Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/361 E. 2020/154 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/361 Esas
KARAR NO: 2020/154
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/10/2019
KARAR TARİHİ: 25/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ———— plaka sayılı araçta ———– tarihinde yolculuk yaparken Diğer sürücü ————- sevk ve idaresindeki —————- plaka sayılı araca arkadan çarptığını, kaza neticesinde müvekkili———- ağır bir şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde davalının maliki olduğu ————- plaka sayılı aracın tamamen kusurlu olduğunu, söz konusu araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazada tam kusurlu olan————- plaka sayılı araç maliki olan ve araç sürücüsü ———- iş vereni olan ——– medeni kanun, borçlar kanunu ve Karayolları Trafik kanunu gereği müvekkillerinin uğramış olduğu maddi zarar ve ziyan ile manevi tazminattan sorumlu olduğunu beyanla, Müvekkil —— için şimdilik ——TL tedavi giderleri, —— TL geçici işgöremezlik zararı, —— Tl —– geleceğinin tehlikeye girmesine dair zarar, —– TL iş gücü kaybı zararı,—– Tl maluliyet, sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam ——TL maddi tazminat ve ———– TL manevi tazminat, müvekkil ——– için ——— TL manevi tazminat, Müvekkil — için —— TL manevi tazminat, olmak üzere toplam ———TL tazminatın davalıdan tahsiline, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı ———— vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkil idarenin kamu hizmeti kapsamındaki görevlerini yerine getirirken sebebiyet verdiği zararların hizmet kusur niteliğinde olup, idarenin işlemi yada eylemi nedeni ile doğıan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasasının 2/1-b maddesi gereğince İdareye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açalması gerektiğini, ilgili yasa maddesi ve yargı kararları incelendiğinde idarenin kamu hizmeti kapsamındaki görevleri ile ilgili işlem ve eylemlerinin sebep verdiği zarlarla ilgili idari yargı yolunda dava açılması gerektiğini, davacının davasının bu yönü ile reddinin gerektiğini beyanla Öncelikle görevsizlik kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davacının haksız ve yasaya aykırı davasının husumet,. Zamanaşımı ve diğer itirazlar dikkate alınarak reddine, yargılama giderleri ile vekaletk ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle Meydana gelen trafik kazası nedeni ile Davacıda oluşan geçici ve daimi iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi manevi zararın tazminine ilişkin olarak açılan davadır.
Davalı … şirketi yönünden dosya tefrik edilerek yargılamaya yeni esas üzerinden devam edilmesine karar verilmiştir.
2709 sayılı —————– 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmış; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b maddesinde ise, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları idari dava türleri arasında sayılmıştır.
İdarenin hukuki sorumluluğunun kabulü için, kusursuz sorumluluğa ilişkin istisna halleri dışında, idarenin yürüttüğü kamu hizmetinin, kötü işlemesi, geç işlemesi ya da hiç işlememesi sebeplerinden birisiyle kusurlandırılmış olması gerekmektedir. Hizmet kusuru, iradi bir işlem yada eylemden kaynaklanabileceği gibi, idarenin dikkatsizliğinden, tedbirsizliğinden ve ihmalinden de kaynaklanabilir. Yine zarar ile idari eylem veya işlem arasında uygun illiyet bağının da bulunması gerekmektedir.
Somut olayda davacı …’ın davalı belediyeye ait araç içerisinde yolcu olarak bulunduğu esnada meydana gelen trafik kazasında belediyenin hizmet kusuruna dayanıldığı görülmektedir. Davanın ileri sürülüş biçimine göre hizmet kusuruna dayalı eylemde yargı yolunun idari yargı olduğu anlaşıldığından yargı yolunun caiz olmaması sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı———– hakkında açılan davanın HMK 114/1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 54,40 TL den başlangıçta yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT’nin 7. maddesi uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —————————-Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/02/2020