bulunmadığı anlaşılmakla dava şartı yokluğu nedeniyle açılan davanın usulden reddine,
2- Karar harcı 54,40 TL den başlangıçta peşin olarak yatırılan 1.995,73 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 1.941,33 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2020