Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/185 E. 2021/126 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/146 Esas
KARAR NO: 2021/205
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/09/2019
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin çalışanı olan—– yine müvekkili şirket adına —-üzerinde faaliyet gösteren ——-sipariş numaralı, değeri—- ———- satın aldığını, satın alınan bilgisayarın şirket çalışanı ———- teslim edildiğini, davalı —– şirketinin uygulaması üzerinden — yaptığı sorgu neticesinde ürünün —— günü saat —— kendisine teslim edildiğine dair kaydın düzenlendiğini gördüğünü, davalı —– iletişime geçtiğinde teslimatın müvekkili şirket çalışanına yapılmadığını ve ayrıca müvekkili şirketin yetkilisi olup olmadığı konusunda da herhangi bir imza sirküsü araştırması da yapmadığının davalı kargo şirketinin —- yer alan güvenlik kamera görüntüleri ile sabit olduğunu, işbu yanlış teslimat ile ilgili —– tarihinde şikayette bulunulduğunu, müvekkili şirkete davalı —-tarafından teslimi yapılmayan bilgisayar bedeli olan — temerrüt tarihinden itibaren işletilecek —– öngörülen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerektiğini, taşınmak üzere teslim alınan ürünün, alıcısına teslim edilmiş olduğunu, davalı müvekkilinin taşıma ilişkisinden kaynaklı edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Mahkememizce —— tarihli duruşmada davacı tanığı —- beyanı alınmış beyanında; “Ben, — yılından beri davacı firmada bilgi işlem müdürü olarak çalışmaktayım—–sitesinden benim hesabım kullanılarak davacı firmaya —- sipariş ettim, kullanılan kredi kartı şirketin kartıdır, yalnızca hesap benim hesabımdı, hesap benim olduğum için kargonun akibeti bana mesaj yoluyla gelmişti, olayın yaşandığı gün yani —-tarihinde kargonun —– teslim edildiğine dair uygulamadan bu uyarıyı gördüm, derhal —— şubesini aradım, teslimatın—- isimli kişiye yapıldığını bana söylediler, ben de —- ben olduğumu ancak — almadığımı kendilerine söyledim, daha sonra — şubesine gittim, — teslim eden kişi ile görüştüm bana, kargonun —–simli kişiye teslim ettiğini ancak bu kişinin ben olmadığımı söyledi, teslim evrakına ilişkin imzayı da gördüm, bu imzanın bana ait olmadığını da kendilerine söyledim, kamera kayıtlarını incelemek istedim ancak kamera kayıtları çok fazla görüntü vermiyordu bu nedenle kime teslim ettiklerini anlayamadım, ancak kargoyu kesinlikle ben teslim almadım, oradaki imza da bana ait değildir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Yapılan yargılamada, dava konusu bilgisayarın teslimi istenilen —- imza örnekleri celp edilmiş ve davalı şirkete adı geçen şahsa dava konusu bilgisayarın teslimine ilişkin teslim fişi aslının gönderilmesi konusunda muhtıra içerir müzekkere yazılmış ancak teslim fişinin aslının gönderilmediği anlaşılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE:
Dava alacak ( kara taşımacılığından kaynaklanan) davasıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava davacının, davalı kargo şirketine teslim ettiği bilgisayarın alıcıya teslim edilmeyip başka bir kişiye teslim edildiği iddiasına dayalı bilgisayarın bedelinin tahsiline ilişkindir.
Davalı her ne kadar —- tarihinde teslim edildiğini belirtmiş ise de imza incelemesine esas olmak üzere evrak asıllarının defaten davalı kargo şirketinden istendiği davalı kargo şirketinin yazıya yanıt vermediği bunun üzerine —- tarihli duruşmanın —– numaralı ara kararı gereği davacı vekiline imza incelemesine esas olmak üzere evrak aslını sunmak üzere kesin süre verildiği, kesin sürede sunulmaması halinde belgedeki imzanın —- olmadığının kabul edileceğinin ihtar edildiği, ancak ne yazılan müzekkereye cevap verildiği ne de davalı vekiline verilen sürede evrak aslının sunulmadığı anlaşılmış olup evrak altındaki imzanın dava dışı —– ait olmadığının kabulü gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
Davalı kargo şirketi, TTK 875 vd maddelerince eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde eşyanın ziyaından doğan zararlardan sorumludur. Yine aynı kanunun 897. Md gereğince taşıyıcı, kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmesi sırasındaki fiil ve ihmallerden kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.
Davalı kargo paketinin —- teslim tutanağını imzalatarak teslim ettiğini iddia etmiş ise de kargo teslim tutanağının aslını mahkememize ibraz edememiş ve kargonun—- teslim edildiğini ispatlayamamıştır. Davacı tarafın delil olarak sunduğu—— bilgisayar alındığı, taşıma irsaliyesinin tarihinin —— olduğu, davacı tanığın beyanlarından da hepsiburada isimli uygulmadan bilgisayar alındığının ve satıcı firma tarafından —- verildiğinin beyan edildiği anlaşılmakla söz konusu —– olduğunun kabulü gerektiği, bu kargonun da davalı şirket çalışanına teslim edilmediği dolayısıyla kargonun ziya uğradığı nazara alındığında dava konusu gönderinin zarara uğramasında davalı şirketinin pervasızca kabul edilebilecek ağır kusurunun neden olduğunun sabit olduğu, zira tüm ülke çapında kargo işinde faaliyet gösteren bir şirketin taşıma işini icra ederken gönderilerin zarar görmesi kabul edilebilir bir durum sayılabilir ise de eşyanın tamamen kaybolmasının makul kabul edilmesinin mümkün olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Davacı teslimi yapılmayan bilgisayarın değeri olan —– bedelin tahsilini talep etmiş ve buna ilişkin faturayı delil olarak sunmuş olup davalı —–şirketinin TTK md 886 ya göre zarara kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlemiş bir fiil veya ihmalin sebebiyet vermesi halinde sorumluluktan ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağı anlaşılmakla davalı şirketin gönderi içindeki cihazın bedeli olarak talep edilen —– zararı karşılamakla yükümlü olduğu kanaatine varılmış, davacının davalı adına gönderdiği ihtarnamenin davalı tarafa —- tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafın ihtarnamenin tebliğinden itibaren —gün içinde dava konusu alacağın ödenmesi hususunun ihtar edildiği, davalı tarafça ödemenin yapılmadığı ve — günlük sürenin sonu olan—- tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabul edildiği, tarafların tacir olması sebebiyle bu tarihten itibaren avans faizi işletilmesi gerektiği kanaati ile davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, — alacağın temerrüt tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 543,63 TL’den dava açılırken yatırılan 135,91 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 407,72 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 135,91 TL peşin harç, 44,40 başvurma harcı, 6,40 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 186,71 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 111,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/02/2021