Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/143 E. 2021/392 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/143 Esas
KARAR NO: 2021/392
DAVA: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2019
KARAR TARİHİ: 20/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——- plaka sayılı kamyon sürücüsü —– yönetimindeki araç ile ———- çevreyolunu takiben seyrederken, aracın yola sarkan yüksek gerilim kablosuna çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında araçta ağır hasar meydana geldiğini,, davalı——- tarafından — araç için davalı şirket tarafından ——- ödeme yapıldığını, aracın kaza sonrası pert olması nedeni ile ortaya çıkan hasarın sigorta tarafından ödenen tutarın çok üzerinde olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesi ile de durumun ortaya çıkacağını beyanla, müvekkil şirket adına kayıtlı, —– plakalı aracın meydana gelen kaza sonucu aracın pert olması nedeni ile, bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacak bakiye kalan pert total miktarının bilirkişi marifeti ile tespit edilmesi ve tespit edilecek bu bedelin şimdilik — davalı——— şirketinden kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu aracın piyasa rayiç değerinin müvekkil şirketçe belirlenen ve ödenen bedel olmadığını iddia eden davacının gerçek rayiç değeri aracın —–değeri kadar olduğunu iddia etmesinin müvekkil tarafından kabul edilemez olduğunu, davacı yanın aracın kaza tarihindeki rayicinin müvekkil tarafından eksik hesaplandığı iddiasının destekler aracın kaza tarihindeki piyasa fiyatını gösterir herhangi bir delili dosyaya ibraz etmediğini, davacının iddialarının soyut olduğunu, müvekkilinin bedelden yapmış olduğu indirimleri neye ilişkin ve ne miktarda olduğunu tek tek beyan ettiğini, müvekkilinin poliçe kapsamında ve piyasa şartları doğrultusunda ödemekle yükümlü olduğu miktarı davacı tarafa ödemesi nedeni ile müvekkilin sigortalısına karşı başkaca sorumluluğu kalmadığını, aracın rayiç bedelinin uzman ekspertiz tarafından tespit edildiğini beyanla, davanın reddine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan zararın sigorta şirketinden tazminine yönelik olarak açılan tazminat davasıdır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler tarafından sunulan raporda ” Hasar yönünden yapılan inceleme neticesinde davacıya ait —– plaka sayılı aracın —– olduğunu, dava konusu aracın davalı sigortalı şirket tarafından —–tarihinde —– bedeli ile sigortalanmış olduğunu, ekspertiz raporunda aracın hasar durumu ile ilgili komple kabin değişikliği ve yapılan iskonto sonrası yeni alınması gereken parçaların —- olduğu, işçilik giderleri toplam masrafın —- olduğu, aracın hasarlı hali ile değerinin de — olduğu, kazadan önceki piyasa değerinin —-olduğunun belirlendiği, uğranılan zararın — olduğu, davalı tarafından —- yapılmış olması nedeni ile, davacının kalan alacağının —– olduğunun tespit edildiği, Sigorta bilirkişisi tarafından verilen raporda ———– sigortalı aracın tam hasara uğradığının eksper tarafından tespit edildiği durumlarda hasar tespitinde aracın model yılı, hasar tarihindeki kilometresi, muayene ve bakımlarının düzenli yapılıp yapılmadığı, önceki hasarları, kullanım şekli gibi şartlara bağlı olarak piyasadaki muaddil araçların internet ve piyasa araştırması sonucu en az 3 aracın ortalaması alınarak tespitin yapıldığını ,yapılan piyasa araştırması sonucu hasarlı arcın rayiç değerinin ——olduğunu aracın daha önce pert kaydı olmadığından pert araç klozu söz konusu hasarlı araç için uygulanamayacağını, bu sebeple kloz muafiyet kesintisinini yapılamayacağını, dava konusu aracın piyasa değerini —- olduğu, sigorta şirketinin tam hasar için ödemesi gereken hasar tazminat tutarının—- olduğu, ödenen —-tazminatına istinaden eksik ödenen hasar tutarının —-olduğu, Sigorta bilirkişi tarafından verilen ek raporda; Sigorta şirketinin — rayiç değeri bulunan hasarlı araç için neden —– ödeme yaptığına dair dosya da evrak bulunamadığını, söz konusu aracın daha önce tam hasara uğramadığının tramer sorgusu sonucu anlaşıldığı, yapılan piyasa araştırmasında —- yılındaki piyasa rayiç değerinin —- başlayıp, —-kadar değişiklik gösterdiğini, değer ortalamasının — olduğu, sigorta şirketinin —–piyasa rayiç değerinden hangi kesintileri yaptığına dair hesaplama detayı vermemesi, enflasyondan koruma klozuna atıf yapıldığı ancak kesintinin enflasyondan koruma klozu ile ilgilisinin olmadığı, araç —–değerinin poliçe bedeli ile sınırlandırıldığı, eksik ödenen —— tazminat tutarından sigorta şirketinin sorumlu olduğu Makine mühendisi bilirkişi tarafından verilen raporda, dava konusu aracın km bilgisinin dosya muhteviyatında bulunmadığı, piyasa şartlarında aynı marka ve model retarderli muadil araçların rayiç değerlerinin —– olduğu, bu kapsamında dava konusu aracın 2. El kazalı rayiç değerinin —– civarında olduğu, söz konusu aracın onarımının ekonomik olması nedeni ile pert total kabul edilmesi gerektiği, davalı şirketin pert total olmasa dahi —- tutardaki hasardan sorumlu olduğu, davalı şirketin toplam sorumluluğunun —- olduğu, davalı —yapılan —- ödemenin neye istinaden yapılmış olduğunun anlaşılamadığı, bu kapsamda bakiye zararın ——— olduğu ” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflar arasında davalının ——– olduğu davacıya ait aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu pert total işlemine tabi tutulacak şekilde hasara uğradığı, davalı tarafından davacıya —- kapsamında tespit edilen ——— araç rayiç bedelinin ödendiği hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, sigortalı aracın pert olması nedeniyle ödenen araç rayiç bedelinin eksik tespit edilip edilmediği, eksik tespit edilmiş ise miktarı, bu miktarın davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır.
——— mal sigortalarından biridir. Mal sigortalarına ilişkin hükümler 6102 sayılı TTK’nın 1453. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. TTK’nın 1459. maddesine göre; sigortacı, sigortalının uğradığı zararı tazmin eder.
Dava konusu kaza tarihinden sonra, dava tarihinden önce davacı tarafından davalıya aracın pert total olduğu belirtilerek —— kapsamında hasar bedelinin ödenmesine ilişkin talepte bulunulmuş, talep kapsamında davacının aracın —- üzerinden pert total olarak işlem görmesini kabul ve taahhüt ettiğine yönelik taahhütname imzaladığı anlaşılmıştır. Anılan taahhütname üzerine dava tarihinden önce davalı—– davacıya ———araç rayiç bedelinin ödendiği dosya içeriğiyle sabittir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile davacıya ait —– aracın ortalama rayiç değeri ——— olarak tespit edilmiştir. Dava tarihinden önce davalı tarafından davacıya yapılan ödeme ise ——- rayiç değere ilişkindir.
Açıklanan bu durum karşısında tartışılması gereken husus eksik ödenen —— rayiç değeri davacının davalıdan talep edip edemeyeceği hususudur.
Davacı tacir tarafından imzalanan taahhütname ile aracın——— rayiç değer üzerinden pert total işlemine tabi tutulması kabul edilmiştir. Davalı tarafından da anılan taahhütnameye dayanılarak davacının kabulünde olan miktar üzerinden davacıya ödeme yapılmıştır. Bu durumda davacı ancak taahhütnamede yer alan miktar ile aracın gerçek rayiç değeri arasında aşırı orantısızlık bulunması halinde eksik ödenen rayiç bedelin tahsilini davalıdan talep edebilecektir. Somut olayda ise davalı tarafından ödenen miktar —- iken yargılama aşamasında tespit edilen gerçek araç rayiç değeri ——-Bu miktarlar karşılaştırıldığında ödenen ve tespit edilen rayiç değerler arasında aşırı orantısızlık bulunmaktadır. Her ne kadar davalı—— pert klozunun hasarlı araç için uygulanmayacağı bu sebeple tenzil yapılarak muafiyet ve indirimler düşülerek ödeme yapıldığı iddia edilmiş ise yapılan kesintilere ilişkin somut veriler dosyaya sunulmadığı gibi bilirkişi raporu ile de aracın daha önce tam hasara uğramadığı tespit edildiğinden davalının bu yöndeki itirazları ve kazanın meydana geldiği tarih ile dava tarihi nazar alınarak zamanaşımına yönelik itirazları reddedilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1427/2. maddesi hükmüne göre; “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446. maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur.” Kaza tarihinde yürürlükte olan ———- “Sigortacı hasar ihbarı üzerine talep ettiği belgelerin kendisine eksiksiz olarak verilmesi ve zararın eksper vasıtasıyla tespiti kararlaştırılmış ise eksper raporunun tesliminden itibaren en geç 10 işgünü içinde Genel ve Özel Şartlar kapsamında gerekli incelemeleri tamamlamak ve ödemeye engel bir durumun bulunmaması halinde tazminat miktarını tespit edip sigortalıya ödemek zorundadır. Tazminat ödeme borcu her halde hasarın ihbarından itibaren 45 gün sonra muaccel olur” hükmü düzenlenmiştir. Davalı—– şirketinin faiz sorumluluğunun başlangıcının anılan hükümler de gözetilerek belirlenmesi gerekir ————-
Somut olayda; davacı yan davadan önce, sigortalı araçta meydana gelen zararın tazmini için sigorta şirketine başvurmuştur. Anılan başvuru üzerine sigortalı aracın piyasa rayiç değeri —- ödenmesi kaydını içeren —– tarihli ibranamenin davacı tarafından imzalandığı görülmüştür. İbranamede belirlenen bedelin de —– tarihinde davalı ——- tarafından banka havalesi ile davacı hesabına ödenmiştir. Bu durumda ihbar tarihinden itibaren 45 günlük süre dolmamış ise de, ibraname ile artık davalı yan sigortalı araç için ödeyeceği zarar miktarını ortaya koyduğundan, ibraname tarihinin faiz sorumluluğunun başlangıç tarihi olarak esas alınması gerektiğinden —– tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak hüküm altına alınan alacağa yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1——– tazminatın ——- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 3.485,44 -TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40 -TL harç ile 860,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.581,04-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin nispi harç ve 860,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 948,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 112,45-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.312,45-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 7.433,12-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde —— Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/04/2021