Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/189 E. 2021/643 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/189 Esas
KARAR NO: 2021/643
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 19/09/2019
KARAR TARİHİ: 07/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; —-idaresinde, davalı — maliki ve davalı—- plakalı aracın çarptığı yaya—- vefat ettiğini, davacıların vefat edenin anne, baba ve kardeşi olduğu, davacıların vefat edenin desteğinden yoksun kaldıklarını, maddi ve manevi zarara uğradıkları; olayla ilgili soruşturmanın —- devam ettiğini kazanın oluşunda davalı sürücünün ağır ve tam kusurlu olduğunu, mütevafa vefat ettiğinde ——— olduğunu, — tarihinden bu yana —- olarak çalışmakta olduğunu, müteveffanın almış olduğu ücretin işveren şirkete müzekkere yazılarak sorulmasını ve aynı zamanda —– sayın mahkemece celbini talep ettiklerini, müteveffanın ölümüyle anne ve babası desteğinden yoksun kaldıklarını, müvekkilleri—- çalışmamakta olduklarını, davacıların gencecik —-, kaza neticesinde öldüğünden dolayı davalı ve sigorta şirketi bu kişilerin uğradıkları ve yoksun kaldıkları maddi zararlardan ortaklaşa ve zincirleme sorumlu olduklarını, kazada ölen —- desteğinden yoksun kalan davacılar anne-baba için destekten yoksun kalma tazminatı istendiğini, fazlaya ilişkin dava, hak ve alacaklarının saklı tutulduğunu, bu nedenle mahkemece, —-uyarınca belirlenecek maddi tazminatın, araç sürücüsü —-yönünden temerrüt tarihinden avans faizi işletilmesi taleplerinin bulunduğunu, ölen —- kazada herhangi bir kusurunun olmaması, davalılar — ağır kusurlu olması, ölenin henüz—–yaşında genç oluşu, davacılar tarafından müteveffanın cesedinin günlerce —- izlenişi, böyle elim bir kazayla ailenin büyük emekle bakıp gözettikleri biricik evlatlarını, kardeşin de bugüne kadar hayatını ve odasını paylaştığı ağabeyini zamansız yitirmiş olmaları gözetilerek, yaşadıkları acının bir nebze de olsa giderilebilmesi için manevi tazminatın ölçüsünün yüksek tutulması gerekeceği inancıyla davacı anne —–olmak üzere, tüm davalılar için toplam —- manevi tazminata hükmedilmesi dileğinde bulunduklarını, davalı ——— davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, dava açılmadan evvel davalı sigorta şirketine başvuru yapılarak poliçe kapsamında davacıların maddi zararının tazmin edilmesi talep edildiğini, başvuru dilekçesinin ——tarihinde teslim alan davalı şirket tarafından başvuruya karşı olumlu yanıt alınamadığından, sigorta şirketinden temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte maddi tazminat istendiğini tüm bu nedenlerle öncelikle, dava sonunda dava konusu tazminatlarımızın semeresiz kalamaması için davalı sürücünün tespit edilecek menkul ve gayrimenkul üzerine, yine davalı —- ile tespit edilecek menkul ve gayri menkuller üzerine teminatsız bir şekilde İhtiyat-i tedbir konulmasına, trafik Kazası sonucu ölen —- desteğinden yoksun kalan davacılar anne ve babası için —- yönünden kaza tarihinden, Sigortacısı yönünden temerrüte düşürüldüğü tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte alınarak müvekkillerine ödenmesine, davacı anne için —- davacı baba için—— manevi tazminatın, kaza tarihinden işletilecek yasal faizi ile ödenmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından açılan davanın reddine, eğer esas incelemesi yapılacak ise kusur tespiti için dosyanın bilirkişiye gönderilmesine, esas incelemesi yapılacak ise alanında uzman bilirkişilerce poliçe tanzim tarihi uyarınca geçerli mortalite tablosu dikkate alınarak azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasına, aleyhlerine hüküm kurulması halinde yargılama masrafları ve—- hükmedilecek olan vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu trafik kazasında müvekkilinin hiçbir kusuru bulunmamakta olduğunu, söz konusu kazada müvekkilinin, olay anında yola, trafiğin durumuna ve aracın özelliklerine uygun olarak —–seferine başlamak için yola çıktığını, ancak çok zaman geçmeden müvekkilinin araçta bir sıkıntı olduğunu anladığını ve trafik kurallarına uygun olucak şekilde araç dörtlülerini yakarak aracını yolun sağ tarafına çektiğini,. bu sırada müvekkilinin ilk olarak el frenini çektiğini ve araçta teknik sıkıntının ne olduğunu anlamaya çalışmakta olduğunu, ancak araç el freni çekili vaziyette olmasına rağmen müvekkilinin kullandığı araç aniden hareket etmeye başladığını, müvekkilinin ayak freniyle aracını durdurmaya çalıştığına buna rağmen araç yine de durmadığını, bu sırada müvekkilin aracın hızını yavaşlatmak için boş olarak gördüğü yola girmiş ve aracını durdurmak için başka araçlara çarptığını, müvekkilinin alması gerek bütün önlemleri almaya çalıştığını ancak bunlara rağmen aracı durmadığını ve müteveffanın aniden önüne çıktığını, müteveffa yaya geçidi olmayan yerden karşıdan karşıya dikkatsiz bir şekilde geçmeye çalıştığını ve müvekkilinin kornaya defalarca basmasına rağmen üzücü olay meydana geldiğini, müvekkilinin dava konusu kazada hiçbir kusuru bulunmamakta olduğunu, müteveffa meydana gelen kazada tam ve asli kusurlu olduğunu, zira olay anına gösteren —- kayıtlarından da anlaşılacağı üzere, müteveffa olay yerininin —– yakınında yaya geçidini kullanmadığı gibi kulağında kulaklıkla —— dikkatsiz şekilde yola çıktığını, meydana gelen olayda müvekkilinin gerekli tedbirleri aldığını ancak hem aracın özelliği hem de müteveffanın dikkatsiz davranışı neticesinde elim kaza meydana geldiğini, olayda müvekkile izafe edilecek herhangi bir kusur söz konusu olmadığını, dava konusu ölümlü trafik kazası nedeniyle —- kazanın bahsettikleri somut özellikleri ve müvekkilinin kusursuz durumunu da dikkate alarak —- geçmesine rağmen henüz herhangi bir ceza davası açılmadığını, müvekkilinin kusursuzluğu karşısında takipsizlik kararı verilmesi gereği açıkça ortada olduğunu, bu nedenlerle soruşturma dosyasının ve tüm zorlama yorumlarla açılabilecek ceza davasının bekletici mesele yapılarak ceza yargılamasında verilebilecek nihai kesinleşmiş kararın beklenmesini talep ettiklerini, talep edilen manevi tazminatın fahiş ve zenginleşme yasağı kapsamında olduğu çok açık olduğunu, tüm bu nedenlerle kusursuz müvekkili yönünden davanın reddi ile yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu trafik kazasında müvekkili olan idare şoförünün hiçbir kusurunun bulunmadığını, —– alması gereken bütün önlemleri aldığını, ancak bunlara rağmen aracı durduramadığını, müvekkili olan idarenin dava konusu kaza da hiçbir kusurunun bulunmadığını, müteveffanın meydana gelen kazada tam ve asli kusurlu olduğunu tüm bu nedenlerle davacılar tarafından açılan davanın reddi ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili—-tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile arabuluculuk müzakereleri neticesinde anlaşma sağladıklarını, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri bulunmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizce; — ölüm tarihi olan—- tarihi itibariyle——- dava konusu — tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazasında müteveffanın olay sonrası bilgi ve belgeleri, —– tarihinde meydana trafik kazasına ilişkin olarak mirasçılarına ödeme yapılıp yapılmadığı, —- tarihinde meydana gelen — plaka sayılı araç tarafından meydana gelen dava konusu kaza nedeniyle, davacılar ——başvuruya ilişkin tüm evraklar ve davacılara herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı hususları ayrı ayrı sorulmuş, — sayılı dosyası ve—— üzerinden celp edilerek incelenmiştir.
Dosya mahkememizce resen seçilecek bir kusur bilirkişisi ile bir aktüerya uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdii edilerek, bilirkişilerden tarafların tüm iddia ve savunmaları dikkate alınarak davacılar desteğinin —– geçirdiği kaza nedeniyle davacıların uğradığı destek zararı ve tarafların kusur durumuna ilişkin, ek rapor alınmasına gerek bırakmayacak, ayrıntılı, gerekçeli, denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte rapor hazırlanmasını istenilmiş, bilirkişi heyeti kök raporunu sunmuş, raporda davacı—- doğum tarihi yanlış yazıldığı görülmekle ve bir kısım davalılar vekilinin rapora itiraz etmeleri nedeniyle dosya yeniden hesap bilirkişisine tevdii edilerek, davacı anne ve babanın— tablosu baz alınarak yaşam süreleri hesaplanmak suretiyle gelen —- incelenerek ek rapor düzenlenmesinin istenilmiş, aktüerya uzmanı bilirkişinin raporunu ibrazından sonra —- sayılı güncel ilamı gereğince —- —- kullanılması ile bilinmeyen devredeki gelirlerin her yıl için——— suretiyle hesap yapılmak üzere ikinci kez ek rapor alınmak üzere dosya yeniden aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdii edilerek denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınmıştır.
İşbu dava, dava tarihinde yürürlükte olan — göre belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Mahkememizce alınan ilk ek bilirkişi raporunda zarar toplamı — olarak belirlenmiştir. Davacılar vekili,— tarihinde vermiş olduğu dilekçe ile alacağını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak —— olarak davasını ıslah etmiş olup, belirsiz alacak davasında davacı, alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesinden sonra HMK’nın 107.maddesine dayalı olarak bir kez alacağını artırabilir. Ayrıca davasını HMK’nın 176. ve devamı maddelerine göre bir kez de ıslah edebilir.——
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davanın dayanağı, maddi tazminat açısından —-, manevi tazminat açısından TBK’nin 56. Maddesidir.
Dosya kapsamına göre, kaza —tarihinde ——- seyreden davalı sürücü —- plaka sayılı —— durakladığı yerden aniden ve kontrolsüz şekilde hareket etmesi, ——trafik akımına göre ters yönde gitmesi ve sağ teker kısımları ile refüje çarparak ilerlemesi ve dava dışı sürücü idaresindeki —— çarpması ve trafik akımına ters yönde seyrine devam ederek kavşak içinde karşıdan karşıya geçmeye çalışan yaya destek — çarpması neticesinde davacılar desteğinin ölümüne sebep olduğu, mahkememizce alınan kusur raporuna göre davalı sürücü—– %100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğununu belirlendiği görülmüştür.
Davalı sürücü — sevk ve idaresinde olan — adına kayıtlı olup, davalı —-sigortalıdır.
Davalılar —— vekilleri zamanaşımı savunması getirmiş iseler de, ölümlü kaza nedeniyle uzamış ceza zamanaşımı hükümleri karşısında reddine karar vermek gerekmiştir.
——gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yoksun kalınan gerçek destek miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle desteğin sağlığında elde ettiği net gelirin doğru saptanması icap eder. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Desteğin kaza tarihi itibariyle mesleği ve geliri tespit edilmelidir. Kişinin herhangi bir işi yoksa, desteğin geliri asgari ücret kabul edilerek, raporun hazırlandığı tarihteki net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır. Eğer desteğin gelirinin asgari ücret üzerinde olduğu, bir başka anlatımla herhangi bir işyerinde çalıştığı ya da bir meslek icra ettiği ve asgari ücret üzerinde bir gelir elde edildiği iddia ediliyorsa bunun ispat edilmesi gerekir.
Bu ilkeler ışığında hesap bilirkişisi —bilirkişi raporu ile— kararı sonrasında verdiği —– —–kullanılması ile bilinmeyen devredeki gelirlerin her yıl için —- edilmesi suretiyle hesap yapılmak suretiyle trafik kazasında ölenin annesi olan davacı — yoksun kaldığı destekten kaynaklanan maddi zararları — olarak hesaplanmış, davalı sigorta şirketinin teminat limiti kapsamında —- tutardan ise davalı sigorta şirketi dışında kalan davalıların sorumlu olduğu, ölenin babası olan davacı — yoksun kaldığı destekten kaynaklanan maddi zararlarının ise — olarak hesaplanmış, davalı sigorta şirketinin teminat limiti kapsamında —- tutardan ise davalı sigorta şirketi dışında kalan davalıların sorumlu olduğunun belirlendiği, aktüerya uzmanı bilirkişiden alınan —- tarihli ek raporda yapılan hesaplama dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmış, davacıların dava tarihinden sonra davalı sigorta şirketi ile anlaştıkları, davalı sigorta şirketi yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin konusuz kaldığı anlaşılmış olmakla, ıslah talebi dikkate alınarak, davacıların maddi tazminat davasının kabulü ile davacı —- destekten yoksun kalma tazminatının —–kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesi yönünde karar verilmiştir.
TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Bu açıklamalar doğrultusunda, tüm dosya kapsamı göz önünde bulundurularak, —– yönünden de murisin ölümü nedeniyle elem ve ıstırap söz konusu olacağından sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak sebepsiz zenginleşmeye mahal vermeyecek şekilde uygun miktar manevi tazminata hükmedilmiştir. Anne ve babaya da bu kıstaslar doğrultusunda evlatların ölümü nedeniyle daha fazla acı duyacağı değerlendirilerek bir miktar fazla olarak aşağıdaki gibi manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların maddi tazminat davasının kabulü ile davacı —-destekten yoksun kalma tazminatının — kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Davalı —– yönünden açılan davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile davacı —- manevi tazminatın — kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gereken — peşin ve ıslah harcın mahsubu ile bakiye —- harcın davalılar —- alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacılar tarafından yapılan—- yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan—– tahsili ile davacılara verilmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan—– gereğince, maddi tazminat yönünden hesap edilen —- vekalet ücretinin davalılar—- tahsili ile davacılara ödenmesine,
7-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan —– gereğince, kabul edilen manevi tazminat yönünden hesap edilen—- tahsili ile davacılara ödenmesine,
8-Davalılar —–kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan—-gereğince, reddedilen manevi tazminat yönünden hesap edilen —–vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılar —— ödenmesine,
9-Talep bulunmadığından davalı sigorta şirketi yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10—– davalılar ——-davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
11-Davacılar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının —- uyarınca karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
12-Davalılar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının —- uyarınca karar kesinleştiğinde davalılara iadesine,
Dair; davacılar vekili ile davalı —–vekili, davalı —– yüzüne, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ———-Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2021