Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2020/695 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/145 Esas
KARAR NO : 2020/695
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ——- sayılı icra takip dosyası ile ödeme emrinin —- tarihinde tebliğ olduğunu,müvekkilinin fazlasıyla ödemiş olduğu bir borçtan dolayı haciz tehdidi ile karşı karşıya kaldığını,davalarının kabulü ile müvekkilinin —– sayılı icra takip dosyasına konu bono ile ilgili alacaklıya borcunun bulunmadığının tespiti ile—-bedelli bononun iptaline,fazla ödenen —– ödeme tarihinden itibaren işletilecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde iade edilmesini,icra takibinin geçici olarak durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;takip konusu bonoya ilişkin olarak ne takip öncesi ne de takip sonrası hiçbir ödeme yapılmadığını,fazladan yapılan bir ödeme bulunmadığını,takibe konulan bonoya dayanan alacağın halen dahi ödenmediğini,davanın esastan reddine, davacının huzurdaki davayı ikamesinde kötüniyetli olduğu, izahtan vareste olduğundan takip miktarının %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmas4ına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, fazla ödenen paranın istirdatı ile borçlu olunmadığının tespiti yönünde açılan menfi tespit davasıdır.
Menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı alacaklıdadır. Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebileceği gibi borçlu borcun varlığını inkar da edebilir. Bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşmektedir. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükünün davacı borçludadır.
Somut olayda davacı davaya konu —-bedelli senede ilişkin dava dışı kişiler olan———-hesaplarından farklı tarihlerde farklı miktarlarda ——— şeklinde toplam —— ödeme yapıldığı ödemelerin dava konusu senede ilişkin olduğunun belirtilmediği görülmektedir. Davalı mahkememizde yapılan ödemelerin davaya konu borç dışındaki başka borç ilişkileri sebebiyle ödeme yapıldığı hususunda yemin etmiştir.—- borç için —– ödeme yapılmış olması da hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacı yapılan ödemelerin davaya konu senet için yapıldığını ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının kötüniyetli olduğu davalı tarafından ispat edilemediğinden kötüniyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yerinde görülmeyen davanın reddine,
2-Şartları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 54,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 559,29TL harcın mahsubu ile artan 504,89-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.912,50-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde ——– Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020