Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/169 E. 2021/739 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/169 Esas
KARAR NO : 2021/739

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2016
KARAR TARİHİ : 24/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişki gereği davalının —— —- fatura karşılığı olarak toplam 10.963,19 TL müvekkilinin alacağı olduğunu, davalı tarafın 10.963,19 TL’yi ödemekten imtina etmesi üzerine davalı tarafa karşı ———- tahsili talebiyle icra takibi yapıldığını, ancak davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazının iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacağın %40’ından az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın——– içinde açılmadığından davanın reddini, davacı tarafça müvekkili şirkete —— gönderilen faturalar, fatura bedellerinde mutabık olunmaması nedeniyle ve ihtirazi kayıt düşülmek suretiyle alacaklıya yasal süresi içinde iade edildiğini, davacı tarafından müvekkili aleyhine, icra takibi başlatıldığı, takibe yetki ve esas yönünden yasal süresi içinde itiraz edildiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın usulden ve esastan reddi ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle,—– icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde— geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.
b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş —— itiraz bulunmalıdır.
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla —– kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.
c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, —- hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ ——-Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.
İtirazın iptali istemine konu,——-takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya— tebliğ edildiği; borçlu —- tarihli itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın 30/05/2016 tarihinde ve yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
——————sayılı kararı yetkisizlik kararı verilerek mahkememiz dosyasının esasına kaydı yapılmıştır.
Davacı vekiline mahkememizin — tarihli duruşması ile yemin metnini mahkememize sunması için iki haftalık kesin süre verildiği verilen kesin süreye rağmen yemin metnini mahkememize sunmadığı görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan kök ve 03/07/2020 tarihli ek raporda; Davacı tarafından incelemeye sunulan 2015 yılları ticari defterlerin 6102 sayılı yeni TIK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, Davalı yanın incelemeye gelmediği, ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, Faturalar üzerindeki malları teslim alan kısımlarının imzalı olduğu, teslim eden kısımlarının İmzalı olmadığı ve faturalara davalı ——- itiraz edilmediği görüldüğünden faturalara konu malların davacı —— davalı yana teslim edildiği, faturaların usulüne uygun düzenlendiği,davacının davalıdan ,— fatura alacağının,—– borcu düşüldükten sonra kalan, —- tutarında cari hesap alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını beyan ve rapor etmiştir.
Davalı vekilinin 07/09/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi ek raporuna itiraz ettiği itiraz üzerine dosyanın yeniden ek rapor alınması için mevcut bilirkişiye tevdi edildiği bilirkişi tarafından alınan 12/01/2021 tarihli ek raporda ; davacı tarafın, uyuşmazlık konusu faturayı,—- davalı yana tebliğ ettiği , ilgili faturayı kayıtlarına —– olduğu —— tahakkuk ettirmiş olduğu, davalının ——- dava dosyasına sunulması ile ( her ne kadar bilirkişi raporunda——- olduğu anlaşılmıştır) 8 günlük yasal süresi içerisinde faturaya itirazda bulunmuş olduğu, söz konusu ihtarname ekinde yer alan irsaliyede malın teslim alan kısmının boş ve imzasız olduğu anlaşılmıştır. söz konusu yeni belgenin sunulması ile davacının davalı yandan cari hesap alacağının bulunmadığı hususlarını beyan ve rapor etmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —— Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde itiraz üzerine takibin durduğu, davanın İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalının, —- — numarası ile ——-ihtarnamesinin dava dosyasına sunulması ile 8 günlük yasal süresi içerisinde faturaya itirazda bulunmuş olduğu, söz konusu ihtarname ekinde yer alan irsaliyede malın teslim alan kısmının boş ve imzasız olduğu bilirkişi raporu ile sabit olduğu ; davalı tarafça borç inkar edildiğine göre ispat yükünün davacıya düştüğü, davacının da faturalara konu malların davalıya teslim edildiği hususunu ispat edemediği ve ayrıca davacıya yemin delilinin hatırlatıldığı ancak yemin deliline dayanmayacağının beyan edilmesi karşısında açılan davanın ispat yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Şartlar oluşmadığından davalı lehine kötü niyet tazminatı verilmesine yer olmadığına,
3-Karar harcı 59,30TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 10,00 TL yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—–esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı