Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/387 E. 2021/856 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/390 Esas
KARAR NO : 2021/857

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 11/10/2019
KARAR TARİHİ : 05/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete—— tarihinde —- araca çarparak hasarlanmasına neden olduğu, kaza tespit tutanağına göre davalı … —- sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, kaza —– hasarın olduğunu, davalının — ödemediğini, davalı ..——— hasarın—-sorumlu olduğunu, ayrıca ———–davalı — alacağını temlik——arasındaki uyuşmazlığın sebebi ve talep miktarının bilirkişi — tespit edilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik hasar—- dahilinde —- yasal faizi ile tahsilini, yargılama gideri ile ücreti vekaletin karşı taraftan alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde——– tarihleri arasında geçerli olacak şekilde doğacak —- alındığını, davacı yanın işbu davada —- plakalı araçta oluştuğu iddia olunan hasar nedeniyle hasar bedeli talebinde bulunduğunu, davaya konu hiçbir meblağı kabul teşkil etmemek kaydıyla, poliçeden dolayı Müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalımızın kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına 36.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, maddi zararlardan ötürü sigortacı, poliçede gösterilen limit meblağının tamamından değil, üçüncü kişinin maruz kaldığı gerçek zarar miktarının araştırılıp, saptanması neticesinde bulunacak meblağdan, —– dosyası—— davacı tarafça——- ödemenin yapılamadığını, bu tutarın kabul edildiğini, fazlaya ilişkin hasar bedelini kabul etmediklerini, KDV nin ödenebilmesi için faturanın davacı tarafça sunulmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
———–tarihli raporunda özetle; davalı—— sürücüsü —– %100 kusurlu olduğunu,—– plakalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, davacı—– nedeniyle toplam zararın —— olup, —- sürücüsü %100 oranında kusurlu olduğundan ve —- kapsamında olduğundan, davalı ….—– bu bedelin tamamından sorumlu olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu ve ek raporunun taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafından —- karşı itiraz dilekçesinin sunulmadığı görüldü.
HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar nedeniyle meydan gelen hasar bedeli istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, —– kullanılmasına —– gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1.—— bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu,— edilmiştir.
Aynı kanunun 91. Maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını—–.” şeklinde belirtilmiştir.
Sorumluluk sigortaları TTK.nın 1473. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. —- sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra —-gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden,—-; motorlu bir aracın—-, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu — amaçlayan ve — — türü olduğu anlaşılmaktadır.
——–karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun—- içtihatlarla kabul edilmektedir—–
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde—- koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni — kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, —– indirebilecektir.
Bir zarar sigortası——- ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan —– tazminat sorumluluğunu—- ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir—–
Türk Ticaret Kanunu’nun 1409. maddesine— olduğundan kural olarak —ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin — sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte,—– mükellefiyetini kasten yerine getirmediği veya iyi niyet kurallarına açıkça aykırı şekilde — hususu teminat içinde kalmış gibi ihbar ettiği somut delillerle kanıtlanırsa— yer değiştirip sigortalıya geçer.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesine göre işletenlerin, bu Kanun’un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak— Aynı Kanun’un 85/1. maddesinde ise bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa,— — kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve —- zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
Kaza tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 162/1.maddesine göre müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur . Aynı Kanun’un 163.maddesine göre borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder. Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir.
Yukarıda belirtilen KTK’nın 85 ve 91. maddelerindeki düzenlemeler gereğince trafik kazası sonucu oluşan maddi zararlardan işleten, sürücü —- sorumludur. Zarar gören davacı, BK’nın 162 ve 163 maddesi gereğince — karşı dava açabileceği gibi bunlardan sadece birine karşıda tazminat davası açabilir.
Davalı …—-. Dava —- plakalı aracın ——– kapsamaktadır. Kaza —– tarihinde gerçekleşmiş olup davacı tarafından davalı — ihtar gönderildiği,—- tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Usul ve yasaya — raporunda özetle ; davalı —- plakalı dava dışı —- sürücüsü —- %100 kusurlu olduğunu,—– plakalı — sürücüsünün kusursuz olduğunu, davacı —- nedeniyle— zararın —— olup, —-araç sürücüsü %100 oranında kusurlu olduğundan ve — kapsamında olduğunu belirtildiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamı, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davanın kabulü yolunda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın,—-itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Ancak—hallerden olmakla birlikte,—temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir.—- tazminat giderim yükümlülüğünü düzenleyen KTK’nın 99/I. maddesi hükmü —-belirtilen — sonrasında temerrüde düşer. Davadan önce böyle bir başvurunun bulunmaması halinde ise zararın tamamı için dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılır. Zarar gören, talebine ilişkin olarak temerrüt tarihinden itibaren faiz isteme hakkına sahiptir—— sebeple davacı tarafın faiz talebinin temerrüt tarihinden itibaren işletilmesine karar vermek gerekmiştir.—- yerleşmiş içtihatları uyarınca yargılama gideri olarak sayılmış olup aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
2-1.144,60 TL hasar bedeli tazminatın 26/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, kaza tarihi itibariyle geçerli——-ile sınırlı olmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 78,19 TL’den dava açılırken yatırılan 44,40 TL peşin harç ile 18,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye kalan 15,79 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
5-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40 başvurma harcı, 18,00 TL tamamlama harcı ve 6,40 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 113,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 800,00 TL bilirkişi ücreti, 250,00 TL ekspertiz ücreti 184,60 TL posta gideri olmak üzere toplam 1234,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte —- ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9——– ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
10-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.