Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/314 E. 2020/710 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/280 Esas
KARAR NO: 2020/722
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2019
KARAR TARİHİ: 18/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin ——–başta olmak üzere Marmara bölgesinde çeşitli güzergahlarda yolcu ve araç taşımacılığı faaliyetlerinde bulunan bir şirket olduğunu, — tarihinde ————– sözleşmesi akdettiğini, iş bu sözleşme hükümleri uyarınca davalının sözleşmede belirtilen adresteki işyerinde sıvılaştırılmış veya sıkıştırılmış gaz taşıyan araçların müvekkil şirketin ——– hattından geçiş yapmasına yönelik acentelik hizmetlerini vermeyi üstlendiğini, aynı zamanda davalınıı anılan araçları başka bir firmaya yönlendirmemeyi de iş bu sözleşme ile kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkili şirketin ise davalı şirket tarafından geçiş yapmak için gönderilen araçları —- itibaren ——- itibaren de ——- sefer düzenlemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşmenin sözleşme bedeli başlıklı 5. Maddesine göre, müvekkili şirketin davalı şirketin aracı olduğu araçların geçişlerini araç başına—- tarihine kadar —— tarihinden itibaren — olarak faturalandıracağını, yanı sırı davalı şirketin aylık —- taahhüt etmiş ve aylık ——— sağlanamadığı takdirde kalan kısmın ay sonunda müvekkili şirket tarafından kendisine fatura edileceğini kabul ettiğini, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle cari hesap oluştuğunu, davalının müvekkil şirkete borçlu olduğunu —- tarihinde ——sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını davalının tarafça icra dosyasını yapılan yetki itirazı nedeni ile dosyanın ———— gönderildiği yine davalının icra takibine itiraz ettiğini, arabuluculuğa başvurduklarını ancak anlaşamadıklarını, her ne kadar —— üzerinden icra takibine başlanılarak bu rakam üzerinden ödeme emri gönderilmiş ise de davalı şirket tarafından taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi nedeniyle farklı tarihlerde ödemelerin yapılmaya devam edildiğini bu nedenle iş bu davanın davalı tarafından ———– sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin —– üzerinden devamına, davalı şirket aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı yan kendisine usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen davacının dava dilekçesine cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) ilişkindir. (İİK madde 67 )
Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen acentelik sözleşmesi nedeniyle davacının davalıdan ———— sayılı dosyasına konu cari hesap nedeniyle alacaklı olup olmadığı ve icra takibine yapılan itirazın haksız olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu noktasında toplanmıştır.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. —–sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı/davacı tarafından borçlu/davalı tarafa yönelik —– alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda; Davacı tarafın —– yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığını, davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden incelenemediği, davacı tarafın icra takibinde —— cari/açık hesap bakiyesini talep ettiğinden bu tutarı karşılayacak olan icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş raporun —– adet fatura alacağı olduğu ve faturada yazılı olan hizmetlerin davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, ancak dayanak faturaların davalı tarafından ilgili aylarda bağlı olduğu vergi dairesine BA formu ile bildirildiği, bu durumun dayanak faturaların davalı tarafından teslim alındığını gösterdiği, faturaya davalı tarafından itiraz edildiğine dair dava dosyasında bir belge bulunmadığı, davacı tarafın — yılına ait ticari defterlerin incelenmesinde davacının davalıdan ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle —- dava tarihi itibariyle ise —- alacaklı olduğu, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık —–temerrüt faizi ve ticari işlerde istenebilecek değişen faiz oranları üzerinden ticari temerrüt faizi uygulanabileceği şeklinde rapor düzenlendiği görülmekle ve İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulü yolunda ve takip talebi ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalının tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davalı takip borçlusunun—-sayılı icra dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile — üzerinden devamına,
2-Kabulüne karar verilen asıl alacak miktarının %20’si uyarınca icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 31.809,75 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.759,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 28.049,89 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 3.759,86 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 3.804,26 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 206,90 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.206,90 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 40.333,38 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9- Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin HMK 331. Maddesi uyarınca davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ———– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/12/2020