Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/226 E. 2023/399 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/226 Esas
KARAR NO: 2023/399
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 24/09/2019
KARAR TARİHİ: 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:Davacı vekilince dava dilekçesinde özetle; sigortalı —— idaresinin kendi tesisatından kaynaklanan genel bir arıza nedeni ile, —– cad. —– sok. —– no:—– —— adresinde bulunan bina genelinde 16.03.2018 tarihinde —— Şirketinden kaynaklanan bir arıza nedeni tle bina genelinde elektriğin anlık olarak gidip gelmesi neticesinde iki ayrı dijital baskı makinesinin elektronik tesisatında dijital kart arızası oluştuğu, elektrik tesisatında voltaj değişimlerinden dolayı makinenin ana kart kafa kartı ile beraber kafa arızalandığı, oluşan arıza neticesinde makinelerin satın aldığı şirketten gelen servis her iki cihazda da dijital kart hafızası oluştuğunun bildirildiği, elektrik arızasının yaşandığı gün, tesisat arızasının giderilmesi için elektrik idaresine —— yapılan başvurunun no: —— hasarın müvekkil sigorta şirketine ihbar edilmesi üzerine —— —— nolu hasar dosyası oluşturulduğu, ekspertiz çalışmalarını gerçekleştirilmesi için —— şirketi ile anlaşıldığı, bu hasara ilişkin olarak —— kayıtlarında —– hasar ve rücuu dosyaları açılmış olup, müvekkil sigorta poliçesi teminatları kapsamında detayları —– şirketi tarafından 28/06/2018 tarihinde müvekkil sigorta şirketi sigortalısı —– şirketine ödendiği, TTK 1301. Maddesine göre sigortacı sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettirilen kimse yerine geçer, sigorta ettiren kimsenin vakı zarardan dolayı üçüncü şahıslara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder. ”’Söz konusu kartların onarım bedelinin 19.711,44 TL olduğunu, bu kapsamda —— dosyası ile takip başlatmış olduklarını, davalı tarafından kötü niyetli bir şekilde borçlarının olmadığından bahisle itiraz etmiş olduklarını bildirdiğinden bahisle icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından başlatılan takibin haksız olduğunu, taraflarına süresi içinde yapılan bir başvurunun olmadığını, hasarın meydana geldiği otelin elektrik projesinin ilgili belediyeden celp edilmesi gerektiğini, davacı tarafından tek taraflı alınan ve birçok eksik hususu barındıran ekspertiz raporunun dayanak gösterilmek suretiyle hasar miktarına ilişkin yapılan ödemenin müvekkili şirkete rücu edilmeye çalışılmasının hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibarıyla “Elektronik Cihaz Sigorta Poliçe Ödemesine Dayanan Rücuen Tazminat” davasıdır.Davalı tarafın cevap dilekçesinde öne sürdüğü Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği’nin teçhizatta meydana gelen arızalar bakımından davalı kuruma başvurulması gerektiği hususunda itirazları mevcut ise de bu itirazları; söz konusu başvurunun ihtiyari bir başvuru yolu olduğu, zararın tazmini için doğrudan doğruya dava açılmasına engel olan dava şartı niteliğinde olmadığı, eş söyleyişle meydana gelen zararın tazmini için dava açılmadan önce davalı kuruma zorunlu olarak başvuru yapılması gerektiğine dair yasal düzenleme bulunmadığı anlaşılmakla yerinde görülmemiş ve yargılamanın esasına geçilmiştir.Mahkememizce aldırılan 11/08/2020 tarihli bilirkişi kök raporu ile olay tarihi itibariyle 16.03.2018 1 USD’ nin 3.9195 TL olduğu, bu nedenle hasar bedelinin 3.250,00 USD x 2.350,00 USD ( KDV Hariç)= 5.600,00 USD (21.946,00 TL) olduğu, ( %10 muafiyet ile 21.946,00 TL-2.194,6 TL =19.751,40 TL), bu kapsamda talep edilen onarım bedelinin kadri marufunda bulunduğu, —– Elektrik Kurumunun yüklenmiş olduğu ağır sorumluluk sonucunda, —– ve —– yönetmeliklerinde belirttiği gibi ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği madde :11 ve 12’ye göre söz konusu cihazlarda arızanın meydana gelmesinde sorumlu bulunduğu, Elektrik Piyasasında Dağıtım Sisteminde Sunulan Elektrik Enerjisinin Tedarik Sürekliliği, Ticari Ve Teknik Kalitesi Hakkında Yönetmelik madde 22’ye göre enerji kalitesi yönetmeliğinde belirtilmiş enerji kalitesinin bozulmasına neden olduğu, haliyle kendi kusurlu davranışlarından dolayı cihazların hasar görme koşullarını sağlamış olduğu ve olayda direkt illiyet bağının bulunmakta olduğu anlaşılmakta olduğundan davalı idarenin %80 kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, iş yerinde ——- şirketi isimli işyerinde ikamet eden ve kendi can ve mal güvenliğini sağlamak için kullanması gereken, Elektrik Tesisleri Genel Teknik Şartnamesinde belirtilen 24.23.2 maddesinde belirtilmiş olan 300 mA ve 30 mA Kaçak Akım Rölelerini kullanmış olması gerektiği kanaatine varıldığı, kullandığına dair bir belge ve delil mevcut olmadığı, —— şirketinin kaçak akım rölelerini kullandığının ispata mecbur olduğu, bu nedenle dava dışı —– şirketi %20 kusurlu bulunduğu, davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 13.08.2018 tarihli ödeme yapıldığına ilişkin ödeme belgesinin dosyada mevcut olduğu ve dava dışı sigortalısının haklarına TTK 1472 kapsamınca halef olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce aldırılan 03/03/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile olay tarihi itibariyle 16.03.2018 1 USD’ nin 3.9195 TL olduğu, bu nedenle hasar bedelinin 3.250,00 USD x 2.350,00 USD ( KDV Hariç)= 5.600,00 USD (21.946,00 TL) olduğu, ( %10 muafiyet ile 21.946,00 TL-2.194,6 TL =19.751,40 TL), davaya konu edilen her iki dijital baskı makinesinde sadece ana kart ve hafıza kartının arıza gördüğü, hor kullanım olması durumunda ise makinclerin diğer aksamlarında da arıza oluşması gerekeceği, bu nedenle hor kullanımın söz konusu olmadığı, —– genel yetkili servis hizmeti veren ve onarımı gerçekleştiren firmanın ana kart ve hafıza kartı arızasına ilişkin bedellerin dikkate alınabileceği, —— Elektrik Kurumunun yüklenmiş olduğu ağır sorumluluk sonucunda, —– ve —— yönetmeliklerinde belirttiği gibi ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği madde :1) ve 12’ye göre söz konusu cihazlarda arızanın meydana gelmesinde sorumlu bulunduğu, Elektrik Piyasasında Dağıtım Sisteminde Sunulan Elektrik Enerjisinin Tedarik Sürekliliği, Ticari Ve Teknik Kalitesi Hakkında Yönetmelik madde 22’yegöre enerji kalitesi yönetmeliğinde belirtilmiş enerji kalitesinin bozulmasına neden olduğu, haliyle kendi kusurlu davranışlarından dolayı cihazların hasar görme koşullarını sağlamış olduğu ve olayda direkt illiyet bağımın bulunmakta olduğu anlaşılmakta olduğundan davalı idareninkusurlu olduğu kanaatine varıldığı, davacı sigorla şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 13.08.2018 tarihli ödeme yapıldığına ilişkin ödeme belgesinin dosyada mevcut olduğu ve dava dışı sigortalısının haklarına TTK 1472 madde kapsamınca halef olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.İtirazlar üzerine yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetince sunulan 07/04/2022 tarihli rapor ile olayın sebebi olarak ifade edlen gerilim dalgalanması ile ilgili somut bir bulgu veya delil bulunmadığı, kart arızasına sebebiyet verecek aşrırı veya yuksek gerilim için öngürülemiyen ve beklenmeyen başka nedenlerden de kaynaklanabileceği, digital Baskı cihazları koruyan Kesintisiz Güç Kaynaklarının selden kaynaklı
bozulmuş olması nedeniyle Kart arızasına sebebiyet veren elektriksel arıza sonrası koruma görevini yerine getiremediği , Elektrik Dağıtımı Ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi
Yönetmeliği’nin 26. Maddesinde belirtildiği üzere; meydana gelen Zararın tazmin edilebilmesi için hasarın niteliği, kullanıcı tesisinin durumu, dağıtım şebekesinde meydana gelen kesinti, arıza, dalgalanma gibi hususlarda dağıtım şirketi tarafından yapılacak/yaptırılacak inceleme ve değerlendirme neticesinde söz konusu hasarın dağıtım şebekesinden kaynaklandığının tespit edilmesi gereklidir. Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere davacı kuruma ait arıza yönetim sisteminde, meydana gelen olaya ait bir veri kaydına rastlanmamıştır. Bu sebeple Binanın elektrik iç tesisatında meydana gelen aşırı dalgalanmadan ötürü davalı —— her hangi bir sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Mahkememizce aldırılan 30/10/2023 tarihli bilirkişi ek raporu ile gerek arızalanan cihazların doğrudan şebekeye irtibatlı olmaması ve —— üzeriden beslenmesi gerekse aynı dağıtım sistemi kofresinden beslenen diğer kullanıcılar ile aynı iş yerindeki diğer cihazların benze şekilde arızalanmamış olması ve arıza kaydı ve ihbarının bulunamaması bu olayının elektrik dağıtım şebekesinden kaynaklanmadığı teknik anlamda gösterdiğini, arıza nedenin elektrik şebekesi kaynaklı olmadığı teknik olarak sabit olduğundan hasar bedelinin davalı tarafa rücu edilemeyeceği heyetimizce mütalaa edildiğini, 07.04.2022 tarihili bilirkişi raporundaki teknik değerlendirmelere aynı şekilde katıldıklarını bildirmişlerdir.
Mahkememizce aldırılan 08/05/2023 tarihli bilirkişi ikinci ek raporu ile kök rapordaki teknik değerlendirmelerinde herhangi bir değişiklik olmadığını, davacı tarafın bütün itirazlarının tek tek cevaplandığını, arızalanan cihazların doğrudan şebekeye irtibatlı olmaması ve —– üzeriden beslenmesi gerekse aynı dağıtım sistemi kofresinden beslenen diğer kullanıcılar ile aynı iş yerindeki diğer cihazların benze şekilde arızalanmamış olması ve arıza kaydı ve ihbarının bulunamaması bu olayının elektrik dağıtım şebekesinden kaynaklanmadığının tespit edildiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.Davacı şirketin TTK’nun 1472/1. Maddesi “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Mahkememizce ilk alınan rapora itiraz üzerine keşif yapılarak yeni heyetten rapor alındığı raporlar arasında çelişki bulunması nedeniyle yeni heyetten rapor alındığı alınan raporun ve eklerinin 07/04/2022 tarihli ikinci raporla da uyumlu olduğu davalı şirkete kusur atfedilmemesi nedeniyle halefiyet şartları oluşmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 238,07 TL harçtan karşılanarak bakiye 58,17 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 2.650,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ ye göre belirlenecek 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/06/2023